- Makaleyi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
- 16 December 2019, Monday 8:22
- 2623 kez okundu
Zenjan şehrinin trafiğe kapatılmış caddelerinden birindeyiz.
Caddenin iki yanına sıralanmış dükkânlar ışıl ışıl camekânları ile davetkâr bir görüntü oluşturuyor. Kasım ayını hissettirecek bir soğuk hava olmasına karşın, cadde azımsanmayacak bir kalabalığı ağırlıyor. Gerçi üç haftadır, bir şehrinden diğer şehrine geçerek yaşam şekline tanık olduğumuz ülkede bu durum hiç de şaşırtıcı olmuyor. İran için akşamları yaşayan bir ülke demek pek yanlış olmaz. Özellikle sıcak yaz aylarında gündüzleri belli saatlerde kapalı olan çarşılar, akşamın ilk saatleriyle birlikte canlanıyor.
Bir iki gün önce şehre yağmış kardan kalan küçük kar birikintilerin arasında ilerlerken, Zenjan’ın caddelerinin hâlâ bu konumda olmasına seviniyoruz.
Şehirde üretilen ve Zenjan’la anılan bıçak ürünlerinin satıldığı bıçakçılardan baharatçılara, tuhafiyecilerden bakırcılara uzanan çeşitli dükkân yelpazesini barındıran caddeyi pervasızca arşınlıyoruz.
Sokak lambalarından yansıyan ışığa karışan camekânların ışıkları caddeyi oldukça aydınlatmasına rağmen, biraz ilerideki kütlenin üzerine düşen spot ışıkları yine de dikkati çekiyor. Yaklaştıkça spotların bir heykele vurgu yaptığı anlaşılıyor. Açıkçası bu durumu hiç yadırgamıyoruz. Zira ‘İran’da en çok ne dikkatini çekti’ diye sorulsa, hiç düşünmeden ‘öncelikle kentlerdeki heykeller’ derim. Bütün kent yöneticileri adeta birbirleriyle yarışırcasına, kentlerinin belli noktalarını heykellerle süslemişler. Büstten daha çok somut objelerin aktarıldığı bu heykellerde, kente ait bir olgu ile karşılaşılabildiği gibi estetik bir yaklaşımı da yakalamak olası oluyor. Hatta bu heykeller yardımıyla kentin geçmişinde yol alınabiliyor.
Her ne kadar birçok heykel yeni olsa da, ülkenin kadim geçmişinde var olan estetik kaygıyı taşıdığı (ya da umduğum) için çok hoşuma gidiyor.
Yine de şu an önünde bulunduğumuz heykel kombinesinin bir farklılık taşıdığı aşikâr. Kombine diyorum çünkü heykel üzerinde durduğu kaidenin ötesinde, kaidenin arkasına yapılmış ahşap panelle de bir bütünlük yaşıyor. Kaidenin üzerinde, oturan yaşlı bir adam ve bir bisiklet yer alıyor. Bisiklet modeli geçmiş olmasına karşın bildiğiniz bir bisiklet. Arkadaki ahşap paneldeyse, eski bir evin sokağa bakan kısmı resmedilmiş. Bu ahşap panelle heykelin arasında kaldırım yer alıyor.
Bir süre heykele takılıp, kalıyorum.
Nedense bu heykelde beni çeken hümanist bir yaklaşım var. Diğer gördüğüm onca heykelden ayrı bir yere yerleşen bu objeyi zihnimin derinliğine yerleştirip uzaklaşıyorum.
Daha doğrusu ben öyle sanıyorum.
‘O mu*’ dedi önce, yüzüne yerleşen şefkatli bir tebessümle ve ardından ‘o bir emanetçi’ demeyi eklemeyi unutmadı. Otuzlu yaşların başlarında olduğu belli olan otel görevlisi genç kadın, Zenjan hakkında bildiklerini İngilizce ve yer yer Azeri Türkçesiyle anlatmaya çalışırken, birden çarşıdaki heykelin sorulmasından oldukça hoşnut olduğunu ses tonu ve beden diliyle ele veriyordu.
‘Daha ben dünyada yokken’ cümlesiyle, bize kentin geçmişine doğru yolculuk yaptırdığının henüz ayırdında değildi.
Haj Hassan Naichegar, 1937 yılında inançlı bir ailede dünyaya gelmiş. Sakin bir yaşamı tercih eden Haj Hassan, meslek olarak da ata mesleğini seçmiş ve o işi yapmış. Yaşamı boyunca şehrin göbeğinde sade ve alçakgönüllü bir yerde yaşamış. Heykelin bulunduğu nokta, işte o sade yaşamını sürdürdüğü mekânın olduğu yermiş. Panele resmedilen ev, Haj Hassan’ın zaman içinde yıkılan eviymiş yani.
Haj Hassan’ın hayatının akışını değiştiren olayın kahramanı da, kaidenin üstündeki o bisikletmiş.
Seyyahın biri, bir gün şehrin göbeğinde yaşayan Haj Hassan’a bir süre sonra geleceğini belirterek bisikletini emanet etmiş. Ancak bir daha görülmemiş seyyah. Ne o gün, ne de ertesi günler.
Haj Hassan, kendisine emanet edilen o bisikleti tutarak tam 45 yıl beklemiş. Bisikleti emanet eden kişi gelmemiş ama Haj Hassan’nın eceli gelmiş. 2018 yılında öldüğünde 81 yaşındaymış.
Ertesi sabah günün ilk ışıklarıyla birlikte heykelin önünde buluyorum kendimi.
Haftada bir bakımı yapılan bisikletle birlikte, Haj Hassan hâlâ emaneti bekliyordu.
Heykelin köşesinde bulunan İngilizce ve Farsça yazılmış plakete bakıyorum. ‘İyi bilinen bir adamdı’ diyor Haj Hassan için. Devamında ‘Haj Hassan dünya halkına sadakat mesajı vermiştir’ diyor.
Heykelin yanından ayrılırken, plaketten aklımda sadece ‘iyi bilinen bir adamdı’ cümlesi kalıyor.
Bu ‘iyi adamı’ değer verdiği olguyla anılmasını sağlayan anlayışın da bir başka ’sadakat’ mesajı olduğunu düşünerek, buralara getiriyorum.
İyilik daim olsun diye.
-
04.02.2025 BAFA’NIN SAKLI LEZZETİ ; GIVRIM
-
24.06.2024 BUTİK MURAT
-
14.11.2023 KADDAK DEVE BAYRAMI / PINARCIK KÖYÜ
-
03.10.2023 RUM MAHALLESİ’NDEKİ ‘OSMANLI ÇEŞMESİ’
-
28.07.2023 YENİ MİLÂS HALKEVİ DERGİSİ 1936-1937
-
07.07.2023 MİLAS HALKEVİ
-
04.07.2023 TİFTİK ETİ
-
20.06.2023 ESKİ MEZARLIK
-
09.06.2023 ÇAPUTCU HANI’NDA BİR ODA
-
06.06.2023 SABİHA TEYZEM
-
30.05.2023 ÇAPUTCU HANI
-
23.05.2023 SAKARYA İLKOKULU’NUN KUZEY CEPHESİ. YIL 1938
-
06.10.2022 MİLAS ‘KIZ MEKTEBİ’
-
04.10.2022 MİLAS ‘ERKEK MEKTEBİ’
-
03.10.2022 ERMENİSTAN’DAKİ PENCERE…
-
29.11.2021 KIBRIS’TA BİR MARONİT KÖYÜ ; KORUÇAM / GİRNE
-
23.10.2021 NİYAZİ YALÇINKAYA’YI UĞURLARKEN…
-
14.10.2021 YAHUDİ HALKASI
-
06.10.2021 ANADOLU’NUN SON ERMENİ KÖYÜ; VAKIFLI / ANTAKYA
-
06.08.2021 CO MEHMET, öldü.
-
28.07.2021 BAHADDİN AĞA KONAĞI’NDAN EMİN AĞA KONAĞI’NA; DUVAR RESİMLERİ
-
06.07.2021 Güneydoğu’daki ‘Süryani’ Köylerinden; HABERLİ KÖYÜ / İDİL
-
22.06.2021 ANADOLU’NUN UNUTULAN KAVMİ ‘NASTURİLER’İN PEŞİNDE; ÇUKURCA / ŞIRNAK
-
15.06.2021 YALNIZLIĞA TERK EDİLMİŞ BİR EZİDİ YERLEŞİMİ; MAĞARA KÖYÜ / İDİL
-
08.06.2021 KATO DAĞI’NIN ZİRVESİNDE BİR ‘KELDANİ ‘ KÖYÜ; CEVİZAĞACI / BEYTÜŞŞEBAP
-
23.10.2020 TARİHİ AYAKKABICILAR ARASTASI / ÇORUM
-
01.01.2020 ŞİİLİĞİN KUTSAL KENTİ ; MEŞHED
-
30.12.2019 ÖMER HAYYAM’IN NİŞABUR’U
-
24.12.2019 LUT ÇÖLÜ’NÜN GÜZEL İNSANLARI…
-
18.12.2019 İran’da Bir Dünya Yurttaşı; ALİ AMCA
-
23.09.2019 KROMNİ VADİSİ / GÜMÜŞHANE
-
21.09.2019 SANTA / GÜMÜŞHANE
-
16.09.2019 SARIÇİÇEK KÖY ODALARI / GÜMÜŞHANE
-
09.09.2019 EKMEĞİN PEŞİNDEN - 4 KÜRTÜN HARÇ EKMEĞİ / GÜMÜŞHANE
-
02.09.2019 15 AĞUSTOS MERYEM ANA PANAYIRI / GÖKÇEADA
-
27.08.2019 GÖKÇEADA’NIN (ESKİ) RUM KÖYLERİ…
-
14.06.2019 AĞLAYAN GELİN ( TERS LALE) / HAKKARİ
-
12.06.2019 AĞLAYAN GELİN ( TERS LALE) / HAKKARİ
-
22.01.2019 Güllük’ün Geçmişinde Kalan Bir Kültür; GECE PAZARI
-
16.08.2018 Açılışı gerçekleşen Milas Uzunyuva’dan ilk izlenimler …
-
12.07.2018 Keçiborlu’nun Kuyucak Köyünde Lavanta Zamanı
-
06.07.2018 Zampara Altını
-
28.02.2018 Noussa Karnavalı (İskeçe / Yunanistan)
-
18.12.2017 Hikâyesi Olan Şeyler Dükkânı / 2 - ‘Devrim Yüzüğü’
-
12.12.2017 Ekmeğin Peşinden – 3 / Taban Gevreği (Gölcük / ÖDEMİŞ)
-
23.11.2017 Hikâyesi Olan Şeyler / 1 - Zeytin Jetonları
-
15.11.2017 Ulu Cami’nin güney cephesi
-
24.10.2017 Kentin ileri gelen zevatı, 30 Ağustos’ta …
-
19.10.2017 Bazen... / fotoğrafların peşinden ...
-
06.10.2017 ‘Vitrindeki Kaplan’ın peşinden Samos’a …
-
12.09.2017 Terzizadelerin Evi’nin balkonundan Sakarya İlkokulu
-
06.09.2017 Ekmeğin Peşinden -2- / İslamköy Ekmeği / Isparta
-
29.08.2017 Karahöyük Ekmeği / Acıpayam
-
06.05.2017 6 Mayıs ve Anneler ...
-
19.04.2017 Menderes Yolu’nda 3 gün …
-
07.03.2017 Bodrum’un geçmişinde kalan bir yerleşim: Girelbelen Köyü
-
28.02.2017 “Ütopya Hayallerin Prensesidir”
-
12.01.2017 Allahuekber Dağı’nda Üç Gün / Sarıkamış - Kars
-
10.01.2017 Milas’ın geçmişinde kalan şerbet: Sübye
-
02.12.2016 Kuruyunca içini gözler önüne seren Mumcular Barajı
-
24.11.2016 Manolya ve Nail Şaylan
-
16.11.2016 Bakkal Cavit
-
11.11.2016 Belen Camii ile Bütünleşmiş Bir Müezzin: Yılmaz Hoca (SİDAL)
-
09.11.2016 Terkedilmiş Tarihi Bir Mekân: ‘Eğirdir Garı’
-
03.11.2016 Tarih Öncesi Kaya Resimleri için; Latmos’un emanetlerinin peşinde bir yolculuk
-
28.10.2016 Phaselis Antik Kenti (Antalya)
-
20.10.2016 Geçmişten Geleceğe uzanan 800 yıllık Kültür: Pınar Pazarı
-
18.10.2016 Gelidonya Feneri’nde bir gece
-
23.09.2016 Bir ritüelin peşinden: Eren Günü (Sandras Dağı)
-
09.09.2016 Salda Gölü’nde zaman / Burdur
-
18.08.2016 Sırtçantamdakiler / H. Avni KUNDURACIOĞLU
-
08.06.2016 ‘Milas Arastası’nın 70’li yıllarına güzellemeler / 2 - Tüccar Terzi Hasan Budakoğlu
-
27.05.2016 Tarih 15 Nisan 1933; Milas’ın ‘Umumi Kuşbakışı Manzaralı’ Fotokartı
-
12.05.2016 2. Latmos Doğa Şenliği’nden izlenimler …
-
28.04.2016 İncirliin Mağarası ve Yarasalar
-
19.04.2016 Şefik Seren’in ‘Fotoğrafla Milâs’ının gölgesinde; BARDAK
-
31.03.2016 ‘Bodrum Leleg Yolu’ açılırken …
-
28.03.2016 PTT Memuru mührü basar: MİLÂS 26 EYLÜL 1967
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.