Mehmet Sarı

Mehmet SARI - Emekli İlköğretim Müfettişi

CHP’deki sıkıntının nedeni bence, CHP’de parti içi demokrasinin yeterli olmadığındandır. CHP’de ön seçim delegelerle yapılır. Delege de senin adamın, benim adamımdır. Ön seçim tüm partili üyelerin seçime katılmasıyla olmalıdır ki partide heyecan ve güven artsın.

Bu olmazsa yeterli demokrasi olur mu? Böyle işe demokrasi denir mi?

Demokrasi kültür, bilinç ve sorumluluk işidir. Bu da demokratik eğitim verilirse ve demokrasi yaşatılırsa, demokratik kültür kazanılmış olur.

Ülkemde bu yeterli olmadığı için, demokrasi tam olamıyor. Eleştiri olmayınca tam demokrasi olmaz. Eleştiri olmayan işte ve yerde gelişme olamayacağı fikri tam benimsenemiyor maalesef.

İşte bu durum yalnız CHP’de mi var. CHP’de bir ölçüde demokrasi var ama diğer birçok partilerde vaziyet çok daha kötü. Çünkü ülkemizde eğitim; sorgulayıcı, araştırıcı ve düşünceyi geliştirici değil.

Eğitim ezberci ve ilim dışı, ayrıca dinselleştirilmiş durumda daha çok.

Ne zaman eğitim sistemimiz, eğitim ilmine göre düzenlenirse, yani çocuklarımızın ilgi ve yeteneklerine göre yürütülürse, eğitim tam alınmış olur ve demokrasi de yeterli oluşur.

İşte, Köy Enstitüleri kapatılmasaydı, halk yeterli aydınlatılsaydı ve ekonomik bakımdan kalkınsaydı, demokrasimiz daha gelişmiş olurdu.

Ulusal ve kişisel çıkarı hangi yöndeyse ona göre oyunu kullanırdı. Ulusal olsun, kendisi olsun gerçek iyiliğe ulaşırdı. Böylece bağımsız ulus olunur ve özgür yaşama kavuşulurdu.

Ama bunun için başta her il ve ilçelerde Aile Okulları açılarak, anne-babalar o okullara gitmelidir ve ilk öğretmenler eğitimin temelini sağlam almış olsunlar ki sonra atılacak adımlar sağlam temel üzerine oturabilsin, yıkılmasın. Biatçı insanlar yetişmesin. Kişilikli, özgüvenli, sorumlu bireyler olarak oyunuzu vatanımızın ve kendimizin yararına verebilelim ki uygarlaşalım ve okul ve bilim yoluna tam girelim. İşte bu gibi konularda çok gerilerdeyiz!..

Her oy verecek kişi torba il oy vermesin. Eleştirisini de doğru ve faydalı yapsınlar ki partisi daha ileri gitsin ve iktidar olabilsin. Sonra, yöneticilerini seçerken ehil ve başarılı olanlarını bulabilsin. Ama çok seçim kaybedeni başında tutmasın ve değiştirebilsin.

Sonra milletvekilleri seçildikleri ilden olmalılar ki halk sorunlarını daha iyi anlatıp çözmesini sağlasın.

Partilerin yaygın hatası atamalarla, makamlara başarısız kişileri getiriyor olmasıdır. Böylece halkın sorunları tam çözülemiyor günümüzde. İyi projeler yapılamıyor ve halka sunulamıyor. Böylece halka ümit ve güven tam verilemiyor.

Başta parti içi demokrasi olmayınca ülkede demokrasi de yeterli olamıyor. Parlamentoda kavgalar, yumruklaşmalar ve eleştirilere hoşgörüsüzlük yaşanıyor. Karşı fikirlere saygı pek görülemiyor. O zaman ülke hayatında işsizlik, yoksulluk artıyor. Üretim azalıyor, fabrika yapılmıyor. Hep dışa bağımlı olunuyor. Samanı, kurbanlığı bile dışarıdan alıyoruz…

Üretmeyenin kalkınamayacağı tam bilenemiyor maalesef ...