- Makaleyi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
- 22 December 2023, Friday 21:54
- 651 kez okundu
Okullarda telefonların yasaklanması ile başlayan bir tartışma var. Herkesin fikir beyan ettiği bir konu; çocuklarda görülen farklı davranışların sebebinin telefon olarak görülmesidir. Konu ile ilgili uzmanların görüşleri her zaman değerlidir ve dikkate alınmalıdır. Ancak konu ile ilgili herkesin kendi yorumunu yapması da ortalıkta bir bilgi kirliliği oluşturabilmektedir. Ben de konu ile ilgili bazı yorumlar yaparak biraz kirliliğe sebep olacak, biraz da sislerin dağılmasına önayak olacağım.
Çocukların ekran bağımlılığı nedeniyle dikkat sürelerinin kısaldığını birçok uzman belirtmektedir. Ayrıca öğretmenler olarak da bunun canlı şahitleriyiz. Çocukların uzun dikkat gerektiren işlerden kaçınması, çabuk sıkılması, hızlı bir tüketim içinde olmaları artık çok sık şahit olduğumuz şeyler. Ben buna “fast-food” yaşama diyorum. Hızlı ye, hızlı doy, hızlı acık.
Çocuklar, bebeklik döneminden itibaren uzun süreli ekrana bağımlı kalıyorlar. Sanal dünya çok zengin ve çok fazla seçenek sunuyor. Erişim kolay olduğu için de çok tercih ediliyor. Aileler ise teknolojiyi çocuklar için bedava bir bakıcı olarak görüyor ve sınırsızca kullanmaktan korkmuyorlar.
Küçücük çocukların eline verilen bu araçlarla çocuklarının çocukluklarını çaldıklarını bilseler, hatta bu durumun bir istismar olduğunun farkına varsalar bunu yapmaya devam ederler miydi?
Bir hastane koridorunda sıra bekleyen ebeveynin yanında çocuk, eline verilen bir telefonla susturuluyor(!). Etrafı rahatsız etmesin yeter.
Misafir geldiğinde çocuk, eline verilen telefonla susturuluyor(!). Kimseyi rahatsız etmesin yeter.
Kafede oturan ebeveynler rahatça kahvesini içecek. O sırada çocuk eline verilen telefonla susturuluyor(!).Kimseyi rahatsız etmesin yeter.
Bu örnekler o kadar çok ki, artık herhangi bir yerde elinde telefonla oynamayan, etrafta insanlarla konuşan, onları seyreden bir çocuk gördüğümüzde şaşırır olacağız.
Çocuklar taklit ederek öğrenir, büyür. Bu teknolojik aletler yaşamımıza girmeden önce çocuklar nasıl zaman geçiriyordu? Büyükler sohbet ederken onları rahatsız mı ediyordu, yoksa nasıl sohbet ettiklerini görerek bunu öğreniyor muydu?
Misafir geldiğinde çocuk susturuluyor muydu yoksa kah şımararak, kah onlarla sohbet ederek, kah onları dinleyerek insan ilişkilerini mi öğreniyordu?
Çocuklarımızı evdeki yaşama ortak etmek, onlara yapabilecekleri sorumluluklar vermek, günlük yaşamın rutinlerinde gözlem yapma şansı vermek yerine sanal ortamlarda hapsolmalarını sağladık. Çocuklarımızın etrafı ve bizi rahatsız etmemesi için onları sanal hapishanelere hapsettik. Fiziken yanımızdalar, kimseyi de rahatsız etmiyorlar, öyleyse güvendeler dedik. Onları çok büyük bir tehlikenin içine attığımızı hiç fark etmedik.
Sonra, başladık çocuklarımıza terapi yapacak kişileri aramaya. İnsan içine çıkmayan, iletişim kuramayan, kendi dünyasında yaşayan, sorumsuz çocuklarımızı nasıl normale döndüreceğimizi düşünüp duruyoruz ama o tren kaçtı bilesiniz. Her şeyin zamanı vardır ve bazı şeylerin telafisi yoktur.
Çocuk yetiştirmek önemli bir iştir. Aile için de toplum için de çok önemlidir. Ancak en önemsiz iş gibi görülür. Kimse anne baba olmadan, bu işin nasıl yapılacağını öğrenmemiştir. Hatta anne baba olduktan sonra bile el yordamı ile öğrenir, bir yol göstericisi yoktur. Bu kadar önemli bir konuda ailelere yol gösterici birilerinin mutlaka olması gerekir. Geleceğini düşünen toplumlar bu konuda ciddi kararlar alır ve uygular. Toplumun en değerli üyeleri çocuklardır.
Şimdi desem ki atın çöpe telefonları, tabletleri. Onlarsız yaşamayı kimse düşünmez. Ama bir sorundan bahsederken hemen bu aletleri suçlamayı da ihmal etmez. Suçlu olan o teknolojik aletler mi, onları gereği gibi kullanmasını bilmeyen insan mı?
-
13.08.2024 BEDEN EĞİTİMİ VE OYUN
-
03.05.2024 YENİ PROGRAM ÜZERİNE
-
16.01.2024 DEVLET AKLI
-
05.01.2024 EĞİTİMDE VELİNİN YERİ
-
24.12.2023 ÖĞRETİM YÖNTEMİ 'SINAV'
-
02.05.2023 ÖDEV
-
11.04.2023 SINAVLAR NEDEN?
-
27.03.2023 İLETİŞİM GÜRÜLTÜSÜ
-
01.03.2023 SARILACAK YARALAR
-
10.02.2023 BAŞARDIM, BAŞARILIYIM
-
13.01.2023 OKUMA ÖZGÜRLÜĞÜ
-
26.12.2022 ÖDÜL VE CEZA
-
06.12.2022 YENİ ÇAĞIN OKULU
-
30.11.2022 ÖZGÜRLEŞMEK Mİ KÖLE KALMAK MI?
-
23.11.2022 AMAÇ NE?
-
07.11.2022 Çocukların çığlıklarını duyun artık
-
17.10.2022 AKILLI TAHTALAR GERÇEKTEN AKILLI MI?
-
13.10.2022 ÇOCUKLAR VE SORUMLULUK
-
04.08.2022 UZMAN ÖĞRETMEN BAŞÖĞRETMEN
-
10.01.2022 EĞİTİM GÜNDEMİ
-
04.01.2022 Öğretmenlik Meslek Kanunu
-
07.12.2021 Şura Sonrasında Okul Öncesi Eğitimi
-
24.08.2021 OKULLARI AÇALIM
-
10.08.2021 Bakan Ziya, Öğretmen Ziya,
-
02.08.2021 Yangınlar, Yangınlar…
-
27.07.2021 DOĞADAN ALDIKLARIMIZI GERİ ALIR
-
10.06.2021 BİR SINAV SONRASI
-
21.05.2021 Okul ve Çocuklar 3
-
20.05.2021 Okul ve Çocuklar 2
-
19.05.2021 OKUL VE ÇOCUKLAR
-
13.04.2021 SALDIM ÇAYIRA
-
30.03.2021 EĞİTİMİ BİTİRDİK
-
26.01.2021 NELERİ TELAFİ ETMELİYİZ?
-
31.12.2020 KÖTÜLÜĞÜN ANATOMİSİ OLUR MU?
-
14.12.2020 ÖZEL EĞİTİM
-
24.11.2020 YENİ EĞİTİM ANLAYIŞI
-
29.09.2020 UZAKTAN EĞİTİMİN DİYETİ
-
21.09.2020 SALGINDA KAYIPLAR VE ADİL EĞİTİM
-
16.09.2020 BAŞIMIZA İCAT ÇIKARMA
-
14.09.2020 CORONADA BİRİNCİ SINIF OKUTMAK
-
29.05.2020 NASIL BİR NORMAL?
-
04.05.2020 SALGINDA ÖĞRETMEN
-
20.04.2020 Öğretmenliğin Ödülü
-
30.03.2020 UZAKTAN EĞİTİM
-
28.02.2020 Sınıf Tekrarı
-
30.01.2020 “GÖL 1938” İnanç ve Azmin Öyküsü
-
31.12.2019 DUYGU YİTİMİ
-
25.12.2019 ULUSAL DEĞERLER
-
17.12.2019 ÖZEL OKUL VE TÜKETİM TOPLUMU
-
04.12.2019 EĞİTİMİN ANA AKTÖRÜ ÖĞRETMEN
-
01.11.2019 KURULUŞ FELSEFESİ
-
02.09.2019 OKUL MÜDÜRÜ MÜ EĞİTİM LİDERİ Mİ?
-
26.08.2019 EĞİTİM BATAKLIĞI
-
20.08.2019 Sendikacılık
-
30.07.2019 Eleme Sistemi
-
22.07.2019 Tersine Taşımalı Eğitim
-
15.07.2019 Kalkınma Planında Eğitim
-
06.07.2019 Eğitimin Yönetimi
-
03.05.2019 Yine Kadınlar Yine Çocuklar
-
22.02.2019 Toplumsal Cinsiyet Eşitliği
-
06.02.2019 Eğitim ve Değerler
-
21.01.2019 Küçük yaşta evlilik olmaz
-
11.01.2019 Şiddet ‘domino taşı’ gibidir
-
09.01.2019 Toplumsal yara: Şiddet
-
02.01.2019 Bu ülkede ‘Kadın’ olmak …
-
25.12.2018 Lider Öğretmen
-
17.12.2018 Değişim Öğretmenle başlar
-
30.11.2018 Öğretmenliği öğrenmek
-
20.11.2018 Okullar ve Kurumsallık
-
30.10.2018 Mesele ‘ders saatleri’ mi?
-
19.10.2018 Süresiz Nafaka
-
14.09.2018 TECAVÜZ
-
08.08.2018 Eşitlik mi Adalet mi?
-
24.07.2018 Gelişmiş ailelerin az gelişmiş çocukları!
-
05.07.2018 İstismar
-
02.06.2018 Eğitim ve Seçim / 2
-
26.05.2018 Eğitim Sistemi ve Seçim
-
23.05.2018 Sevgi
-
08.05.2018 Zorbalık
-
01.05.2018 ‘Ensest’in resmî hali …
-
14.04.2018 ‘Öğretmeni Değerlendirmek’
-
28.03.2018 “Öğretmenlere şiddeti durdurun” demek yeter mi?
-
21.03.2018 Karar verme özgürlüğü
-
09.03.2018 ‘Kadınlar Günü’
-
27.02.2018 Ne Yap(ma)malı …
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.