• 20 August 2019, Tuesday 9:24
İlkayKumtepe

İlkay Kumtepe

Sendikacılık

Sokak kavgalarını bilirsiniz. Çoğu kez bir ağız dalaşı ile başlar. Sonra da yumruklar vs.

Konumuz sokak kavgası değil ama nedense aklıma takıldı. İki kişi kavga ederken araya girenler olur. Bazen kimin kimden taraf olduğu da anlaşılmaz. Kavgada taraf iseniz zaten kimin sizi niye tuttuğunu, niye vurduğunu anlamazsınız. Bütün gücünüzü ayakta kalmaya ve karşı tarafı yıkmaya odaklanmış olarak kullanırsınız. Bu arada yanınızda dostunuz olduğunu düşündüğünüz biri gelir, sizi korumaya çalışır gibi tutar. Siz o esnada sizi korumaya çalıştığını düşünürsünüz. Kötü bir şey yapmayasınız diye tutar sizi ama karşı taraftan da sıkı yumruklar yemiş olursunuz bu esnada. Hiç kötü niyet düşünmezsiniz, çünkü o sizin dostunuz. Sizi korumak istiyor ama karşı taraf çok amansız ve bu durumu fırsat bilip aradan sıkı yumruklarını geçiriyor suratınıza.

Kavgadan sonra bir ara sizi tutan kişi ile kavga ettiğiniz kişinin samimi konuşması gözünüze ilişiyor. Öğreniyorsunuz ki sizi korumak için tutmamış. Koruyormuş gibi tutmuş ve daha iyi dayak yemenizi sağlamış. Afallamış bir halde bu olaydan sadece ders çıkarmak düşer size.

Şimdi bunu neden anlattığıma gelelim.

Bir işçi sendikası başkanının, açık unuttuğu mikrofonundan söylediği sözler bana bu metaforu hatırlattı. Bu durumda yapılacak şey bellidir. Metafora dönersek, o kişi ile dost olmak değil merhabanızı bile kesmeniz en doğrusudur.

Öyleyse açık unuttuğu mikrofondan sarf ettiği sözlerden sonra o kişi bulunduğu makamı işgal etmeye devam edecek/etmeli midir?

Bu duruma en önce bağımsız olduğunu söyleyen bütün sendikalar itiraz etmelidir. Daha sonra da siyasi partiler.

Kavgada dayağı yiyen sendika üyeleri hepsinden önce tepki göstermelidir. Üyeler bu duruma sessiz kalıyorsa ülkede sendikacılıktan bahsetmeye gerek yok.

Sendikalar üyelerinin hak ve çıkarları için vardır. Yöneticileri de bu amaca hizmet için o koltuktadır. Bunu üye de yönetici de bilmelidir, uygulamalıdır. Sendikacılık siyasi ilişkilerin içine girdiği zaman, herhangi bir partinin arka bahçesi konumuna düştüğü an bağımsız sendikacılıktan bahsedilemez. Hatta sendikacılıktan da bahsedilemez.


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık