- Makaleyi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
- 11 April 2023, Tuesday 10:07
- 1230 kez okundu
Eğitim sistemimizi sınav merkezli yapmıştık. Uzun yıllardır sınav sisteminin karşısında durmaya çalışan birçok eğitimci var. Bunun üzerine çokça yazılıp konuşuldu. Sınavların ölçme değerlendirme amacıyla ortaya çıkıp bütün sistemin sadece ölçme üzerine kurulduğu bir yöne doğru evrildi sistemimiz.
Günümüzde geldiğimiz noktaya bir bakarsak; çocuklar okula başladığı andan itibaren bir sınav furyası ile –ama her sınav değil sadece çoktan seçmeli soruların olduğu sınav- karşı karşıya kaldı. Neredeyse okuma yazma sürecini bile çoktan seçmeli sınavlarla sürdürdüğümüz bir döneme geldik. Okula başlar ve kaynak kitap adı altında çoktan seçmeli soruların yer aldığı kitaplar çocukların önlerine geldi. Devlet okullarında hem maddi nedenler hem de yasal bazı sınırlamalar nedeniyle nispeten daha az kullanılabiliyor. Ancak özel okullarda devlet okullarında okutulması zorunlu olan kitaplar hiç kullanılmadan başka kitapların kullanılması çok yaygındır. Okulun parasını ödeyen veli de daha fazla kitap ve daha fazla ödev konusunda okulu bir kıskaca alır. Özel okul da varlığını sürdürmek için biz daha fazlasını yapıyoruz, paranızın hakkını veriyoruz mantığı ile yüklenir çocuğa. Burada kıskaca alınan çocuğun çocuk olmak gibi bir şansı yoktur.
Devlet okullarında da yasağın delindiği, öğretmenin belirlediği kaynak (!) kitabı zorunlu olarak velinin aldığı çok sayıda okul vardır. Belki arada şikayetler olur, soruşturmalar açılır. Ancak bir şey çıkar mı, hayır. Her şey kuralına uygun yapılır. Üstelik ne kadar çok kitap aldırılıyor ve ne kadar çok ödev veriliyorsa o okul ve öğretmen “iyi” olarak nitelendirilir.
Kaynak kitap nedir?
Ölçme niçin yapılır ve ölçmenin yolu sadece çoktan seçmeli sorular mıdır?
Çocukların ne bildiği ve neyi başardığı ile ilgilenmez ve ne kadar soruya doğru (!) yanıt verdiğine bakarız. Sınavları zorlaştırır, yapamayacağı soruları sormaya başlarız. Sorular çeşitlenir, konu ile uzaktan yakından ilgisi varsa da beceriyi hatta bilgiyi bile ölçmez. Çocuğun dikkatini, anlama becerisini, hızını vs işin içine katar ve gerçek anlamının dışına çıkar ölçme işlemi.
Giderek özellikle de kademeler arası geçişlerde kullanılan sınavlarda öğrenci başarıları düşüş göstermiş, hatta hiç soru yapamayan öğrencilerin olduğu görülmüştür. Amacı ölçme ve değerlendirme olan sınavlarda değişiklikler yapılma yoluna gidilmiştir. Soru tiplerinin yanlış olduğu gibi mazeretlerle sorularda değişiklik yapılarak aynı tür sınavlar devam etmiştir. Dahası sınavın adını değiştirerek bile başarının sağlanacağı düşünülmüştür.
Bir ölçmenin amacına ulaşması için ölçme sonuçlarının doğru değerlendirilmesi gerekir. Öğretim yöntemlerinin, kullanılan materyallerin, ortamın, öğrenci farklılıklarının dikkate alınmamasının hiç üzerinde durulmamıştır. Kimse eşeği sağlam kazığa bağlamadığımızı düşünmemiştir. Ya da düşünmek işimize gelmemiştir.
Çocuklar nasıl öğrenir, öğrendiklerini nasıl kullanır dememişiz. Onlara öğrettiklerimizi bize aynen geri söylemeleri için nasıl sorsak demişiz.
En son geldiğimiz aşamada artık bir şey bildiklerini ispat etmelerine gerek yok demişiz. Sınavda zorlamayacağız çocukları çok kolay olacak demişiz. Öğretmen için de sınav yapıp aynı şeyi söylemedik mi?
Çocuklar neden okula gelsin?
Neden bir şeyler öğrenmeye, üretmeye çalışsın?
Neden düşünsün?
Neden yorsun kendini?
Okullarda neden disiplin olayları artmasın?
Toplumda medeniyetin göstergesi kurallar neden işlemesin?
Bir toplum neden yozlaşsın?
Bir sürü daha neden koyabilirim ama gerek yok. Sebebi görmeden sonucu değiştirmeye çalışmakla yol alınmaz. Asıl ölçmemiz gereken galiba çocukların ne bilmediği değil bizim neyi bilmediğimiz.
-
13.08.2024 BEDEN EĞİTİMİ VE OYUN
-
03.05.2024 YENİ PROGRAM ÜZERİNE
-
16.01.2024 DEVLET AKLI
-
05.01.2024 EĞİTİMDE VELİNİN YERİ
-
24.12.2023 ÖĞRETİM YÖNTEMİ 'SINAV'
-
22.12.2023 SUÇLU KİM?
-
02.05.2023 ÖDEV
-
27.03.2023 İLETİŞİM GÜRÜLTÜSÜ
-
01.03.2023 SARILACAK YARALAR
-
10.02.2023 BAŞARDIM, BAŞARILIYIM
-
13.01.2023 OKUMA ÖZGÜRLÜĞÜ
-
26.12.2022 ÖDÜL VE CEZA
-
06.12.2022 YENİ ÇAĞIN OKULU
-
30.11.2022 ÖZGÜRLEŞMEK Mİ KÖLE KALMAK MI?
-
23.11.2022 AMAÇ NE?
-
07.11.2022 Çocukların çığlıklarını duyun artık
-
17.10.2022 AKILLI TAHTALAR GERÇEKTEN AKILLI MI?
-
13.10.2022 ÇOCUKLAR VE SORUMLULUK
-
04.08.2022 UZMAN ÖĞRETMEN BAŞÖĞRETMEN
-
10.01.2022 EĞİTİM GÜNDEMİ
-
04.01.2022 Öğretmenlik Meslek Kanunu
-
07.12.2021 Şura Sonrasında Okul Öncesi Eğitimi
-
24.08.2021 OKULLARI AÇALIM
-
10.08.2021 Bakan Ziya, Öğretmen Ziya,
-
02.08.2021 Yangınlar, Yangınlar…
-
27.07.2021 DOĞADAN ALDIKLARIMIZI GERİ ALIR
-
10.06.2021 BİR SINAV SONRASI
-
21.05.2021 Okul ve Çocuklar 3
-
20.05.2021 Okul ve Çocuklar 2
-
19.05.2021 OKUL VE ÇOCUKLAR
-
13.04.2021 SALDIM ÇAYIRA
-
30.03.2021 EĞİTİMİ BİTİRDİK
-
26.01.2021 NELERİ TELAFİ ETMELİYİZ?
-
31.12.2020 KÖTÜLÜĞÜN ANATOMİSİ OLUR MU?
-
14.12.2020 ÖZEL EĞİTİM
-
24.11.2020 YENİ EĞİTİM ANLAYIŞI
-
29.09.2020 UZAKTAN EĞİTİMİN DİYETİ
-
21.09.2020 SALGINDA KAYIPLAR VE ADİL EĞİTİM
-
16.09.2020 BAŞIMIZA İCAT ÇIKARMA
-
14.09.2020 CORONADA BİRİNCİ SINIF OKUTMAK
-
29.05.2020 NASIL BİR NORMAL?
-
04.05.2020 SALGINDA ÖĞRETMEN
-
20.04.2020 Öğretmenliğin Ödülü
-
30.03.2020 UZAKTAN EĞİTİM
-
28.02.2020 Sınıf Tekrarı
-
30.01.2020 “GÖL 1938” İnanç ve Azmin Öyküsü
-
31.12.2019 DUYGU YİTİMİ
-
25.12.2019 ULUSAL DEĞERLER
-
17.12.2019 ÖZEL OKUL VE TÜKETİM TOPLUMU
-
04.12.2019 EĞİTİMİN ANA AKTÖRÜ ÖĞRETMEN
-
01.11.2019 KURULUŞ FELSEFESİ
-
02.09.2019 OKUL MÜDÜRÜ MÜ EĞİTİM LİDERİ Mİ?
-
26.08.2019 EĞİTİM BATAKLIĞI
-
20.08.2019 Sendikacılık
-
30.07.2019 Eleme Sistemi
-
22.07.2019 Tersine Taşımalı Eğitim
-
15.07.2019 Kalkınma Planında Eğitim
-
06.07.2019 Eğitimin Yönetimi
-
03.05.2019 Yine Kadınlar Yine Çocuklar
-
22.02.2019 Toplumsal Cinsiyet Eşitliği
-
06.02.2019 Eğitim ve Değerler
-
21.01.2019 Küçük yaşta evlilik olmaz
-
11.01.2019 Şiddet ‘domino taşı’ gibidir
-
09.01.2019 Toplumsal yara: Şiddet
-
02.01.2019 Bu ülkede ‘Kadın’ olmak …
-
25.12.2018 Lider Öğretmen
-
17.12.2018 Değişim Öğretmenle başlar
-
30.11.2018 Öğretmenliği öğrenmek
-
20.11.2018 Okullar ve Kurumsallık
-
30.10.2018 Mesele ‘ders saatleri’ mi?
-
19.10.2018 Süresiz Nafaka
-
14.09.2018 TECAVÜZ
-
08.08.2018 Eşitlik mi Adalet mi?
-
24.07.2018 Gelişmiş ailelerin az gelişmiş çocukları!
-
05.07.2018 İstismar
-
02.06.2018 Eğitim ve Seçim / 2
-
26.05.2018 Eğitim Sistemi ve Seçim
-
23.05.2018 Sevgi
-
08.05.2018 Zorbalık
-
01.05.2018 ‘Ensest’in resmî hali …
-
14.04.2018 ‘Öğretmeni Değerlendirmek’
-
28.03.2018 “Öğretmenlere şiddeti durdurun” demek yeter mi?
-
21.03.2018 Karar verme özgürlüğü
-
09.03.2018 ‘Kadınlar Günü’
-
27.02.2018 Ne Yap(ma)malı …
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.