Mehmet Sarı

Ülkemizn insanlarının yüzde 80’I köylerde cahil ve ilkel yaşarken, onları cahillikten ve ilkel yaşamdan kurtaracak yol olan Köy Enstitülerini, yurdumun 21 yerinde üretimci iş eğitimi ile, köy çocuklarının fakir ve zeki olanlarını bu okullarda okutup öğretmen yapıp, köylere göndermişlerdir.

Böylece köylerin aydınlanması ve ekonomik kalkınması sağlanmaya aşlamıştı. Ama ne yazık ki ağalar ve gerici politikacılar, köylerimizin kurtuluşu olan Köy Enstitüleri’ni 1954’te kapattılar. Bugünkü tarikat, cemaat, şıhlar, akılcı ve son din olan İslamiyeti ülkenin insanlarına yanlış anlatıp, yanlış uygulatmaya başladılar.

Bugünkü politikacılar da laik eğitimin yerine ezberci ve dinselleştirilmiş eğitimi getirerek, araştırıcı, sorgulayıcı ve düşünceyi geliştiren laik eğitimi yok ettiler. Eğitimi yazboz tahtasına çevirdiler. Sonuçta ülkede, öğrencilerin başarısı, dünya öğrencileri başarısına göre en gerilere düşmüş oldu. Böylece ülkemizde bağnaz düşünce ve hurafeler yaygınlaştı.

Köy enstitüleri kapatılmasaydı, bugünlerde yaşadığımız ekonomki kriz ve pahalılık ile, işsizlik, yoksulluk da asla yaşanmazdı. Ayrıca, yaşadığımız seçimleri sanki savaşmış gibi uygulamaz, ülkemizde zıtlaşmalar asla bu günkü gibi olmazdı. Bilhassa her gıda ürününü dışarıdan bugünkü gibi pahalı almaya asla gitmezdik.

En önelisi demokrasi, adalet bugünkü kadar yok olmazdı. Halkımız geçim zorluğunu asla bugünkü gibi yaşamazdı, zora düşmezdi..

Tüm bu olanlar, halkın yeterli aydınlanmamasına, laik eğitimi bırakılmasına bağlı olmaktadır.

İşte bu olanların ilacı Köy Enstitülerinin kurucusu olan İsmail Hakkın Tonguç’un ölüm yıldönümü. O, Allah’ın rahmetine ulaşmıştır. Biz Köy Enstitülüler O’nu minnetle anar, hiç unutmayız. Gönlümüzde hep yaşatırız. Bizim kurtarıcımız O’dur. Allah ondan razı olsun..