Mehmet Sarı

Mehmet SARI - Emekli İlköğretim Müfettişi

CHP demokrasi için hamle yaptı ve başardı. Bu hamleyle İYİ Parti’nin seçime girememe ihtimali yok edilmiş oldu. CHP’den 15 milletvekilinin büyük fedakârlık yaparak İYİ Parti’ye geçmesi olayı dünya ölçeğinde pek, hatta hiç görülmeyen bir hareket olarak siyaset tarihine geçti.

Bu doğru adımın atılmasında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun büyük önderliği ve payı olmuştur. Böylece İYİ Parti seçime doğrudan girebilme hakkını kazanmıştır.

İşte buna katkıda bulunan CHP büyük övgü topluyor. Siyaset sahnesinde haklı olarak ‘demokrasi kahramanı’ olarak kabul ediliyor.

‘Adalet Yürüyüşü’ de çok doğruydu ve takdir topladı.

Bu 24 Haziran’da milletvekilleri seçimleriyle birlikte Cumhurbaşkanı seçimi de olacak. Muhalefetteki partiler sandık güvenliği ittifakı yapıyorlar. Ayrıca muhalif partiler Reis-i Cumhur için seçimde her parti kendi adayını göstererek seçime katılıyor.

Muhalif partiler birinci seçim sonucunda kendi aralarında en çok oy alan adaya oyunu vererek Reis-i Cumhur seçimini kazanmaya çalışacaklarmış.

Ama OHAL yasasının hükmü daha devam ettiriliyor. Bu yasanın Fetö’ye ve PKK’ya karşı kullanılacağı söyleniyordu. Ama başka işlerde kullanılmaya başlanmıştır.

Bu OHAL’in, iktidarın oyuncağı olduğu, bu yüzden de haklı olarak, bu seçimin tam demokrat ve adil olamayacağı söyleniyor.

Bir de, iktidar tarafı televizyon ve gazetelerin çoğunu kendine bağlamış ve kendi propagandasını yaptırıyor, yapıyor. Muhalefet partilerinin haberlerine, demeçlerine yer veren üç - dört televizyon kanalı, birkaç da gazete ancak var. Bir de iktidarın elinde devlet imkân ve olanakları var.

Kaymakam ve Valiler başta olmak üzere devlet kurumları iktidara çalışıyor.

Ayrıca hukuk - Adalet de tarafsız değil ülkemizde.

Ülkemde demokrasi tam değil. Ayrıca her şey açık seçik olamıyor. Belirsizlikler, bulanıklıklar hep çok …

Yine, ülkemin ekonomik zorluklar içinde olduğunu iktidardaki ilgili bakan söylüyor.

Ulusal kanalda eski bakan Yaşar Okuyan, ekonominin durumunu çok kötü olduğunu, ülkenin borcunun çoğaldığını, işsizlerin ve yoksulların ülkede sayısal olarak arttığını, üretimin gerilediğini, suçluların her geçen gün artmakta olduğunu, hapishanelerde yer kalmadığından artık suçluları alamaz olduğunu belirtiyor.

Ekonominin kötü durumda olmasından dolayı bu şartlarda seçimden sonra emekli maaşlarının alım gücünün % 15 gerileyeceğini, memur maaşlarının ise % 10 eksileceğini, vergilerin ve hayat pahallığının bugünlerdeki artışını daha da geçeceğini beyan ediyor Yaşar Okuyan televizyonda…

Et fiyatlarındaki çok yüksek artışlar nedeniyle bugünlerde pek çok vatandaşın et yiyemez olduğunu bildiriyor. Seçimde demokrasi taraftarları çok çalışmalı, kazanmalı.

Ülkedeki karanlık ve Atatürk’e verilen zararlar yok edilmelidir.

İktidar vaatlerinin hep aksini yaptı, ülke karanlığa gömüldü.

Başta eğitim bilim dışı bir yola girdi, eğitim dinselleştirildi. Eğitim yapboz tahtasına çevrildi. Ülkemizdeki eğitim uygulayıcı eğitimdi. Öyle olduğu halde, değişikliklerde hiç öğretmenlere sorulmamıştır.

Sonra, ülkede çok yerde öğretmen ihtiyacı varken, atama bekleyen çok öğretmen atanmıyor, bekletiliyor. Böyle durumdakilerin arasından intihar eden öğretmenler oldu ne üzücü ki ...

İktidarın Reis-i Cumhur adayı seçilmezse, ayrıca milletvekili seçiminde muhaliflerin gerisinde kalırsa iktidar için işler kötüye gider.

Ülkemiz ekonomisine zarar veren etkenler arasında hesapsızlık, aşırı tüketicilik olduğu kadar PKK olayı da var. Bence bu PKK olayının yok edilmesinde, ülkemizde toprak reformu yaparak topraksız insanlarımıza toprak verilmesi bir ilaç etkisi gösterecektir.

Ağa toprağını sürerek ekmeğini kazanan insanımız tam doymuyor, yarı aç yaşıyor çünkü.

1960’lı yıllarda ağalığın kötülüğüne tanık olmuş kişiyim ben.

Toprağı olan ve ekmeğini yeterli kazanan hiç kimse vatana karşı silaha sarılmaz diye düşünüyorum.

Bunu Atatürk de düşünmüş ve ölümünden kısa bir süre önce İsmet İnönü’ye mektupla bildirmiş.

İsmet İnönü 1946 yılında toprak reformu kanununu çıkarmış ama partisindeki ağalar başkaldırıp Demokrat Parti’yi kurarak İnönü’ye engel olmuşlar ... Sonra da olaylar bugüne kadar büyümüş, yaralar kangren olmuş gelmiş … Hepsini demokrasi içinde, adaletle çözmek dileğiyle …