• 10 April 2017, Monday 19:42
RaşitCENGİZ

Raşit CENGİZ

Tercih Meselesi

Bana göre de ... / Raşit CENGİZ

Bir hafta sonra bugün ülke olarak tarihsel tercihimizi yapmış olacağız.

Ya, kör topal yürüyen parlamenter sistemle yolumuza devam edip, kör ve topallıktan kurtarmak için siyasi mücadelemize daha farklı şekilde devam edip insan kalacağız,

Ya da, öteki canlılardan bizi ayıran, tüm ayrıcalıklarımızı tek adam ve onun adamlarına terk edip, et ve kemik çuvalına döneceğiz.

Bu durumda, ne adalet önünde kişisel hak arama, ne sivil toplum örgütlerinde düşünce oluşturma, ne de siyasi partilerde ülkeye istikbal yaratma şansımız olacaktır.

Olanları ve olabilecekleri sis bulutundan arındırmak için, bir anı paylaşıp birkaç akıl yürütmede bulunalım.

……………

Sekreter arkadaşım telaş içinde odama girdi, “Eli çantalı bir adamın hükümet binasındaki tüm daireleri dolaşıp emirler yağdırdığını” söyledi ve çıktı. Biraz sonra eli çantalı, asık yüzlü o adam odama girdi. Tüm güler yüzlülüğümle “hoş geldin” dedim. O günkü iktidar partisinin ilçe yönetim kurulu üyesi olduğunu, devlet dairelerini aralarında paylaştıklarını, bizim de kendisine düştüğümüzü söyledi. Çok sevindiğimi, öğrenci taşıması yapan şoförlerimizin iki aylık ödemelerini ödenek gelmediği için yapamadığımızı, kendilerinin yardımı olur ise çok sevineceğimizi söyledim. Hiç oralı olmadı. Ve anlatmaya başladı.

Köylerde öğretmen görevlendirmesi yaptığımızı, bundan böyle görevlendirilecek kişilerin isimlerini kendilerinin belirleyeceğini ve bizim görevlendireceğimizi söyledi.

Ağzıma gelen cümleleri akıl süzgecinden geçirerek mealen şöyle söyledim:

“Temsil ettiğimiz kurumları dikkate aldığımızda, sen hükümetsin , ben ise devlet. Sen yarın yok olursun, ben ise ilelebet. Sen bu sözleri söylememiş, ben de duymamış olayım. Çayını bitir ve odayı terk et ...”

Çantalı asık suratlı adam gidince, tanımadığım ilçe başkanını aradım ve olanları anlattım. Yine mealen özür diledi ve anlaştık.

………..

“HAYIR” için çalışanlar diyor ki:

Tek adam, meclisi fesih edeBİLİR,

Tek adam, istemediği milletvekilini önce yardımcı yapıp sonra kapıya koyaBİLİR,

Tek adam, aile bireylerini kendine yardımcı yapıp, yokluğunda onlara koltuğunu vekaleten bırakaBİLİR,

Tek adam, çalışanların kıdem tazminatlarını yok edeBİLİR,

Tek adam, devlet memurunun iş güvencesini elinden alaBİLİR,

Tek adam, tapulu mülkünüze el koyaBİLİR,

Tek adam, şirketinizi, bankanızı elinizden alaBİLİR,

Tek adam, basın özgürlüğünü yok edeBİLİR,

Tek adam, adaleti denetimine alaBİLİR,

O tek adam, eyaletler kurup, ülkeyi böleBİLİR.

 

Bu varsayımlara,“EVET” için çalışanlar:

“Nerede yazıyor? Yalancı” diye cevap veriyor.

Yazmaz tabii ki, anayasa metni alışveriş listesi değil ki.

Çantalı asık suratlı adamın yaptıkları bir yerde yazıyor muydu? Ama yaptı, yapmaya çalıştı.

“EVET” için çalışanlar, tek adam için “yapamaz” demiyor, diyemiyor, sadece “yapmaz” diyor.

Nereden biliyorsun kimin yeni sistemde cumhurbaşkanı olacağını?

Nereden biliyorsun yapabilecekken yapmayacağını?

Ya sayın Kılıçdaroğlu tek adam olursa, ya sayın Baykal, ya da Jet Fadıl!

Siz demiyor musunuz, “iki kazı bile güdemez, teröristlerle kol kola “diye?

Onlar demiyor mu, “bu kadar yetki kişiyi azdırır” diye?

Ya tek adamın canı azmak isterse.

Bir milletin kaderi, bir kimsenin keyfiyetine terk edilememelidir.

Benim güzel halkım, sandığa giderken bir kere değil, bin kere düşünmelidir.

Haydi hayırlısı.

 

(10.04.2017)


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık