- Makaleyi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
- 18 October 2021, Monday 9:40
- 2366 kez okundu
Türkiye’de Kasım 2002’de yapılan genel seçimlerde Türkiye’de 9 büyüklüğünde bir seçim depremi meydana geldi. Daha önceki mevcut partiler bu 9 şiddetindeki depreme dayanamayıp yerle bir olurken, USA destekli, parti programı orada yazılmış bir parti (AKP) bu 9 şiddetindeki depremde ayakta kalarak, hiç beklemediği bir seçim başarısı elde etmiş ve yüzde 34’ten fazla oy alarak, seçim kanunundaki bazı boşluklardan dolayı Mecliste yüzde 66 çoğunluğu sağlamıştır.
Aslında, bu partinin seçime bile katılması kanunen mümkün değilken (Genel Başkanlarının seçilme engelinin olması dolayısıyla) seçime girmiş, seçmenlerin diğer partilere aşırı tepkisi sonucu bu oyu alabilmiştir. En başta dini duyguları kullanarak kendilerinin diğer partiler gibi çalıp çırpmayacaklarını, hırsızlık, yolsuzluk yapmayacaklarına vesaire, seçmenleri inandırarak oy alabilmişlerdir. Partinin başındaki zat, parmağındaki pek de değerli olmayan yüzüğünü göstererek, SERVETİNİN O YÜZÜKTEN İBARET OLDUĞUNA halkı inandırmıştır. Oysa ki 20 yıllık iktidarında elde ettiği servetten dolayı, mal varlığı TÜRKİYE’NİN BEKA SORUNU HALİNE GELMİŞTİR.
Bu partiye (AKP) oy veren seçmenlerin çoğu fakir kesimden olmalarına ragmen, bu kesimin sıkıntılarını giderecek tedbirler hemen hiç alınmamış, yalnızca partinin seçkin grubuna dahil olanlar rüyalarında bile göremeyecekleri imkanlara kavuşmuştur. Bunlar Harun gibi gelip Karun gibi zenginleşmişlerdir. Önlerinde KURTLU BULGURU bulup aş veya pilav yapamayacak durumda iken, BASMATİ veya KOKULU pirinçten YAPILMAMIŞ pilavları YİYEMEZ hale gelmişlerdir.
2002 Kasımından beri iktidarda olan bu parti (AKP) iktidar sarhoşluğu sonucu zom olup yolda yıkılacak hale gelince, bu partiyi destekleyen beslemelerden bazıları da gidişin yanlışlığını ve sonucun kötüye varacağını yüksek sesle söylemeye başlamışlardır. Batan gemiyi ilk farelerin terkettiği gibi parti içinden ve beslemelerden gelen bu itiraz sesleri PADİŞAHIMIZ (!) efendimizle beraber partinin fetvacısı (zamanımızın kazaskeri) Prof. ünvanlı Hayrettin Karaman’ı da rahatsız etmiş olmalı ki, partiye oy vermişleri ikaz etmek ihtiyacını duymuştur. O Hayrettin Karaman ki, daha once verdiği fetvalarda rüşvetin günah olmadığını söyleyecek kadar ileri gitmişti. Son yazısında da 2002 Kasımından bu tarafa, uygulamada birçok hata ve yanlışların yapıldığını kabul etse de, bu yanlışlara bakarak partiye (AKP) oy vermekten vazgeçmenin, bu güne kadar elde ettikleri kazançların kaybedilmesi sonucunu doğurabileceği, dolayısıyla KURTLU BULGURA MUHTAÇ OLABİLECEKLERİ uyarısını yapmıştır. Yani Hayrettin Karaman şunu demek istiyor: “Evet! Birçok hata ve kusur yapılmıştır. Yapılmaktadır da! Ancak, bunu yapan sevdiğiniz Reis’inizdir. Kusur ve hata O’nun tarafından yapılırsa HOŞ GÖRÜLMELİDİR. Çünkü O size bu günkü imkanlarınızı BAHŞETTİ! O, bizim çocuğumuzdur! Bu gün de gördüğünüz gibi gene parmağında bir yüzük taşımaktadır, ilk günlerdeki gibi! Bu günkü yüzüğün değerinin yüzbinlerce dolar olması size O’ndan yüz çevirtmesin! Yoksa elinizdeki avucunuzdaki gider, KURTLU BULGURA MUHTAÇ OLURSUNUZ!”
Yani bu dini bütün (!) kardeşinize (!) göre: Hata, kusur, günah, suç işleyen BİZİM ÇOCUĞUMUZ İSE gözünü öbür yana çevirip görmeyeceksin, BİZİM ÇOCUK DEĞİLSE vay haline!..
Ben köy çocuğuyum. Ailem yokluk içinde değilse de varlık içinde de yüzmüyordu. Kendi bulgurumuzu kendimiz yapardık. Anamın bulguru kurtlandırdığını hiç görmedim. Burada kastedilen, kurtlu bulgura muhtaç olacak kesim, makarna, bulgur, mercimek vesaire dağıtarak oy aldıkları fakir kesim değil! Onlar, ne kadar sıkıntı çekseler de verilen kurtlu gıda maddelerine şükrederek, kendilerine bu sıkıntıyı çektiren partiye (AKP) oy vermeye devam ediyorlar. Hem şikayet ediyorlar, hem yine oy veriyorlar!? Her halde sıkıntı çekmek hoşlarına gidiyor? Buradaki hedef kitle, bu partinin (AKP) iktidara gelmesiyle KURTLU BULGUR AŞI ve PİLAVI yemekten kurtulup BASMATİ veya KOKULU pirinçle yapılmış pilav yemeye müptela olmuş beslemeler.
Kendinden olanın kusur, hata ve suçunu örtbas etme, görmezden gelme tavsiyesine gelince, aklıma bir Nasrettin Hoca fıkrası geldi. Hoca bir gün cami kürsüsüne çıkmış cemaate vaaz veriyor. Cemaate, “Ey cemaat! Kızınız, gelininiz, eşiniz sokaklarda dolaşırken açık-saçık giyinmesin! Aşırı süslenmesin! Günahtır” deyince, birisi dayanamayıp, “Hoca, hoca! Güzel konuşuyorsun, hoş konuşuyorsun, fakat boş konuşuyorsun! Bize bunları söylüyorsun da senin kız da hem açık-saçık, hem de aşırı şekilde süslü püslü ortalarda dolaşıp duruyor. Ona ne diyorsun?” deyince, Hoca, “Ne yaparsın? Haspaya yakışıyor” diye cevap vermiş. Kendinden olanın kusur veya suçunu kediler gibi örtmek, kendinden olmayanlarınkini de ortaya saçmak ne derece ahlaki, insani ve vicdani bir davranıştır?
Şimdi bu KURTLU BULGUR meselesi partinin (AKP) seçmen nezdinde itibar kaybettiğinin yapılan çeşitli kamuoyu yoklamaları ile ortaya çıkmasından sonra yüreklerine düşen İKTİDARI KAYBETME korkusu sonucudur. Bu İKTİDARI KAYBETME KORKUSU bakalım daha neler yaptıracak? Onlar da biliyorlar ki iktidardan gidince verecekleri hesap çok çoook kabarık! Yanılmıyorsam Ruşen Eşref Ünaydın’ın “DAMLA DAMLA” isimli mensur şiirleri kitabında okumuştum. Şiirin başlığını iyi hatırlamıyorum. Mealen: “İnsanın ölümü yaklaştıkça, yaşama arzusu artarmış! Zavallı arzu!” şeklinde idi. Bunlarınki de o hesap! İktidarı kaybetme korkusu yüreklerini sarınca, bakalım daha ne KURTLU FİKİRLER ortaya çıkacak?
Mamafih, KURTLU BULGURU da yabana atmamak gerekir! Partinin iktidarında (AKP), bazıları BASMATİ ve KOKULU PİRİNÇTEN yapılan pilavın müptelası olmuşlarsa da, parti iktidardan gidince din alimi (!) Hayrettin Karaman’ın öcü gibi gösterdiği KURTLU BULGUR’a muhtaç duruma düşmeleri ihtimali varsa da, o kadar korkmalarına gerek yok. Çünkü KURTLU BULGUR çok besleyici bir gıdadır! Birer paket KURTLU GIDA MADDESİ aldıktan sonra şükürler ederek AKP’ye oy veren vatandaşlar, partinin uyguladığı onları dışlayan politikalar sayesinde artık ayda 500 gram bile kıyma alamadıkları için, protein bakımından iyi beslenememektedirler. KURTLU BULGUR proteini de içerdiğinden, BÖYLECE İNSANLAR KIYMA ALMAK DERDİNDEN KURTULACAKLARDIR! Sayın seçmenler! Partiniz (AKP), partinin KAZASKERİ din alimi (!) Hayrettin Karaman’ın gördüğünüz gibi KURTLU BULGUR teklifi ile gene de sizleri düşünmektedir!
Liseye başladığım ilk yılda kaldığımız yurtta yemeklerin kötü çıkması sonucu öğrenciler durumu protesto için 10. Yıl marşından mülhem, şöyle bir mars yapmıştık:
Çıktık binliklerle yola – Geldik elin yurduna.
Et için gözü diktik – Fasulyenin kurduna.
Çıktık açık alınla – Hamama girdik nalınla.
Yurdun hepsi yıkandı – Yarım kalıp sabunla.
Gerçi sonunda kıyamet koptu ama, demek o zamandan beri kurtlu fasulye ve bulgurlar revaçtaymış.
Şimdi burada da:
Çıktık seçmen kartıyla yola – Geldik sandık başına.
Mühürlü bir ümitle bastık – AKP’nin kaşına.
Beklentimiz olmadı – Zam üstüne zam geldi.
