• 11 July 2016, Monday 19:47
RaşitCENGİZ

Raşit CENGİZ

Kural

Kural

Bana göre de ... / Raşit CENGİZ

Tek kişilik yaşamlarda kuralsızlık özgürlük tercihi olmakla beraber, toplu yaşamlarda güvensizlik, karmaşa ve anarşi nedenidir.

Kurallı yaşam düzeyi, insanlar için “insanlaşma”nın oluşma düzeyi olmakla beraber, siyasi partiler için kurumsallaşma seviyesidir.

Kurumsallaşma, siyasi partilerde kuralların olması, ama özellikle uygulanıyor olması demektir.

Kurumsallaşma siyasi partiye önce saygı, sonra sevgi, en sonunda da oy getirecektir.

Kural, toplumun çok geniş ve güçsüz kesimlerinin tercihi olmakla beraber, kuralsızlık güçlü ve geçici bir süre için güç edinmiş kişilerin özlemidir.

Bu nedenle;

Siyasi partilerde kuralı çiğneyenler veya “bu kereliğine” yok edenler, yönetenler olmakla beraber, yol verenler hesap sormayı alışkanlık edinmeyen üyelerdir.

Kuralsız veya kısmen kuralsız yönetilen partilerde ümmet kültürü yoksa, başarı zahiri olup, ya bir kereliğine gönülsüz ya da çok kereliğine çaresizlikten alınan oylara dayanmaktadır.

Çünkü;

Siyasi partiler, bir yönüyle toplu yaşamı düzenleme ve düzgün yürütme iddiasındaki kurumlar olmakla beraber, bir başka yönüyle de vaat ettiği gibi yaşamı kendi içinde yaşayan ve yaşadığını gösterirse güven kazanan birimlerdir.

Güven, kural ve demokrasi demektir.

Toplum bu nedenle bazen “ne ezilen ne ezen, insanca hakça bir düzen” diyen partilere, bazen de “bunlar dindar insanlar, hak yemezler” algısını yaratan partilere yönelmişlerdir.

Her iki düşüncede de sözü edilen  “hak” aslında “kural”dır.

Seçmen aslında, adil uygulanan “kural”dan yanadır.

Geçmişte bazıları “demokrasi trende yolculuk etmek gibidir. Varmak istediğiniz durağa vardığınızda inersiniz” derken, başka birileri de “kendi içinde demokrasiyi yaşatamayan partilerin, topluma demokrasi vaat etme hakları ve yüzleri yoktur” demiştir.

Bu iki zıt uç arasındaki tercih aslında, çağdaşlık ve çağdışılığın tercihidir.

“Anayasayı bir kez çiğnemekle bir şey olmaz”, “fiili bir durum var, anayasa bekleme odasına alınmıştır” diyenleri kınayıp kendi partisinde kurallar içinde sörf yapmak, kendi siyasi ikbali için partinin önünü tıkamaktır.

Parti içi yaşamda ya kurallarınız vardır ya da kişisel kaygılarınız.

Parti üyesi olan herkesin bir görevi de; kişisel kaygıların, partisel ve ülkesel kaygıların önüne geçmesine müsaade etmemektir.

Aksi halde siyasi parti, kişisel hedeflerin konağı olmaktan öteye geçemeyecektir. (07.07.2016) 


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık