• 10 January 2018, Wednesday 20:42
A.KemalKaşkar

A.Kemal Kaşkar

‘Hatıra Fotoğrafları’

anı/yorum A. Kemal KAŞKAR

İnsan, yaşamı boyunca, kendisini iyi ya da kötü etkileyen, az ya da çok yönlendiren kişiler, olaylar içinde yürür gelir. Tüm o kişileri ve olup biten, olagiden her şeyleri zaman zaman ‘yaşam’ diye özetleyebiliyoruz.

Zaten, “yaşadım” dediğiniz, yürüyüp geldiğimiz yol(lar)da bize yoldaşlık, arkadaşlık, omuzdaşlık, sırdaşlık, çağdaşlık edenler her kimlerse tümünü taşır gelir.

İçinde olalım olmayalım, tanık olalım olmayalım dünyanın olaylarıyla yoğurulur, yoruluruz.

Ve zaman zaman onların içinden bazılarıyla ve bazı olaylar sırasında hatıra fotoğraflarımız da olur.

Çok azıyla … Çok büyük bir çoğunluğu ise, farkında olalım ya da olmayalım bizde kalır.

O yüzlerce kişi ve olay, bizim yüzlerimizi oluşturur. Başka türlüsü mümkün mü?

Şili’li Dünya Şairi Sevgili Pablo Neruda’nın “Şiir boşuna yazılmış olmayacak” demesi de bundan …

Ben bu derinliği çok daha genel bir anlam yükleyerek değerlendirmişimdir yaşamımda:

“Hiçbir şey boşuna değildir” … Hiçbir insanla boşu boşuna tanışılmaz, hiçbir olay boşuna yaşanmaz.

Beğenin beğenmeyin, isteyin istemeyin, kabul edin etmeyin ve buraya ne eklerseniz ekleyin böyledir bu.

Siz siz olduğunuz kadar yaşarsınız. Sizi siz yapan her kimler ya da her nelerse o kadarsınızdır. Elbette bu da size, eşiklerinize bağlıdır … Yaşamımızda o kadar çok eşik vardır ki: Sevgi, vefa, cesaret, dostluk, korku, nefret, saygı, düşmanlık, vicdan … Hepsi, evet hepsi birbiriyle ilişkili eşiklerimizdir … (Şuracıkta, eşiklerimizden bazılarının bazen olması gerekenden yüksek ya da alçak olması durumlarında ortaya çıkan duruma ‘eşeklik’ dendiğine de dikkat çekmek isterim …)

Pablo Neruda, ölümünden üç gün öncesine kadar yazmayı sürdürdüğü “Yaşadığımı itiraf ediyorum” adlı anılar kitabında, işte tam da bu nedenlerle “Benim hayatım, bütün hayatlardan oluşmuş bir hayattır; bir şair hayatıdır” demiştir …

Beni ben yapan kişilere, olaylara zaman zaman günlük yazışlarımda yer vermişimdir. Kimilerine çok şaşırtıcı gelse de, hiç olmadık kişiler ve olaylar da dahil, onların çokluğundan hep mutluluk duymuş, bunu belli de etmiş ve “Bu benim zenginliğimdir” demişimdir.

Bu yazışım, yine ‘aramızdan ayrılanlar’la ilgili … Münir Özkul’la, Aydın Boysan’la … Onlar ‘herkeslerin ünlüleri”nden … Bize kattıklarını bir düşünsenize … Gülümsemelerimizde, keyifli-keyifsiz hallerimizde hep onlardan bir şeyler taşımadık mı, daha da taşımayacak mıyız?...

Bir de, günlük yaşamlarımızın koşturmacası içinde bir şekilde dikkatimizi çeken, sonra sonra, sora sora yaşam öykülerini öğrendiğimiz kimi kişiler vardır ki, onların yeri bambaşkadır … Onlar ‘bize özel’dir. Onları diğerlerinden ayırmak için: “Özel Ünlü” diyebiliriz.

İşte onlardan birini daha yitirdim geçen hafta. Günlerden ‘Salı’ydı: 2 Ocak 2018 Salı ...

Salı günleri onun için önemliydi.

Önemliydi, çünkü özellikle Salı günleri ÖNDER’e uğrayıp iki gazete alır ve doğruca ‘Partisi’ne giderdi … Arasta Park içindeki CHP’ye …

O’nun hakkında sora sora öğrendiklerimden sadece birkaçı:

“12 Eylül döneminde partisine sahip çıktı … Partide nöbet tuttu … Partisine her bakımdan hizmet etti …” 

1928 Kısırlar doğumlu Hasan Duran’dan söz ediyorum.

CHP Milas İlçe Örgütü, ‘Hasan Amca’ için, çok güzel bir vefa örneği gösterdi. İlçe binası önünde bir uğurlama töreni düzenlendi.

Törende yaptığı konuşmada; Hasan amcanın son sözlerinden birinin, “Beni partime götürün” olduğunu da söyleyen CHP Milas İlçe Başkanı Suat Özcan, “Hasan amcamız iyi bir partilimizdi, iyi bir insandı. Onu tanıyanlar, partisine ne kadar bağlı olduğunu bilir. Yaşamının son zamanlarında bile partiye kendi gelir, gelemeyecek gibiyse, bizlerden kendisini partiye götürmemizi isterdi. Ölüm döşeğinde, “Beni partime götürün” dedi. Partisini karşılıksız seven çok iyi bir insanı kaybetmiş olmanın büyük üzüntüsü içindeyiz …” derken, Milas Belediye Başkanı Muhammet Tokat da şunları söyledi:

“… Salı günleri onun için çok özeldi. Her Salı Partisiyle, insanlarla buluşmak için can atardı. Kaderin cilvesi, O’nu bir Salı günü kaybettik … Son anına dek sevecenliğinden ve aşkından hiçbir şey kaybetmedi. Her şart altında kendisini buraya ulaştırmamızı isterdi. Bugün bu görevimizi son kez yerine getiriyoruz. Allah gani gani rahmet eylesin. O’nun bize yaptığı ‘büyüklüğü’ hiçbirimizin unutması mümkün değildir … Hepimizin başı sağolsun …”

Hasan Amcamız, tükenmez bir hatıra fotoğrafımız olarak yüzümüzde, gökyüzümüzde kalacak.

Ailesinin, yakınlarının, tüm sevenlerinin, Milas’ın başı sağolsun …

Anıları önünde saygıyla eğiliyorum …


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık