- Makaleyi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
- 28 October 2016, Friday 19:25
- 5101 kez okundu
Sırtçantamdakiler / Hüseyin Avni KUNDURACIOĞLU -
Zaman, M.Ö. II. Binin sonları.
Lakious, kendine bağlı kabilelerle birlikte bugünkü Antalya bölgesine gider. Burada yarımada konumunda olan bir araziyi beğenir. Şehri bu arazi üzerinde kurmayı düşünür. Fakat bir çoban, ki ismi Kylabras, burada yaşıyor ve sürüsünü de burada otlatıyormuş. Lakious, araziye karşılık hububat ya da kurutulmuş balık teklif eder. Ne de olsa daha paranın yaşamı ele geçirmediği yıllar. Çoban tercihini kurutulmuş balıktan yana kullanmış ve sürüsünü alıp gitmiş.
Efsane, Phaselis antik kentinin kuruluşunu bu şekilde aktarır.
Antalya – Kemer karayolunda seyir eden aracımız 45. kilometrede yönünü sola doğru çeviriyor. Bu dönemeçle birlikte, çam ağaçlarından oluşmuş bir ormanın içine girmiş oluyoruz. 1-2 kilometre sonra Phaselis antik kentine ulaşacağız. Eğer zaman tatil günü ise, çok kalabalık bir trafikle karşılaşılıyor. Zira Phaselis’in sahilleri, plaj olarak da kullanılıyor. Öte yandan, Kemer’den kalkan günlük tur teknelerinin uğrak yeri, Phaselis.
Phaselis’in sırtını dayadığı dağlardaki çam ağaçlarından gelen keskin çam kokusu eşliğinde, Phaselis’e ulaşıyoruz. Tahtalı Dağı’nın heybetli görüntüsünün gölgesi, antik kentin üzerine düşüyor. Antik kentin arkasında kalan genişçe sulak alandaki sazlar, rüzgarla birlikte oynaşıyor. Tıpkı ön tarafımızdaki denizin, hırçın dalgalarla kıyıyı dövdüğü gibi.
Rüzgarlı bir günde karşılıyor bizi, Phaselis.
Phaselis’in coğrafi konumu, önemli bir liman kenti olduğunu gösteriyor. Zira bir yarımada üzerine konuşlanmış olan bu kent, biri kuzeyinde diğeri kuzeydoğusunda üçüncüsü de güneydoğusunda yeralan üç limana sahipmiş.
Şu an kentin kuzeydoğu bölgesindeyiz. Dalgalar kıyıya vururken, küçük bir kalabalık denizle oynaşıyor. Kıyıdaki çam ağacı, rüzgara göre şekil almış. Kemerler, sütunlar hemen her yerde. Kalıntıların ayrıntılarına girerek, yazımı sıkıcı hale sokmaya hiç niyetim yok. Zira bana göre, ülkemizin en romantik antik kentini arşınlıyoruz şu an.
Tabii ki, 1500-2000 kişilik üst katı depremde yıkılmış tiyatrosu, biri tiyatronun karşısında ikisi güney limanında bulunan üç Agorası, şehrin meydanında yeralan biri büyük biri küçük iki hamam kalıntıları gibi kentin kimliğini ortaya çıkaran buluntuları söylemeden geçemem.
Araçların park edilmesine izin verilen otoparkın hemen önündeki ‘su kemerleri’ ayakta duran anıtsal kalıntılardan. Kentin gereksinimi olan su, bu kemerler kanalıyla kuzeydeki tepede bulunan kaynaktan sağlanıyormuş. Anıtsal mezarın da bulunduğu mezarlıktan söz edip, bulunduğumuz nokta olan kuzeydoğuya döneyim. Sert bir rüzgar, saçlarımı okşayıp giderken.
Kuzeydoğu limanından, güneydoğu limanına doğru ilerliyoruz. Elbette ünlü ‘liman caddesi’ üzerinden.
Liman Caddesi, ününü her iki yanında üçer basamakla çıkılan kaldırımlar, altında kanalizasyon ve drenaj sistemi olmasına borçludur. 20-25 metre genişliği ve 125 metre uzunluğundaki Liman Caddesinin düzgün bir taşla döşendiğini de belirtmeliyim. Roma ve Bizans döneminden kalan yapılar ya da kalıntıların, caddenin her iki tarafına da sıralandığı görülüyor. Cadde, tiyatro ile agora arasında küçük bir meydan oluşturuyor. Göğe doğru uzanan çam ağaçlarının olduğu bölgeye geldiğimizde, kentin güneydoğu limanına ulaşmış oluyoruz. Mavi rengin her tonunu barındıran berrak bir deniz var. Günlük tur tekneleri ve yatlar, bu bölgeye yanaşıyor. Yeşil ve mavinin kesiştiği bu nokta, büyüleyici bir manzara sunuyor.
Phaselis, gerçek bir deniz kenti. Varlığını denize borçlu olmuş hep. Kent sikkeleri üzerindeki gemi betimlemeleri bunun en güzel kanıtı. Kaldı ki, kentin Toroslar’da çıkan keresteyi Akdeniz limanlarına ulaştırmak için kurulduğu biliniyor.
Phaselis, bazen bir Likya kenti bazen ise Pamfilya şehri olarak yansır. Bu durum, her iki bölgenin sınırında yer almasından kaynaklanıyor. Perslerin, Karyalıların ve komşu şehir Lmyra Kralı Perikles’in kentte egemen oldukları biliniyor. 1158 Selçuklu kuşatmasıyla birlikte, depremler ve sıtma derken kent önemini iyice yitirir.
Büyük İskender’in kentte bir kış kalması ve bu durumu altın taçla ödüllendirmeleri, kentin en renkli kısmı olarak yansır, tarihine. Tıpkı bitki örtüsünün zenginliği dolayısıyla ‘parfüm deposu’ olarak yansıdığı gibi. Antik çağda yaban gülleri ve gülyağı ile ün salmış Phaselis.
Phaselislilerin tamahkar yanından da söz etmeli. 10 drahmiye vatandaşlık satmaları tarihe geçmiş. Tıpkı sisoe isimli saç modellerinin Hristiyanlar tarafından çok tepki gördüğü gibi. İncil’de “sakın saçınızı sisoe modeli taramayın” yazdığı söylenir. Öylesine kızdırmışlar Hristiyanları.
Phaselis, öyle kolay ayrılınacak antik kentlerden değil. Orman ile denizin iç içe girmişliğinin hoşnutluğuna, zengin bir kent tarihi eklenince gerçekten ayrılmak zor.
Dedim ya, Phaselis en romantik antik kentlerden. Aracı park ettiğimiz yere geldiğimizde, sulak alandaki sazlar halâ rüzgardan sallanıyor. Ünlü coğrafyacı Strabon’un sözünü ettiği ‘orta limanın hemen gerisindeki küçük göl’ burası olmalı. Kesitleri bunu doğruluyor.
Birkaç yıl önce, bu güzel coğrafyaya otel yapma girişimi olduğunu ve kamuoyu tepkisi ile geri çekilmek zorunda kalındığını belirterek Phasalis’ten ayrılalım.
Bir gün yolunuz Antalya’ya düşerse, Phaselis Antik Kenti’ne uğrayın.
Ama uyarayım: Dikkat, sizi büyüleyebilir.
-
24.06.2024 BUTİK MURAT
-
14.11.2023 KADDAK DEVE BAYRAMI / PINARCIK KÖYÜ
-
03.10.2023 RUM MAHALLESİ’NDEKİ ‘OSMANLI ÇEŞMESİ’
-
28.07.2023 YENİ MİLÂS HALKEVİ DERGİSİ 1936-1937
-
07.07.2023 MİLAS HALKEVİ
-
04.07.2023 TİFTİK ETİ
-
20.06.2023 ESKİ MEZARLIK
-
09.06.2023 ÇAPUTCU HANI’NDA BİR ODA
-
06.06.2023 SABİHA TEYZEM
-
30.05.2023 ÇAPUTCU HANI
-
23.05.2023 SAKARYA İLKOKULU’NUN KUZEY CEPHESİ. YIL 1938
-
06.10.2022 MİLAS ‘KIZ MEKTEBİ’
-
04.10.2022 MİLAS ‘ERKEK MEKTEBİ’
-
03.10.2022 ERMENİSTAN’DAKİ PENCERE…
-
29.11.2021 KIBRIS’TA BİR MARONİT KÖYÜ ; KORUÇAM / GİRNE
-
23.10.2021 NİYAZİ YALÇINKAYA’YI UĞURLARKEN…
-
14.10.2021 YAHUDİ HALKASI
-
06.10.2021 ANADOLU’NUN SON ERMENİ KÖYÜ; VAKIFLI / ANTAKYA
-
06.08.2021 CO MEHMET, öldü.
-
28.07.2021 BAHADDİN AĞA KONAĞI’NDAN EMİN AĞA KONAĞI’NA; DUVAR RESİMLERİ
-
06.07.2021 Güneydoğu’daki ‘Süryani’ Köylerinden; HABERLİ KÖYÜ / İDİL
-
22.06.2021 ANADOLU’NUN UNUTULAN KAVMİ ‘NASTURİLER’İN PEŞİNDE; ÇUKURCA / ŞIRNAK
-
15.06.2021 YALNIZLIĞA TERK EDİLMİŞ BİR EZİDİ YERLEŞİMİ; MAĞARA KÖYÜ / İDİL
-
08.06.2021 KATO DAĞI’NIN ZİRVESİNDE BİR ‘KELDANİ ‘ KÖYÜ; CEVİZAĞACI / BEYTÜŞŞEBAP
-
23.10.2020 TARİHİ AYAKKABICILAR ARASTASI / ÇORUM
-
01.01.2020 ŞİİLİĞİN KUTSAL KENTİ ; MEŞHED
-
30.12.2019 ÖMER HAYYAM’IN NİŞABUR’U
-
24.12.2019 LUT ÇÖLÜ’NÜN GÜZEL İNSANLARI…
-
18.12.2019 İran’da Bir Dünya Yurttaşı; ALİ AMCA
-
16.12.2019 İRAN’DA BİR EMANETÇİ
-
23.09.2019 KROMNİ VADİSİ / GÜMÜŞHANE
-
21.09.2019 SANTA / GÜMÜŞHANE
-
16.09.2019 SARIÇİÇEK KÖY ODALARI / GÜMÜŞHANE
-
09.09.2019 EKMEĞİN PEŞİNDEN - 4 KÜRTÜN HARÇ EKMEĞİ / GÜMÜŞHANE
-
02.09.2019 15 AĞUSTOS MERYEM ANA PANAYIRI / GÖKÇEADA
-
27.08.2019 GÖKÇEADA’NIN (ESKİ) RUM KÖYLERİ…
-
14.06.2019 AĞLAYAN GELİN ( TERS LALE) / HAKKARİ
-
12.06.2019 AĞLAYAN GELİN ( TERS LALE) / HAKKARİ
-
22.01.2019 Güllük’ün Geçmişinde Kalan Bir Kültür; GECE PAZARI
-
16.08.2018 Açılışı gerçekleşen Milas Uzunyuva’dan ilk izlenimler …
-
12.07.2018 Keçiborlu’nun Kuyucak Köyünde Lavanta Zamanı
-
06.07.2018 Zampara Altını
-
28.02.2018 Noussa Karnavalı (İskeçe / Yunanistan)
-
18.12.2017 Hikâyesi Olan Şeyler Dükkânı / 2 - ‘Devrim Yüzüğü’
-
12.12.2017 Ekmeğin Peşinden – 3 / Taban Gevreği (Gölcük / ÖDEMİŞ)
-
23.11.2017 Hikâyesi Olan Şeyler / 1 - Zeytin Jetonları
-
15.11.2017 Ulu Cami’nin güney cephesi
-
24.10.2017 Kentin ileri gelen zevatı, 30 Ağustos’ta …
-
19.10.2017 Bazen... / fotoğrafların peşinden ...
-
06.10.2017 ‘Vitrindeki Kaplan’ın peşinden Samos’a …
-
12.09.2017 Terzizadelerin Evi’nin balkonundan Sakarya İlkokulu
-
06.09.2017 Ekmeğin Peşinden -2- / İslamköy Ekmeği / Isparta
-
29.08.2017 Karahöyük Ekmeği / Acıpayam
-
06.05.2017 6 Mayıs ve Anneler ...
-
19.04.2017 Menderes Yolu’nda 3 gün …
-
07.03.2017 Bodrum’un geçmişinde kalan bir yerleşim: Girelbelen Köyü
-
28.02.2017 “Ütopya Hayallerin Prensesidir”
-
12.01.2017 Allahuekber Dağı’nda Üç Gün / Sarıkamış - Kars
-
10.01.2017 Milas’ın geçmişinde kalan şerbet: Sübye
-
02.12.2016 Kuruyunca içini gözler önüne seren Mumcular Barajı
-
24.11.2016 Manolya ve Nail Şaylan
-
16.11.2016 Bakkal Cavit
-
11.11.2016 Belen Camii ile Bütünleşmiş Bir Müezzin: Yılmaz Hoca (SİDAL)
-
09.11.2016 Terkedilmiş Tarihi Bir Mekân: ‘Eğirdir Garı’
-
03.11.2016 Tarih Öncesi Kaya Resimleri için; Latmos’un emanetlerinin peşinde bir yolculuk
-
20.10.2016 Geçmişten Geleceğe uzanan 800 yıllık Kültür: Pınar Pazarı
-
18.10.2016 Gelidonya Feneri’nde bir gece
-
23.09.2016 Bir ritüelin peşinden: Eren Günü (Sandras Dağı)
-
09.09.2016 Salda Gölü’nde zaman / Burdur
-
18.08.2016 Sırtçantamdakiler / H. Avni KUNDURACIOĞLU
-
08.06.2016 ‘Milas Arastası’nın 70’li yıllarına güzellemeler / 2 - Tüccar Terzi Hasan Budakoğlu
-
27.05.2016 Tarih 15 Nisan 1933; Milas’ın ‘Umumi Kuşbakışı Manzaralı’ Fotokartı
-
12.05.2016 2. Latmos Doğa Şenliği’nden izlenimler …
-
28.04.2016 İncirliin Mağarası ve Yarasalar
-
19.04.2016 Şefik Seren’in ‘Fotoğrafla Milâs’ının gölgesinde; BARDAK
-
31.03.2016 ‘Bodrum Leleg Yolu’ açılırken …
-
28.03.2016 PTT Memuru mührü basar: MİLÂS 26 EYLÜL 1967
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.