• 15 May 2017, Monday 19:33
RaşitCENGİZ

Raşit CENGİZ

Hadi, kendimize bakalım …

Bana göre de ... / Raşit CENGİZ

Bir önceki yazımda, üyesi olduğum CHP’de referandum sonrası oluşan “bu maç (seçim- referandum) bitti, önümüzdekilere bakalım” havasının yanlış olduğunu iki nedene bağlamış, bunlardan birincisi olan iktidarın “seçim hileleri becerisinin (!) bitmeyeceği” düşüncemi aktarmaya çalışmıştım.

2019’da olması beklenen “önümüzdeki seçime bakma” yanlışının ikinci nedeni olan “biz iyi değiliz” düşüncemi de, bu yazımda anlatmaya çalışacağım.

Bunun için 2011’den beriye on beş yıllık AKP iktidarının en hafif ifade ile yanlış politikalarına rağmen, partim CHP’nin aldığı seçim sonuçlarını mercek altına almak istiyorum.

Partimin 2011 yılında Türkiye genelinde aldığı oy oranı % 25.94 olup, 1 Kasım 2015’te aldığı oy oranı ise % 25.31’dir..

Oy oranımız % 0.63 azalmış.

Çok önemli.

İnanmayan, sonuçları önüne alıp yeniden hesaplasın.

Aynı şekilde, 2011 ile 1 Kasım 2015 seçimleri arasında partimin oyu, CHP’nin kalesi dediğimiz Muğla’da  % 2.5, Milas’ta ise sadece  % 1.6 artmış.

Bu artışı, CHP’nin iyi yönetilip topluma güven vermesi mi, yoksa AKP’nin endişe verip topluma korku yayan  uygulamaları mı sağladı?

Tartışılmalı.

Ben ikinci şıkkın doğru olduğuna inanıyorum.

Cumhuriyet hükümetlerine seçim kaybettiren ayrı ayrı nedenlerin tamamı AKP hükümetleri tarafından topluma yeniden topluca yaşatılmış olmasına rağmen, iktidar neden el değiştirmedi?

Benim gibi düşünmeyenler bunun cevabını vermeli.

Neden?

Var olan örgütsel yapımız ve hiç değiştirmediğimiz yönetim anlayışımız ile gelecekte iktidar olabilir miyiz?

Bence hayır.

Partimizin tek çekilmiş fotoğrafı bu, bir de topluluk içindekine bakalım.

Kaptanı olduğumuz takımla referandumda aldığımız sonucu mercek altına alalım.

AKP’nin 1 Kasım seçimlerinde ülke genelinde aldığı % 49.49’luk oyu, referandumda MHP’den aldığı % 2 ile 51.4’e çıkardığı, MHP’nin geri kalan oyu ile diğer “hayır” diyen partilerin oylarını da CHP’nin 1 Kasımda aldığı 25.31’lik oyun üzerine eklediğimizde ulaştığımız sonuçun  % 47.6 olduğu görülür. Referandumdaki  “hayır” oylarının oranı da % 48.6 olduğu düşünülürse, tüm iyi niyetli çabaya ve konunun yaşamsallığına rağmen arttırılabilen oy oranı sadece % 1’dir.

Aynı yöntemle yapılan hesaplama ile referandumda arttırılan oy oranı Muğla genelinde  % 0.73, Milas özelinde sadece % 1.1 dir.

Bu, ortalama % 1’lik artışın tamamını bizim hanemize yazsak bile, bizim için yeterli mi?

Bu performans “2019’da, elli artı bir” için yeter mi?

Görüldüğü gibi, ne 16 Nisan önceki sistemde kendi oylarımız ile iktidar olma şansımız vardı, ne de “yüzde elli artı bir” gereken yeni ucube sistemde.

İşin özü şu ki; biz bu halimizle 2019 seçimini hedefe koyacak kadar iyi işleyen bir siyasi parti değiliz.

Önümüzde olağan bir kongre ve seçime kadar da (şimdilik) iki buçuk yıllık bir süre olduğuna göre, bence  “biz neden böyleyiz”in tartışılacağı en iyi zaman dilimindeyiz.

Bunun tersi söylemler ve özlemler “biz 2019 seçimlerini de kaybedelim” demenin başka türlü söylenmesidir.

Başarısızlık nedenlerimizin kesinlikle kişisel olmayıp örgütsel ve işlevsel, kısaca yapısal olduğunu bir sonraki yazımda anlatacağım.

(07.05.2017)


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık