- Makaleyi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
- 13 June 2017, Tuesday 19:37
- 3847 kez okundu
Metin SALMAN
Son günlerde TBMM gündemine getirilen “Sanayinin Geliştirilmesi ve Üretimin Desteklenmesi Amacıyla Bazı Kanun ve KHK’lerde Değişiklik Yapan Kanun Tasarısı” denilen bir torba tasarısının içine konulmuş ZEYTİN ve ZEYTİNLİKLERLE ilgili hükümler dolayısıyla kamuoyu ayaklanmış durumda.
Tasarının ismine baktığımızda bu tasarının amacının:
1-Sanayinin geliştirilmesi,
2-Üretimin desteklenmesi amacını güttüğünü düşünebiliriz. (Gerçi tasarının içine görüşmeler sırasında profesörlere çift maaş ödenmesi piyangosu düşmüşse de kısmet işte!)
Böyle bir niyeti (Sanayinin geliştirilmesi ve üretimin desteklenmesi ) tarihsel açıdan inceleyelim.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun ilan edildiği 29 Ekim 1923 tarihinden sonra, ilk yıllardan itibaren o yokluklar içindeki ülkede sanayi tesislerinin kurulması ve geliştirilmesi için çeşitli destekler sağlanmıştır.
Bu tür yatırımları yapacak olanları desteklemek üzere Sanayi ve Maadin Bankası kurulmuş ve müteşebbislere gereken finansman sağlanmaya çalışılmıştır.
Bu desteklere rağmen yeterli sermaye birikimi olmamasından dolayı istenilen sonuç alınamayınca büyük sanayi yatırımlarını devlet kendisi gerçekleştirmek zorunda kalmıştır.
1929 yılında 1. Beş Yıllık Sanayi Planı uygulamaya konulmuş ve dünyadaki 1929 büyük ekonomi krizine rağmen başarılı bir şekilde uygulanarak, son yıllarda iktidara gelenlerin sata sata bir türlü bitiremedikleri Türkiye’nin büyük sanayi kuruluşları kurulmuştur. (Sümerbank, Etibank, Türkiye Demir-Çelik İşletmeleri, SEKA, Türkiye Şeker Fabrikaları ve benzerleri.)
İkinci Beş Yıllık Sanayi Planı da uygulandıktan sonra 1939 yılında çıkan 2. Dünya Savaşı dolayısıyla bu uygulamaya son verilmek zorunda kalınmıştır.
14.05.1950 tarihindeki seçimden sonra iktidara gelen DP iktidarı sırasında da Türkiye Sanayisinin gelişmesi için teşvikler verilmiştir. Sanayiye verilen teşvikler 27.05.1960 ihtilalinden sonra, Türkiye Cumhuriyeti’nin yeniden yapılandırılması sonucu daha bir zapt-ü rapt altına alınmış, devletin planlama çalışmalarını yürütmek üzere Devlet Planlama Teşkilatı kurularak, onun tarafından hazırlanan BEŞER YILLIK KALKINMA PLANLARI ile hangi sektörlerin destekleneceği belirlenerek kaynak israfının önlenmesine çalışılmıştır.
Yapılan beşer yıllık kalkınma planlarından genel olarak SANAYİ BAKIMINDAN GERİ KALMIŞ BÖLGELERİN kalkınmasına öncelik verilerek, o bölgelere yapılacak sanayi yatırımlarının desteklenmesine önem verilmişse de bu konuda istenilen sonucun alınabildiğini söylemek mümkün değildir. İstenilen sonucun alınamamasının çeşitli sebepleri vardır.
Devlet Planlama Teşkilatı kurulduktan sonra Doğu ve Güney Doğu Anadolu bölgelerinde verilen teşvikler ve bu teşvikler sonucu o bölgelerde yapılması gereken sanayi yatırımları, onların bölgeye sağlayacağı istihdam verilerine bakılıp, bunlar gerçek durumla karşılaştırıldığında bu teşviklerin nasıl sonuçsuz kaldığı açıkça görülecektir.
Yukarıda açıklandığı gibi, Türkiye Cumhuriyeti Devleti, kurulduğundan beri toprakları üzerinde yapılacak sanayi yatırımlarını mevzuat çerçevesinde destekleyecek her türlü kararı almış ve uygulamıştır.
Peki! Sanayii geliştirecek ve üretimi destekleyecek her türlü yasal imkanlar mevcut iken şimdi bu: “Sanayinin Geliştirilmesi ve Üretimin Desteklenmesi Amacıyla Bazı Kanun ve KHK’lerde Değişiklik Yapan Kanun Tasarısı’na neden ihtiyaç duyulmuştur?
Bunun adı “Kanun Tasarısı” olduğuna göre hükümet tarafından hazırlanmış olmalıdır. Hükümet tarafından hazırlanmışsa, konuyla ilgili (Resmi-Sivil) bütün tarafların görüşünün alınmış olması gerekir. Çünkü bir “KANUN TASARISI”nın olgunlaşması için takip edilecek yol budur. İlgili taraflardan gelen görüşlerden sonra tasarı olgunlaştırılır ve TBMM’ne sevkedilir.
Ancak bu tasarının yukarıda belirtilen kurallara uymadan Meclis’e sevkedildiği anlaşılmaktadır. Çünkü Komisyon’a geri çekilerek Tasarı’nın Gıda-Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile diğer ilgili Bakanlıklar’ın görüşüne sunulacağı söylenmektedir. Yangından mal kaçırır gibi bu kadar acelecilik niyedir? Bu kadar ciddiyetsizlik olamaz!
Tasarı bu haliyle kanunlaşırsa zeytinlikler ve diğer tarım alanları sanayi yatırımı ayaklarında birileri için talana açılacaktır. Kimdir o birileri?
Çocukluğumdan hatırlıyorum, 1950’li yılların başında Türkiye’de ilk margarin piyasaya çıktığında, sanki bir marifetmiş gibi tereyağından vazgeçerek ekmeğimize büyüklerimiz tarafından margarin sürüldüğünü.
Şimdilerde de insan sağlığı için anne sütü değerinde olan zeytinyağından vazgeçerek, çeşitli ithal yağları yedirmek için yapılan gayretleri göz ardı etmemek gerekir.
Bu iktidar sahipleri her şeyi maddiyatla ölçmek anlayışındadırlar. Onlar için her şeyin maddi değeri vardır. Öyle olmasa idi halen sanal Başbakan olan Binali Yıldırım: “Zeytinlik mi önemli, yoksa oraya yapılacak tesis mi?” diye bir soru sorabilir miydi?
Tarımsal alanlardan, tarımsal üretim sonucunda üretilecek ürünlerin ekonomik değeri ile oralara kurulacak fabrikaların üretiminin ekonomik değerini karşılaştırarak bir sonuca varmak doğru bir değerlendirme olmaz.
Zeytin birçok faydaların yanında, insanlık için çok değerli bir meyve suyu elde edilen bir ağaçtır. İnsanların yaşamak için gıda maddesine ihtiyaçları vardır. Henüz daha fabrikasyon olarak üretilebilen bir gıda maddesi keşfedilmemiştir. Dünya nüfus artışına ve tarımdaki ürün artışına bakıldığında, yakın zamanda gıda maddelerinin en stratejik madde haline geleceği kaçınılmazdır. Unutulmamalıdır ki, hiç kimse kendisi için hayati önem taşıyan bir maddeyi hiçbir şekilde bir başkasına vermek istemez. Onun için sanayi yatırımı yapacağız diye (?) zeytinlikleri ve verimli tarım alanlarını talana açmak (Ne gelir getirecek olursa olsun) kuşların bile yapabileceği bir hata değildir. (Eğer kasıt yoksa?)
Sanayi tesisini tarıma elverişli olmayan herhangi bir arazide de kurabilirsiniz. Ancak tarıma uygun olmayan bir toprakta tarımsal üretim yapmak mümkün değildir. Bu getirilen tasarı, sırf birilerine rant sağlamak için getirilmekte olup, zeytinlik alanlarla zeytin üreticisine geri dönülemez zararlar verilecektir. AKP, zeytinle ilgili bu tasarıyı 7. defa meclis gündemine taşıdığına göre, burada bir art niyetlerinin olmadığı düşünülemez. Bu niyet nedir? Yoksa kendilerine oy vermeyen bu bölgelerdeki vatandaşları cezalandırmak mı?
Her ne kadar tasarının komisyona geri çekileceği söyleniyorsa da buna inanmamak lazım. Bu Atinalıların Truva savaşlarında uyguladığı Truva atı taktiği olabilir. Bir bakmışsınız gecenin tam sahur vaktinde bir gece baskını ile meclisten geçivermiş. Onun için uyanık olmak gerekir.
Zeytin ve zeytinliklere gelince? Birileri zeytin dallarında yaprak yerine yeşil dolarlar ve avrolar olduğunu söyleyip, birilerini buna inandırdığı sürece zeytine rahat yok!
Zeytin hep tehlikede’ Uyanık olalım!...
-
05.11.2024 AKREP SÖZÜ?
-
21.10.2024 TOKALAŞMAK !..
-
26.03.2024 İSTANBUL SEÇİMLERİ?!...
-
06.04.2022 KÖPRÜDEN GEÇTİ Mİ GELİN?
-
20.03.2022 ELEKTRİK FİYATLARINA YAPILAN FAHİŞ ZAMLAR VEYA DEVLET GÖZETİMİNDE SOYGUN!?...
-
11.03.2022 ZAM BEBEK!?...
-
20.11.2021 HZR SU OLDU BİZAR SU ?!...
-
21.10.2021 PARİS İKLİM SÖZLEŞMESİ?! …
-
18.10.2021 KURTLU BULGUR!?,.
-
06.09.2021 Memur ve emekli maaşları!?...
-
26.06.2021 128 MİLYAR DOLAR NASIL UÇTU (YER DEĞİŞTİRDİ)
-
11.01.2021 FARKINDA MI SINIZ?
-
07.01.2021 ASGARİ KOMEDİ!?...
-
07.10.2020 MÜMTAZ ER HAPİSTEN KURTARILDI!..
-
18.06.2020 KÖR ANA VİRÜSÜ!?...
-
26.11.2019 VERGİ..!
-
27.08.2019 BELEDİYE ŞİRKETLERİ?!..
-
19.08.2019 KAZ DAĞLARI ?!
-
15.05.2019 YSK(YÜKSEK(:) SEÇİM KURULU) İNTİHAR ETTİ:?...
-
23.04.2019 DEMOKRASİ?!..
-
27.03.2019 UÇAN EKONOMİ (!) ..?
-
15.03.2019 Zıvanasından çıkmış siyaset dili!..
-
15.03.2019 Zıvanasından çıkmış siyaset dili!..
-
05.03.2019 BİZİM HIRSIZ..?
-
02.01.2019 Pastanın Kaymağını Yiyenler
-
03.11.2018 BES- BİREYSEL EMEKLİLİK SİSTEMİ Mİ SİGORTA MI?
-
17.10.2018 TÜRKİYE İŞ BANKASI’NDAKİ ATATÜRK PAYLARI?
-
10.10.2018 ZAMLAR
-
03.10.2018 ABDURRAHMAN DADAŞ
-
25.09.2018 VARLIK FONU ?! …
-
19.09.2018 Enflasyon-Faiz-Devalüasyon Sonunda…???
-
08.08.2018 Bedelli Askerlik
-
06.07.2018 Seçim sonuçları?!...
-
19.06.2018 İZMİR’İN DAĞLARINDA AÇAN ÇİÇEKLER!?...
-
12.06.2018 SEÇİM ÇALIŞMALARINDAKİ DİL VE DAVRANIŞLAR
-
05.06.2018 Bu seçim gençlerin seçimi!..
-
07.05.2018 ‘Kurtuluş Seçimi’
-
05.05.2018 ‘Kurtuluş Seçimi’
-
24.04.2018 Pancar Çiftçisinin Geleceği?!..
-
07.03.2018 Şeker Fabrikaları
-
10.01.2018 ‘Şeker’deki oyunlar?
-
02.01.2018 Huzur
-
15.11.2017 Balkondan düşen saksı
-
07.11.2017 Mültezim
-
20.10.2017 Vergi???
-
27.09.2017 “Böyle buyurdu Zerdüşt”?..
-
05.09.2017 Memur Maaşları …
-
29.08.2017 30 Ağustos’ta kim hastalanacak?
-
18.08.2017 At izi, it izi?..
-
08.08.2017 FETÖ’nün siyasi ayağı?
-
06.06.2017 Zeytin?
-
14.04.2017 Adı olmayan millet?
-
06.04.2017 Vatan Sevgisi!
-
29.03.2017 Adil olmayan yarış!
-
22.03.2017 ‘Elektrik Çarpması’
-
16.03.2017 “Hayır” oyu verecek olanlar terörist midir?
-
10.03.2017 Niye HAYIR?..
-
02.03.2017 Tarafsızlık?...
-
05.01.2017 Adı konulamayan Başkanlık
-
28.12.2016 Beyin Yıkama Makinesi!
-
08.12.2016 Peki bunun farkı ne!?
-
30.11.2016 Atatürk’e saldırmanın dayanılmaz hafifliği!..
-
23.11.2016 Suçlu benim!..
-
18.11.2016 Siyasi pozisyonu, kişiye suç işleme serbestisi verir mi?
-
09.11.2016 ‘İdam Cezası’nın geri getirilmesi!
-
04.11.2016 Kayyım?
-
26.10.2016 Başkanlık?..
-
21.10.2016 Yap-İşlet-Lüplet?!..
-
12.10.2016 Lozan kimilerine göre niçin zafer değildir?!..
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.