- Makaleyi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
- 31 October 2025, Friday 10:45
- 585 kez okundu
Eğitim gündeminden hiç düşmeyen bir konu; veli katılımı.
Bu konuda yapılmış akademik çalışmalar var. Genel olarak kabul gören düşünceye göre veli katılımı çocuğun okul başarısını arttırıyor şeklindedir. Bu yazımda veli katılımının nasıl olması gerektiğini tartışmak istiyorum.
Sosyal sınıflar, çevre her alanda olduğu gibi eğitimde de etkin bir belirleyicidir. Doğduğun yer kaderindir denir ama kaderin olmasa bile seçeneklerinin belirleyicisidir. Aynı yaş grubunda farklı sosyo kültürel alanda yetişen iki çocuğun karşılarına çıkan seçenekler ve seçimleri üzerine gidebileceği yollar birbirinden çok farklıdır.
Bazı bölgelerde aile eğitimin içine o kadar girmiştir ki artık veliyi okuldan uzak tutmak gerektiğini savunan eğitimciler olur. Çünkü buradaki veliler eğitime katılmıyor doğrudan eğitimi yönlendirmeye çalışan, öğretmenden daha çok eğitimi bildiğini düşünen bireylerden oluşuyor. Öğretmenin her yaptığına karışan, sadece kendi çocuğunu önemseyen, her yapılan işi eleştiren veliler çocuğun eğitim yaşamına olumlu katkı yapabilir mi? Sadece eğitim yaşamına değil çocuğun bütün yaşamına müdahale içinde olan bu bireyler aslında iyi bir şey yapayım derken çocuklarının kendi gelişimlerinden haberdar olmadan büyümelerine neden olabilirler.
Bir yanda da çocuğu okula göndermenin yeterli olduğunu düşünen, onu okula kaydettirip bir daha ne oluyor acaba diye düşünmeyen velilerin olduğu bir sosyal grup var. Bunları da okula ve eğitime dahil etmek isteyen öğretmenler çeşitli etkinlik ve projelerle veliyi okula çekmeye çalışırlar. Veli katılımının ne kadar önemli olduğunu vurgulayarak onlarla birlikte çalışmaya gayret gösterirler. Bazen de o kadar abartılır ki bu durum artık çocuk yerine veliye ödev verilir. Bütün çalışmalar veliyle yapılır. Çocuk yine kendi yaşamının izleyicisi durumuna düşer.
Her iki örnekte de veli işin çok içinde olmaya başlar ve kendini eğitimin vazgeçilmesi olarak görür. Her işe karışma hakkını kendinde görür. Her iki durumda da doz aşımı zehirlenmesi vardır bence.
Madem öyle ne yapacağız sorusunu soralım kendimize. Veliyi okuldan uzaklaştırmadan, okulun içine de fazla sokmadan dozunda eğitimde nasıl tutabiliriz?
Eğitim aslında bir kültür işidir. Veliyi eğitime yeterince katmanın yolu eğitim kültürü oluşturmaktır.
Veli eğitimi olmadan çocukta verim elde edilir mi demeden önce hangi veli eğitiminden bahsettiğimize bakmalıyız. Eğitim aracılığı ile oluşturmak istediğimiz insan modeli ile eş anlayışta bir veli eğitimi gerçekleştirmeliyiz. Bu konuda yıllar öncesinden yaptığım bir önerim vardı. (Eğitim Mi Okul Mu kitabımda yazdığım) Aile eğitim danışmanı önerim vardı. Ailelerin bir kısmı eğitime dahil olmak isterken bunun nasıl olacağını bilmeyebilir. Bir kısmı da dahil olmak gerektiğinin farkında olmaz. Ancak biz bunu çocuk okula başladıktan sonra uygulamaya çalışır ve yeterince verim elde edemeyiz. Oysa benim söylediğim çocuk doğmadan, aile bir bebek beklerken ona sağlanacak bir danışmanlık hizmetidir. Çocuk eğitimi nasıl olmalıdır, doğduktan sonra çocuğun fiziksel gelişimi yanında zihinsel gelişimi nasıl desteklenmelidir sorularına yanıt bulacağı bir danışmanla çalışabilmelidir her aile.
Ülkemizde okuryazarlık oranı verilerine bakarsak mükemmel olmadığını görürüz. Kitap okuma oranları ise yerlerde sürünüyor. Böyle olunca da çocuk gelişimi ile ilgili ailelerin tek kaynağı çevresindeki kişiler oluyor. Bu kaynaklar birbirini yeterince besleyebilir mi? Zorunlu eğitim sonrasında hatta zorunlu eğitim çağında okul terkleri düşünüldüğünde bu zamana kadar çocuklarımızın gelecekte kuracakları aileler, yetiştirecekleri çocuklar ile ilgili bilgileri edinebiliyorlar mı?
Aile eğitiminden kastımız aileleri sürekli okulda tutmak, ödevleri takip ve kontrol görevi vermek, ders çalıştırmasını beklemek gibi öğrenme odaklı etkinliklerin ötesinde bir eğitim kültürü edindirmek amaçlı olmalıdır.
Tabi ki eğitim, okul ve aile işbirliği ile olursa en iyi sonuçları verir. Ancak işbirliğinin yönü ve boyutları önemlidir. Paydaşların rolleri karıştırılmamalı. Unutmayalım; destek olmakla görevini üstlenmek birbirinden farklı şeylerdir.
İLKAY KUMTEPE/28.10.2025
-
24.10.2025 SINIRSIZ ÇOCUKLAR
-
15.10.2025 ÇIK DIŞARI
-
10.10.2025 DEĞERLENDİRME
-
07.10.2025 OKULA BAŞLAMAK
-
10.01.2025 GÜVEN SORUNU
-
24.11.2024 24 KASIM
-
29.10.2024 CUMHURİYET NEDİR?
-
13.08.2024 BEDEN EĞİTİMİ VE OYUN
-
03.05.2024 YENİ PROGRAM ÜZERİNE
-
16.01.2024 DEVLET AKLI
-
05.01.2024 EĞİTİMDE VELİNİN YERİ
-
24.12.2023 ÖĞRETİM YÖNTEMİ 'SINAV'
-
22.12.2023 SUÇLU KİM?
-
02.05.2023 ÖDEV
-
11.04.2023 SINAVLAR NEDEN?
-
27.03.2023 İLETİŞİM GÜRÜLTÜSÜ
-
01.03.2023 SARILACAK YARALAR
-
10.02.2023 BAŞARDIM, BAŞARILIYIM
-
13.01.2023 OKUMA ÖZGÜRLÜĞÜ
-
26.12.2022 ÖDÜL VE CEZA
-
06.12.2022 YENİ ÇAĞIN OKULU
-
30.11.2022 ÖZGÜRLEŞMEK Mİ KÖLE KALMAK MI?
-
23.11.2022 AMAÇ NE?
-
07.11.2022 Çocukların çığlıklarını duyun artık
-
17.10.2022 AKILLI TAHTALAR GERÇEKTEN AKILLI MI?
-
13.10.2022 ÇOCUKLAR VE SORUMLULUK
-
04.08.2022 UZMAN ÖĞRETMEN BAŞÖĞRETMEN
-
10.01.2022 EĞİTİM GÜNDEMİ
-
04.01.2022 Öğretmenlik Meslek Kanunu
-
07.12.2021 Şura Sonrasında Okul Öncesi Eğitimi
-
24.08.2021 OKULLARI AÇALIM
-
10.08.2021 Bakan Ziya, Öğretmen Ziya,
-
02.08.2021 Yangınlar, Yangınlar…
-
27.07.2021 DOĞADAN ALDIKLARIMIZI GERİ ALIR
-
10.06.2021 BİR SINAV SONRASI
-
21.05.2021 Okul ve Çocuklar 3
-
20.05.2021 Okul ve Çocuklar 2
-
19.05.2021 OKUL VE ÇOCUKLAR
-
13.04.2021 SALDIM ÇAYIRA
-
30.03.2021 EĞİTİMİ BİTİRDİK
-
26.01.2021 NELERİ TELAFİ ETMELİYİZ?
-
31.12.2020 KÖTÜLÜĞÜN ANATOMİSİ OLUR MU?
-
14.12.2020 ÖZEL EĞİTİM
-
24.11.2020 YENİ EĞİTİM ANLAYIŞI
-
29.09.2020 UZAKTAN EĞİTİMİN DİYETİ
-
21.09.2020 SALGINDA KAYIPLAR VE ADİL EĞİTİM
-
16.09.2020 BAŞIMIZA İCAT ÇIKARMA
-
14.09.2020 CORONADA BİRİNCİ SINIF OKUTMAK
-
29.05.2020 NASIL BİR NORMAL?
-
04.05.2020 SALGINDA ÖĞRETMEN
-
20.04.2020 Öğretmenliğin Ödülü
-
30.03.2020 UZAKTAN EĞİTİM
-
28.02.2020 Sınıf Tekrarı
-
30.01.2020 “GÖL 1938” İnanç ve Azmin Öyküsü
-
31.12.2019 DUYGU YİTİMİ
-
25.12.2019 ULUSAL DEĞERLER
-
17.12.2019 ÖZEL OKUL VE TÜKETİM TOPLUMU
-
04.12.2019 EĞİTİMİN ANA AKTÖRÜ ÖĞRETMEN
-
01.11.2019 KURULUŞ FELSEFESİ
-
02.09.2019 OKUL MÜDÜRÜ MÜ EĞİTİM LİDERİ Mİ?
-
26.08.2019 EĞİTİM BATAKLIĞI
-
20.08.2019 Sendikacılık
-
30.07.2019 Eleme Sistemi
-
22.07.2019 Tersine Taşımalı Eğitim
-
15.07.2019 Kalkınma Planında Eğitim
-
06.07.2019 Eğitimin Yönetimi
-
03.05.2019 Yine Kadınlar Yine Çocuklar
-
22.02.2019 Toplumsal Cinsiyet Eşitliği
-
06.02.2019 Eğitim ve Değerler
-
21.01.2019 Küçük yaşta evlilik olmaz
-
11.01.2019 Şiddet ‘domino taşı’ gibidir
-
09.01.2019 Toplumsal yara: Şiddet
-
02.01.2019 Bu ülkede ‘Kadın’ olmak …
-
25.12.2018 Lider Öğretmen
-
17.12.2018 Değişim Öğretmenle başlar
-
30.11.2018 Öğretmenliği öğrenmek
-
20.11.2018 Okullar ve Kurumsallık
-
30.10.2018 Mesele ‘ders saatleri’ mi?
-
19.10.2018 Süresiz Nafaka
-
14.09.2018 TECAVÜZ
-
08.08.2018 Eşitlik mi Adalet mi?
-
24.07.2018 Gelişmiş ailelerin az gelişmiş çocukları!
-
05.07.2018 İstismar
-
02.06.2018 Eğitim ve Seçim / 2
-
26.05.2018 Eğitim Sistemi ve Seçim
-
23.05.2018 Sevgi
-
08.05.2018 Zorbalık
-
01.05.2018 ‘Ensest’in resmî hali …
-
14.04.2018 ‘Öğretmeni Değerlendirmek’
-
28.03.2018 “Öğretmenlere şiddeti durdurun” demek yeter mi?
-
21.03.2018 Karar verme özgürlüğü
-
09.03.2018 ‘Kadınlar Günü’
-
27.02.2018 Ne Yap(ma)malı …



Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.