- Makaleyi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
- 30 December 2017, Saturday 18:34
- 3750 kez okundu
soru/yorum - A. Kemal KAŞKAR
2017’nin içinde de zaman zaman: “Yaz yaz yaz, nereye kadar!” diye düşündüğüm anlar oldu. Kim nasıl anlar bilemem ama, neyse ki o anları: “Yazma yazma yazma, nereye kadar!” duygu ve düşüncelerimin itkisiyle aştım, aşabildim, yani az-çok bir şeyler yazabildim.
Haksız mıyım. O kadar çok şey, öylesine yakalanamayacak bir hızla olup bitiyor ki! Yakalayabilene aşk olsun.
Yıllar yıllar, başka türlü nasıl geçer! Bir yakalama-yakalanma halidir gidiyor hep.
Yıllarcadır neleri yakalayabildiniz? Ya ıskaladıklarınız, kaçıp gidenler? Yılların ‘tutulamaz hali’ ise sürüyor.
İşte yine, “koskocaman” bir “yeni yıl” daha ‘eskidi’, bitti ve gidiyor …
Bu yıldan aklımızda neler kaldı diye bir düşünseniz … Neler neler, elbette ne çok şeyler. Aramızdan ayrılanlar, ama ille de aramıza katılanlar. İyi-kötü ne çok şey yine!
Yıl içinde yazabildiklerime küçücük bir ek olarak, notlarım arasında öylece kalmış olan ama yeni yıla bırakamayacağım bir ikisini paylaşarak bitirmek istedim bu yılı. Yazılabilecek birçok şeyi bırakarak geride …
Gazeteci olmanın çok ağır sorumluluklarının altında ezile büzüle …
…
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi’nin, akaryakıt zamları ile ilgili olarak: “Biz yapmıyoruz, otomatik olarak oluyor” sözü örneğin … Unutulmaz bir söz ama ben -her ihtimale karşı- yine de not etmişim.
…
Bir de “var mıymış yok muymuş” ya da “bir varmış bir yokmuş” olduğu giderek belirsizleşen şeylerimiz oldu bolca 2017’de. İşte onlara birkaç örnek: En tazesi, 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname. Kararnameci hükümetimizin en son marifetlerinden. Lafı hiç uzatmadan neler sorabilirim?
Örneğin: TBMM var mı? TBMM, bir süredir bir tür enkaz mı? … Öyleyse eğer, bir türlü sesimizi duyan olmamasının, seslerimizi bir türlü duyuramayışımızın nedeni kabak gibi ortaya çıkmış olmaz mı?..
…
Bir başka notum, Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’ün, ABD’de görülen Reza Zarrab davasına ilişkin şu sözleri: “… Bizim, ‘o kişi masumdur, sudan çıkmış ak kaşıktır’ diye bir şey söylememiz imkansız. Biz burada Türkiye’nin çıkar ve menfaatlerini savunuyoruz. Türkiye’de mahkemeler yok mu ki gidip başka yerde dava açılıyor …”
Malûm konuyla ilgili olarak, “Türkiye’de mahkemeler yok mu ki” diye ‘tepki gösteren’ bir Adalet Bakanımız var… Ne hoş! … Biraz daha ‘tepkisel davransa’ küsüp gidecekmiş gibi bir his doluyor içime …
Hüzün verici bir durum ama, 2017’nin en iyi sorularından biri şu: Türkiye’de mahkemeler var mı?
Soruyu biraz daha büyütürsem: Sayın Adalet Bakanı, sizin bakabildiğiniz kadarıyla ne kadar var ya da nerelerde kalmıştır bilmiyorum ama, sevgili ülkemde ‘Ne kadar Adalet kalmıştır dersiniz!’ Bi’ bakıverseniz!..
…
“… Hiç kimsenin suç işleme özgürlüğü yok. Olmamalı. Elbette gazetecilerin de. Ancak suçlama konusu yapılanlar mesleki faaliyetler. Hâlbuki gazeteciler, kasıtlı biçimde yalan haber üretiyor, gerçeklerin üzerini örtüyorsa, başka bir ifadeyle mesleğini güç odaklarının arzuladığı ve emrettiği biçimde rıza üretimine, algı yönetimine hasretmişse etik bir suç işlemiş olurlar. Ancak bu suçu yargılayacak ve cezalandıracak olanlar terör mahkemeleri değil, bizzat okurlar/izleyiciler ve gazetecilik meslek örgütleridir ...”
Bu sözler Ahmet Şık’ın, 25 Aralık 2017 tarihli duruşmada tamamlamasına tahammül edilemeyen savunmasında söylediklerinin, notlarım arasına aldığım küçücük bir bölümüdür.
Ve 2017’ye, “Gazetecilik suç değildir!” vurgusuyla, yine Ahmet Şık’ın savunmasının son bölümünü aktararak veda etmek istedim:
… Kanımca, verecek olduğunuz hükmünüze yönelik ihsas-ı rey anlamına gelen tensip zaptınızda tek doğru olan, “Serbest bırakılmamız halinde benzer suçları işlemeye devam edeceğimiz” ile ilgili tespitinizdi.
Bu kez de endişelenmekte haklısınız.
Çünkü ne yaparsanız yapın ne hakikati aramaya devam etmekte, ne de hakikati bulduğumuzda sahibi olan halka teslim etmekte bir an bile tereddüt etmeyeceğiz. Çünkü biz gazeteciyiz.
Devletin, güç odaklarının karanlık yüzünü ortaya koymaktan hiçbir zaman korkmayan Uğur Mumcu’nun yolumuzu aydınlattığı gazetecileriz.
Savaşın değil, barışın dilini bu ülkede hâkim kılmaya çalışan Musa Anter’in takipçileriyiz.
Güvercin tedirginliğinde yaşarken bile halklar arasında kardeşlik köprüsü kurmaya çalışan Hrant Dink’in kardeşleriyiz.
Adalet, eşitlik ve özgürlük için atılan tohumların bu topraklarda boy verip filizlenmesi için mücadele eden Metin Göktepe’nin yoldaşlarıyız.
Çünkü hem tavrıyla, hem karakteriyle eğilip bükülmeden, dimdik, doğrunun ve hakikatin çizgisinden vazgeçmeden mesleğimizin hakkının verilerek yapılması gerektiğine inanan gazetecileriz. Bu yüzden geçmişte olduğu gibi katletseniz de, şimdi olduğu gibi hapsetseniz de hakikati söylemeye devam edeceğiz …
-
31.05.2021 Yaklaşık çeyrek yüzyıl …
-
01.11.2019 Hepimiz!
-
19.10.2019 Muğla’nın çevre sorunları Milas’ın umurunda mı değil?
-
18.09.2019 ‘Kendi basınınız’ mı?
-
02.07.2019 Bir ‘yer’ bulamayacak mıyız Milas Kan Merkezi için?
-
18.04.2019 Bu, ‘ezberlerin bozulduğu’nun mu göstergesi acaba?
-
12.03.2019 ‘Son Şiir’ diye bir şey yoktur!
-
06.03.2019 Birikmiş sorularım …
-
12.02.2019 ‘Ağa Belediyeciliği’!
-
10.01.2019 ‘Çalışan Gazeteciler Haftası’ mı olsa!!? …
-
05.12.2018 Yaşarkenki gibi!
-
23.11.2018 “Aday olmak ya da olmamak!” Bütün mesele bu mudur?
-
07.11.2018 Kömürün gerçek bedeli ne kadar ağır?
-
24.10.2018 Endüstri Meslek ve Kız Meslek Liselerinin yeni binalarında her şey yolunda mı?
-
02.10.2018 'Hedef az sayfalı az okunan gazeteler midir?'
-
25.07.2018 Keşke ‘bayram’ edebilsek!
-
20.06.2018 Oldu mu ya Hulusi Bey? Olmadı, hem de hiç olmadı!
-
11.05.2018 ‘Büyük İnsanlık’ soru/yorum
-
01.05.2018 Tarihte “Üsküdar”ın rolü ve önemi!
-
07.02.2018 Başka bir Ortadoğu mümkün değil mi?
-
10.01.2018 ‘Hatıra Fotoğrafları’
-
29.11.2017 Adaletin halleri hakkında küçücük bir not
-
25.11.2017 ‘Zeytin Hasat Şenliğimiz’ bugün başlıyor …
-
14.10.2017 Demokrasi tarihimiz ya da ‘Talihsiz Demokrasimiz’ için kritik öneme sahip bir soru: Kadir Topbaş neden istifa etti?
-
02.10.2017 ‘ÜNAL ABİ’ için …
-
30.08.2017 Çok mu zor?
