• 25 June 2016, Saturday 3:51
MehmetSarı

Mehmet Sarı

Bodrum susuzluk yaşıyormuş ...

Mehmet SARI

Türkiyemizin turizmde dünyada iyi bilinen yerlerinden biri olan Bodrum, duyduğuma göre susuzluk yaşıyormuş ki, su hayat ve yeşillik kaynağıdır. Yani suyun noksan olduğu yerde belirttiğim yaşamın gereği olan şeyler olamaz, asla … Turizm de …

Bu susuzluk, yalnız turistler için de önemli değildir. Bilhassa Bodrum’u vatan yapmış ve yaşayan halk için büyük yaşam zorluğu demektir. Hatta bu zorluk; sanıyorum her geçen yılda kendini arttırarak gösterecektir, görebildiğim kadar. Buna çare bulunamazsa; güzel tarih ve turizm şehri bu önemini kaybedecektir, bu gidişle.

Çünkü yıllardır Bodrum’un bu ihtiyacı görülüyordu ama, özlü tedbir ileri süreni pek göremedim, hiç…

Milas ovasındaki yeraltı sularından, barajlarından medet beklenmiştir ama, bu girişimlerin yeterli olamayacağını yıllarca önce, Milas Önder gazetesindeki yazımda dile getirmiştim de…İlgili yazılarımda Bodrum’un su sorunu için şu öneriyi yaparak demiştim ki:

Bodrum ilçemiz gelecekte daha büyüyecek, her tarafı yerleşim alanlarıyla dolacaktır. Ama bu gelişimi durduracak olan; bir gün bu büyüyen şehre yetecek su bu gidişle, bu zamanki gibi, bu sıcağın artışında bulunmamasıdır.

İşte bugünlerde bu gerçek kendini gösteriyormuş Bodrum’da. Demek ki yıllarca önceki Milas Önder gazetesinde önerdiğim yapılsaydı bu susuzluk yaşanmazdı bence Bodrum’da.

‘Bu önerin ne?’ denirse, tekrar edeyim ki, Gökova körfezinin doğu ucunda Akyaka yerleşim yeri vardır. Bu beldenin dağlarının dibinden ve çok yerinden gür sular çıkmaktadır. Bu sular denize akmakta ve akan kanaldan tekneler insanları taşımakta ve gezdirmektedir. Bu akan suların etrafı sazlarla kaplanmış bulunmaktadır.

Bu kadar çok saz olması, dağın dibinden çok suların çıkmasındandır.

İşte bu sular kaynağından tutulur ve borularla Gökova körfezinin kıyıya yakın yerine döşenerek deniz dibinden bu bol su Bodrum’a getirilir. Böylece Bodrum daha susuzluk çekmez.

Bu önerimi Muğla milletvekillerine ve Bodrum yetkililerine sunuyorum. Artık gerçek su çözümü de budur bana göre.

Ayrıca bu suyun bir parçası ile Milas’ın Bağdamlar, Çiftlik’ten Beçin’e kadar köyleri sulu tarıma kavuşturulur ve üretim artışı sağlanabilir.

Ama kooperatifçilik teşvik edilmedikçe ve geliştirilmedikçe üretim yeterli değerlenemez, gelişemez. Bunu da yazayım.

Bunlar olunca da Milas baraj sularına dokunma da olmaz, Milas ovasında üretim artar ve Milas havasında da serinlik olur.

‘Serinlik’ deyince; Milas’ta serinliğin sağlanması için Sodra dağında hava kanalları açılarak Ege Denizi havasının Milas’a üfürülmesinin gerektiğine ilişkin bir düşüncem var. Bir de Akgedik Barajı suyundan yararlanılarak, Sodra dağında ağaçlandırma yeşillendirme çalışmaları yapılabilir ve Balavca deresi, Eskişehir’deki Porsuk çayının küçük bir örneği olarak yeniden yaratılabilir. Eğer yaratılırsa, Milas’ta sıcak azalır.

Yöneticileri göreve çağırıyorum böylece ...


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık