- Makaleyi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
- 05 March 2019, Tuesday 15:35
- 3375 kez okundu
İnsanlar, yeryüzünde görülmeye başladıklarından bu tarafa her insan toplumu kendince bazı ahlaki değerler oluşturmuştur. Aralarındaki ilişkilerde bazı fiilleri işlemeyi, bazı kelimeleri kullanmayı ahlaka uygun bulmamışlar ve filleri işleyenleri, o kelimeleri kullananları ya toplum dışına itmişler ya da cezalandırmışlardır.
Gerek ilkçağlarda, gerekse şimdiki zamanda toplumun kabul etmediği ve cezalandırdığı fiillerden birisi de ‘Hırsızlık’tır. Nedir hırsızlık? ‘Başkasının olan bir şeyi gizlice almak, çalmak, uğruluk etmek’tir. Hırsız ise ‘başkasının olan bir şeyi gizlice alan, çalan kimse, uğru’ olarak tarif edilmektedir. Çalmak eylemi ise; ‘başkasının malını gizlice almak, hırsızlık etmek, aşırmak, sirkat’ olarak tanımlanabilir.
Hırsızlık, sadece cebinizdeki paranın, evinizdeki eşyalardan herhangi birinin, otomobilinizin radyosunun, ambarınızdaki buğdayınızın, ahırınızdaki hayvanınızın ya da kümesinizdeki tavuğunuzun başkası tarafından alınıp götürülmesi değildir. Başka türlü hırsızlıklar da var. İmtihana girenlerin bir kısmına soruları vererek, diğerlerinin hakkını çalmak, elektrik saatine bir işlem yaparak elektrik çalmak, herhangi bir boruya gizlice saplama yaparak o borudan akan maddeden çalmak, çalışırken çeşitli şekillerde kaytararak mesaiden çalmak da hırsızlıktır. Bunları çoğaltmak mümkün, sanırım bu kadarı yeterli.
Hırsızlığın hangi çeşidi olursa olsun, toplum tarafından hoş karşılanmamış ve kınanmış, cezalandırılmıştır. Ancak 2002 Kasım’ında iktidar olan AKP hükümetleri zamanında hırsızlık sayılan birçok eylem görmezden gelinmiş, üzerine yeterince gidilmemiş, üstü örtülmeye çalışılmış, neredeyse bu tür olaylar kutsanır hale gelmiştir.
Toplumda genel olarak hoş görülmeyen ve ahlak dışı kabul edilen fiil ve kelimeler, bir yakınımız tarafından yapılmışsa veya söylenmişse o fiillerin hoşgörüyle karşılanması veya o yakınımıza anlayış (!) gösterilmesi gibi yanlış bir düşünce vardır.
Oysa ki ahlaksızca bir hareketi kim yaparsa yapsın o ahlaksızca bir harekettir. Bunu yapanın yakınımız olup olmaması verilecek cezayı etkilememelidir.
31 Mart 2019 tarihinde yerel yöneticiler seçimleri yapılacak. Bu seçimler dolayısıyla bütün siyasi partiler, gösterdikleri adaylar için seçmenlerden oy istiyorlar. Gerçi bir kesimin seçim çalışmalarında kullandığı dil insanları birleştirecek, bir araya getirecek, kardeşlik sağlayacak bir dil değil. Fakat bazen ağızlarında gizledikleri baklayı farkında olmadan kaçırıyor ve kafalarının ardındaki gerçek düşüncelerini açığa çıkarıyorlar. Bu seçim çalışmaları sırasında kimi adaylar seçildiklerinde yapacakları projeleri anlatarak seçmenlerden oy isterken, kimi partiler de karşı adayları çeşitli şekilde karalayarak ve onlara en ağır hakaretleri ederek seçmenden oy istiyor.
Seçime katılan partilerden AKP’nin Mersin Çamlıyayla İlçe Başkanı, Belediye Başkan Adayı için oy isterken; ‘Şecaat arz ederken merd-i Kıpti sirkatin söyler’ hesabı, ‘vatan hainlerinin yanında yer almaktansa, hırsız bizim hırsızımız, biz onun yanında yer alırız.’ diye oy istiyor.
Bu, şu demektir: ‘Hırsızlık kötü fakat hırsız bizim hırsızımızsa, çaldıklarından biz de nemalanacaksak göz yumarız.’ Bu sözü sarfederek partisinin bütün adaylarını hırsızlık ithamıyla baş başa bıraktığının farkında mı acaba?
Ben de şimdi burada Mersin Çamlıyayla AKP İlçe Başkanı’nın isteğine uygun olarak onun ağzıyla sesleniyorum: 31 Mart 2019 tarihinde sandık başına gidip oy verecek vatandaşlarım, tereyağından kıl çeker gibi çaktırmadan soyulmak istiyorsanız, oylarınız bizim hırsızımıza… Nede olsa hırsız bizim hırsızımız…
31 Mart 2019 tarihine kadar sazın akordunu yapmakla meşgulüz. Sazın akordu tamamlanınca 1 Nisan 2019 tarihinde tercihiniz biz olmuşsak orkestra nizamıyla çalmaya başlayacağız.
Nasıl olsa iktidara geldiğimizden bu tarafa hırsızlıktan dolayı sizlerden bir kınama, tepki gelmedi. Hatta ‘çalıyorsa bizden çalıyor, size ne?’ gibi absürt ifadeler ve ‘çalıyorlar ama iş yapıyorlar’ sözlerini sarfettiniz.
Öyleyse aziz vatandaşlarımız, sizin yüzünüzü güldürmek, mutluluğunuza mutluluk katmak için durmak yok, yolmaya devam (pardon dilim kaydı) yola devam.
Oylar BİZİM HIRSIZA!..
-
05.11.2024 AKREP SÖZÜ?
-
21.10.2024 TOKALAŞMAK !..
-
26.03.2024 İSTANBUL SEÇİMLERİ?!...
-
06.04.2022 KÖPRÜDEN GEÇTİ Mİ GELİN?
-
20.03.2022 ELEKTRİK FİYATLARINA YAPILAN FAHİŞ ZAMLAR VEYA DEVLET GÖZETİMİNDE SOYGUN!?...
-
11.03.2022 ZAM BEBEK!?...
-
20.11.2021 HZR SU OLDU BİZAR SU ?!...
-
21.10.2021 PARİS İKLİM SÖZLEŞMESİ?! …
-
18.10.2021 KURTLU BULGUR!?,.
-
06.09.2021 Memur ve emekli maaşları!?...
-
26.06.2021 128 MİLYAR DOLAR NASIL UÇTU (YER DEĞİŞTİRDİ)
-
11.01.2021 FARKINDA MI SINIZ?
-
07.01.2021 ASGARİ KOMEDİ!?...
-
07.10.2020 MÜMTAZ ER HAPİSTEN KURTARILDI!..
-
18.06.2020 KÖR ANA VİRÜSÜ!?...
-
26.11.2019 VERGİ..!
-
27.08.2019 BELEDİYE ŞİRKETLERİ?!..
-
19.08.2019 KAZ DAĞLARI ?!
-
15.05.2019 YSK(YÜKSEK(:) SEÇİM KURULU) İNTİHAR ETTİ:?...
-
23.04.2019 DEMOKRASİ?!..
-
27.03.2019 UÇAN EKONOMİ (!) ..?
-
15.03.2019 Zıvanasından çıkmış siyaset dili!..
-
15.03.2019 Zıvanasından çıkmış siyaset dili!..
-
02.01.2019 Pastanın Kaymağını Yiyenler
-
03.11.2018 BES- BİREYSEL EMEKLİLİK SİSTEMİ Mİ SİGORTA MI?
-
17.10.2018 TÜRKİYE İŞ BANKASI’NDAKİ ATATÜRK PAYLARI?
-
10.10.2018 ZAMLAR
-
03.10.2018 ABDURRAHMAN DADAŞ
-
25.09.2018 VARLIK FONU ?! …
-
19.09.2018 Enflasyon-Faiz-Devalüasyon Sonunda…???
-
08.08.2018 Bedelli Askerlik
-
06.07.2018 Seçim sonuçları?!...
-
19.06.2018 İZMİR’İN DAĞLARINDA AÇAN ÇİÇEKLER!?...
-
12.06.2018 SEÇİM ÇALIŞMALARINDAKİ DİL VE DAVRANIŞLAR
-
05.06.2018 Bu seçim gençlerin seçimi!..
-
07.05.2018 ‘Kurtuluş Seçimi’
-
05.05.2018 ‘Kurtuluş Seçimi’
-
24.04.2018 Pancar Çiftçisinin Geleceği?!..
-
07.03.2018 Şeker Fabrikaları
-
10.01.2018 ‘Şeker’deki oyunlar?
-
02.01.2018 Huzur
-
15.11.2017 Balkondan düşen saksı
-
07.11.2017 Mültezim
-
20.10.2017 Vergi???
-
27.09.2017 “Böyle buyurdu Zerdüşt”?..
-
05.09.2017 Memur Maaşları …
-
29.08.2017 30 Ağustos’ta kim hastalanacak?
-
18.08.2017 At izi, it izi?..
-
08.08.2017 FETÖ’nün siyasi ayağı?
-
13.06.2017 Zeytin dallarındaki dolarlar?
-
06.06.2017 Zeytin?
-
14.04.2017 Adı olmayan millet?
-
06.04.2017 Vatan Sevgisi!
-
29.03.2017 Adil olmayan yarış!
-
22.03.2017 ‘Elektrik Çarpması’
-
16.03.2017 “Hayır” oyu verecek olanlar terörist midir?
-
10.03.2017 Niye HAYIR?..
-
02.03.2017 Tarafsızlık?...
-
05.01.2017 Adı konulamayan Başkanlık
-
28.12.2016 Beyin Yıkama Makinesi!
-
08.12.2016 Peki bunun farkı ne!?
-
30.11.2016 Atatürk’e saldırmanın dayanılmaz hafifliği!..
-
23.11.2016 Suçlu benim!..
-
18.11.2016 Siyasi pozisyonu, kişiye suç işleme serbestisi verir mi?
-
09.11.2016 ‘İdam Cezası’nın geri getirilmesi!
-
04.11.2016 Kayyım?
-
26.10.2016 Başkanlık?..
-
21.10.2016 Yap-İşlet-Lüplet?!..
-
12.10.2016 Lozan kimilerine göre niçin zafer değildir?!..
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.