Sonunda muhtaç olduk – KURTLU BULGUR AŞINA!
Mideniz kabul edebilirse,
AFİYET OLSUN!....
-
05.11.2024 AKREP SÖZÜ?
-
21.10.2024 TOKALAŞMAK !..
-
26.03.2024 İSTANBUL SEÇİMLERİ?!...
-
06.04.2022 KÖPRÜDEN GEÇTİ Mİ GELİN?
-
20.03.2022 ELEKTRİK FİYATLARINA YAPILAN FAHİŞ ZAMLAR VEYA DEVLET GÖZETİMİNDE SOYGUN!?...
-
11.03.2022 ZAM BEBEK!?...
-
20.11.2021 HZR SU OLDU BİZAR SU ?!...
-
21.10.2021 PARİS İKLİM SÖZLEŞMESİ?! …
-
06.09.2021 Memur ve emekli maaşları!?...
-
26.06.2021 128 MİLYAR DOLAR NASIL UÇTU (YER DEĞİŞTİRDİ)
-
11.01.2021 FARKINDA MI SINIZ?
-
07.01.2021 ASGARİ KOMEDİ!?...
-
07.10.2020 MÜMTAZ ER HAPİSTEN KURTARILDI!..
-
18.06.2020 KÖR ANA VİRÜSÜ!?...
-
26.11.2019 VERGİ..!
-
27.08.2019 BELEDİYE ŞİRKETLERİ?!..
-
19.08.2019 KAZ DAĞLARI ?!
-
15.05.2019 YSK(YÜKSEK(:) SEÇİM KURULU) İNTİHAR ETTİ:?...
-
23.04.2019 DEMOKRASİ?!..
-
27.03.2019 UÇAN EKONOMİ (!) ..?
-
15.03.2019 Zıvanasından çıkmış siyaset dili!..
-
15.03.2019 Zıvanasından çıkmış siyaset dili!..
-
05.03.2019 BİZİM HIRSIZ..?
-
02.01.2019 Pastanın Kaymağını Yiyenler
-
03.11.2018 BES- BİREYSEL EMEKLİLİK SİSTEMİ Mİ SİGORTA MI?
-
17.10.2018 TÜRKİYE İŞ BANKASI’NDAKİ ATATÜRK PAYLARI?
-
10.10.2018 ZAMLAR
-
03.10.2018 ABDURRAHMAN DADAŞ
-
25.09.2018 VARLIK FONU ?! …
-
19.09.2018 Enflasyon-Faiz-Devalüasyon Sonunda…???
-
08.08.2018 Bedelli Askerlik
-
06.07.2018 Seçim sonuçları?!...
-
19.06.2018 İZMİR’İN DAĞLARINDA AÇAN ÇİÇEKLER!?...
-
12.06.2018 SEÇİM ÇALIŞMALARINDAKİ DİL VE DAVRANIŞLAR
-
05.06.2018 Bu seçim gençlerin seçimi!..
-
07.05.2018 ‘Kurtuluş Seçimi’
-
05.05.2018 ‘Kurtuluş Seçimi’
-
24.04.2018 Pancar Çiftçisinin Geleceği?!..
-
07.03.2018 Şeker Fabrikaları
-
10.01.2018 ‘Şeker’deki oyunlar?
-
02.01.2018 Huzur
-
15.11.2017 Balkondan düşen saksı
-
07.11.2017 Mültezim
-
20.10.2017 Vergi???
-
27.09.2017 “Böyle buyurdu Zerdüşt”?..
-
05.09.2017 Memur Maaşları …
-
29.08.2017 30 Ağustos’ta kim hastalanacak?
-
18.08.2017 At izi, it izi?..
-
08.08.2017 FETÖ’nün siyasi ayağı?
-
13.06.2017 Zeytin dallarındaki dolarlar?
-
06.06.2017 Zeytin?
-
14.04.2017 Adı olmayan millet?
-
06.04.2017 Vatan Sevgisi!
-
29.03.2017 Adil olmayan yarış!
-
22.03.2017 ‘Elektrik Çarpması’
-
16.03.2017 “Hayır” oyu verecek olanlar terörist midir?
-
10.03.2017 Niye HAYIR?..
-
02.03.2017 Tarafsızlık?...
-
05.01.2017 Adı konulamayan Başkanlık
-
28.12.2016 Beyin Yıkama Makinesi!
-
08.12.2016 Peki bunun farkı ne!?
-
30.11.2016 Atatürk’e saldırmanın dayanılmaz hafifliği!..
-
23.11.2016 Suçlu benim!..
-
18.11.2016 Siyasi pozisyonu, kişiye suç işleme serbestisi verir mi?
-
09.11.2016 ‘İdam Cezası’nın geri getirilmesi!
-
04.11.2016 Kayyım?
-
26.10.2016 Başkanlık?..
-
21.10.2016 Yap-İşlet-Lüplet?!..
-
12.10.2016 Lozan kimilerine göre niçin zafer değildir?!..
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.