-
11.08.2017 Kimi bağlar?
-
01.08.2017 ‘Yüksek Vicdan Sahibi’ Dr. Mete Ersoy’a Saygıyla …
-
26.07.2017 Ben bunu hep yapıyorum …
-
12.07.2017 Milas İlçe İnsan Hakları Kurulu’na ne oldu?
-
11.07.2017 “Neden Yürüdük?” ve “Maltepe/Adalet Çağrısı”
-
04.07.2017 unutMADIMAKlımda!
-
20.06.2017 ‘Sağlıklı bir Demokrasi’ için ya da ‘Sevgili Demokrasimizin Sağlığı’ için Yürümek iyidir!
-
05.06.2017 Ne yapacakmışız zeytinlikleri?
-
31.05.2017 “MAYBİR Milas Şubesi” için bir anımsatma yazısı!
-
30.05.2017 “Tutuklandık Ey Halkım! …”
-
29.05.2017 Yaşar Yılmaz’a saygıyla …
-
06.05.2017 Tarihi tarih yapan tüm devrimcilere saygıyla … Var mısınız, Yok musunuz!?
-
02.05.2017 Artık rahatlıkla, ‘yazısız köşeler’ de ‘GEÇERLİ’ sayılabilir!..
-
18.04.2017 Referandum sonrasına ilişkin birkaç söz …
-
15.04.2017 ‘16 Nisan Bayram Olsun’ diye …
-
27.03.2017 ‘Kıdemli’ hemşehrilerimiz için daha daha neler neler yapabiliriz?
-
25.03.2017 Dursun Girgin’in sesini ne zaman duyacağız?
-
23.03.2017 Bir ‘yer’ bulamayacak mıyız Milas Kan Merkezi için?
-
14.03.2017 ‘Milas Fuar ve Kongre Merkezi’
-
11.03.2017 Ayhan Çıkın’a “veda”!
-
01.03.2017 “Daha başka ne/neler yapabilirim?”
-
22.02.2017 ‘Ortak akıl’ derken?
-
14.02.2017 ‘HAYIR’ deme hakkı!
-
06.02.2017 “Kimse yok mu?!..”
-
30.01.2017 ‘Doğrudan Demokratik Parlamenter Rejim’ için bir fırsat!
-
04.01.2017 Su gibiydi sözleri …
-
30.12.2016 2016’yı uğurlama ve 2017’yi karşılama niyetine ... “Milas’a doğalgaz neden gelmedi?”
-
06.12.2016 Nasıl yorumlayıp nerelere çeksek bilemedik?
-
25.11.2016 Zeytine ve Zeytin Dostlarına saygıyla …
-
17.11.2016 ‘Demokratik-Özerk Üniversite’!..
-
31.10.2016 ‘Bilen’ bilmiyorsa?
-
10.10.2016 Hacıapti’de OHÂL?!..*
-
03.10.2016 Sorular ... Sorular ...
-
05.09.2016 ‘Arıza Kayıt Servisi’ de arızalıysa!?
-
24.08.2016 İnadına düğün, inadına barış!
-
20.08.2016 Ceylanpınar’ı aydınlatmak!
-
09.08.2016 ‘Muhalefet etmek’ üzerine birkaç söz ...
-
05.08.2016 Siz affediyor musunuz?
-
29.07.2016 ‘Yüzleşmek’ şart!
-
21.07.2016 ‘Ortaklaştırıcı’ siyasi hamleler şart!
-
13.07.2016 ‘Yelki’ diye bir yerde ...
-
24.06.2016 “Ben nereye park ettim”!?...
-
20.06.2016 Teşekkürler ...
-
13.06.2016 Yolumuz ve yumruğumuz ...
-
06.05.2016 Geçmiş zaman resimleri ...
-
04.05.2016 “Beçin Kalesi yanındaki arazi”ye mi?
-
28.04.2016 Yazılacak onca konu varken ...
-
23.04.2016 Devrimler bayramlarımdır benim!
-
20.04.2016 Babek Zencani’nin “komisyon verdiği kişiler”in kimler olduğuyla ilgilenen var mı?
-
07.04.2016 ‘Panama Belgeleri’ni merak ediyor musunuz? Yoksa, bu konuyla da ilgilenmiyor musunuz?
-
25.03.2016 Zarrab’ın yaptıkları sizi ilgilendiriyor mu?
-
18.03.2016 Becerebilirseniz, ‘istifa’yı düşünsenize bir de!..
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.