• 02 October 2018, Tuesday 19:09
A.KemalKaşkar

A.Kemal Kaşkar

'Hedef az sayfalı az okunan gazeteler midir?'

Gazeteler epeydir, başta kağıt olmak üzere girdilerde yaşanan çok büyük artışlar yüzünden sallanıp dururlar.

Meslek ahlakını elden bırakmamak kaydıyla, (bıçak sırtında!) düşmemek için yapmadığımız şey -bilinen deyimimizle- “atmadığımız takla” kalmadı.

Ve birdenbire Basın İlan Kurumu (BİK) tarafından ‘müthiş’ bir “çare” üretildi: Gazetelerin zorunlu yüzölçümleri azaltıldı. Böylece gazetelere “ebatlarını küçültüp sayfa sayılarını azaltabilme olanağı” sağlandı!?

Başka bir seçeneği olmayan, kalmayan, bırakılmayan sevgili gazeteler de, “denize düşenin ne bulursa sarılması” anlamında bu “çare”ye sarıldılar, çaresiz!

Biraz ayrıntı:

Karara göre, alt vasıflı gazeteler için 0,75 metrekare olan asgari yüzölçümü 0,60 metrekare, vasıflı gazeteler için 1,12 metrekare olan asgari yüzölçümü 0,90 metrekare, İstanbul, Ankara ve İzmir dışındaki Kurum Şubesi bulunan yerlerdeki gazeteler için 1,50 metrekare olan asgari yüzölçümü 1,12 metrekare, İstanbul, Ankara ve İzmir’de yayınlanan gazeteler için 2,25 metrekare olan asgari yüzölçümü ise 1,50 metrekare olabilecekmiş.

Bağlı olarak, normal gazete ebadına göre İstanbul, Ankara ve İzmir’de 12 sayfa olan asgari yüzölçümü 8 sayfa, Kurum Şubesi bulunan diğer yerlerde ise 8 sayfa olan asgari yüzölçümü 6 sayfa olarak belirlenmiş …

Bu arada, gazetelerin zorunlu asgari satış rakamlarında da % 20 indirime gidilmiş ...

(Daha fazla ayrıntıya girmeden geçiyorum. Zaten yazıyı da fazla uzatmamam gerekiyor. Öyle ya, gazetelerin sayfa sayılarını azalttığı bu koşullarda ‘kısa yazmak’ gerekir. Ötesi, ‘zorunlu asgari satış’ rakamları da düşürüldüğüne göre, giderek “zaten okuyan da yok” deyip, pekala ‘yazı da yazılmasa olur’ diye düşünülebilir ...)

Oysa ki, başta ‘yerel gazeteler’ olmak üzere basın-yayın organlarının ‘bağımsız bir güç’ olarak etkisini artıracak gerçek çareler üretilmesi, sevgili demokrasimizin akıbeti bakımından tayin edici değerdedir ...

Mahalle muhtarından başlayıp yerel yönetimlere, Kent Konseylerinde Mahalle, Kadın, Gençlik, Çocuk, Engelliler, Kıdemliler gibi gibi birçok Yerel Meclis ve ayrıca günlük yaşamımızda ihtiyaç duyduğumuz her konuda oluşturulabilecek Çalışma Gruplarından sevgili milletvekillerimize kadar her yönetişim adımında katılımcı demokratik modelin oluşturulmasına, geliştirilmesine (en az ‘milli birlik ve beraberlik’ kadar) her zamankinden daha çok ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde, başta ‘yerel gazeteler’ olmak üzere sevgili basın-yayın dünyamızın olmazsa olmaz önemine dikkat çekmek istiyorum. (‘İktidardan bağımsız basın’ faaliyetlerinin ‘iktidara karşı teröristlik’ olarak gösterilip görülmeyeceği bir Türkiye özlemi eşliğinde …)

Kabul etmek gerekir ki, gazete-dergilerin dijital dünyaya geçişleri sürecinde kağıtla-mürekkeple dansı giderek ‘gösteri niteliği’ kazanacak ve nihayetinde bitecek gibi görünmektedir. Ancak bıçak sırtındaki bu gidişatın, ‘basının gücü’nün azalması-azaltılması çıkmazına sokulmamasına dikkat ve özen göstermek gerekir.

Epeycedir köşesine uğramamış bir yurttaşınız olarak bu vesileyle durumu siz sevgili okur-yazarlarımla dertleşmek istedim … Başta haberler olmak üzere diğer yazılara da yer bırakma sorumluluğu ile şimdilik noktalıyorum ...

 

 


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık