- Makaleyi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
- 25 December 2025, Thursday 6:41
- 27 kez okundu
Yeni nesil ebeveynlerde rastladığımız bir korkudan bahsetmek isterim; travma korkusu.
Bu yeni nesil aile çocuklarını gerçekten önemsiyorlar. Bilinçli ebeveyn olmak için çok çaba gösteriyorlar. Ancak bazı şeyleri yanlış anlamış olabilirler mi düşünmeden edemiyoruz. Çünkü çocuklarını korumak isterken aslında onları bir fanus içinde tutmaya başlıyorlar.
Çocuklar toplumun bir üyesi ve aslında geleceğin toplumunu oluşturacak olan bireylerdir. Bu nedenle onların birey olma yolculuklarını desteklememiz gerekir. Bu süreçte çocuklarımızın etrafına bir koruma kalkanı örebileceğimiz ve onları kendi istediğimiz şekilde şekillendirebileceğimiz yanılgısına düşmemeliyiz. Böyle bir yanılgıyla hareket edersek çocuklarımızın kişilik gelişimlerine olumsuz müdahalede bulunduğumuz gibi gelecekte birey olarak sağlıklı karar verebilmelerine de engel oluruz.
Çok küçük yaştan itibaren çocukların yaşıtları ile zaman geçirmelerini sağlamak gerekir. Ancak bu zaman içerisinde çocuklarımıza müdahale etmeden uzaktan kontrol etmek gerekir. Akranları ile sorunlar yaşamaması için çabalamak yerine sorunlar yaşamasını ve bunları kendinin çözmeye çalışmasını desteklemeliyiz. Birçok ebeveyn çocuklarının akranları ile yaşadığı olaylara müdahale eder. Çoğunlukla da kayırmaya çalışır. Bebeklik dönemini geçersek okul öncesi ve ilkokul döneminde de bu kayırma ve karışma durumu devam eder.
Çocuğumuzun desteklenmesi, korunması gereken çok önemli olaylar olabilir. Elbette ki bu durumlarda desteğimizi esirgememeliyiz. Ancak bu durumlarda bile çocuğun yerine karar vererek olayları şekillendirmeye çalışmaktan kaçınmalıyız. Burada çocuğun akranları ile ilgili karşılaştığı her sorunu size şikayet etmesine engel olmamız gerekir. Bütün gün yaşıtları ile olan ve aileden ayrı kalan çocuklar ilgi toplamak için bile yaşadıkları olayları çok farklı anlatabilir. Böyle durumlarda onların yerine olaylara müdahale etmek yerine hangi çözüm yollarını kullanabileceği konusunda fikirler verebiliriz. Çocuğumuz bunlardan birini denemeli, uygulamalı ve sonucuna göre akran ilişkilerini sürdürmelidir. Bu durumda çocuğumuz arkadaşlarından uzak kalabilir, kendini kötü hissedebilir, çözüm bulamayacak gibi düşünebilir ama bir süre sabırla çözüm bulmasını beklemek zorundayız. Çünkü aksi halde onun için çevresindeki bütün şartları şekillendirmeye çalışmış oluruz. Oysaki gerçek yaşamda etrafındaki bütün kişileri ve şartları kontrol edemeyiz. Yani onu fanusta yaşatmaya devam edemeyiz. Bu nedenle yaşayacağı bu deneyimler onun gelecekte toplum yaşamında, iş yaşamında, aile yaşamında doğru kararlar vermesini ve sağlıklı ilişkiler kurmasını sağlayacaktır.
Bütün bu söylediklerimiz ışığında çocuğun yaşadığı her sorunu onda travma yaratacak korkusu ile hareket etmemek gerekir. Sorunlar çözülmek için vardır ve çocuklar sorunlarını çözdükçe onların travma oluşturma etkisi yok olur. Olumsuz durumları abartmadan bunların olağan durumlar olduğunu ve doğru kararlarla bu sorunları çözebileceği hissini vermemiz gerekiyor. Travma oluşturacak korkusu ile çocuğun yaşamına sürekli müdahil olmak daha büyük bir travma oluşturabilir.
Olumsuz bir durum, herhangi bir sorun eğer çözüm üretilmezse travmaya dönüşür. Bu nedenle çocuklarımızın akranları ile bu tecrübeleri yaşaması, sorunlarını kendi yöntemleri ile çözmesi için ona fırsatlar tanımamız gerekir. Travma olacak korkusu korkularımızın travmasını oluşturur.
İLKAY KUMTEPE/22.12.2025
-
31.10.2025 EĞİTİMDE VELİ KATILIMI
-
24.10.2025 SINIRSIZ ÇOCUKLAR
-
15.10.2025 ÇIK DIŞARI
-
10.10.2025 DEĞERLENDİRME
-
07.10.2025 OKULA BAŞLAMAK
-
10.01.2025 GÜVEN SORUNU
-
24.11.2024 24 KASIM
-
29.10.2024 CUMHURİYET NEDİR?
-
13.08.2024 BEDEN EĞİTİMİ VE OYUN
-
03.05.2024 YENİ PROGRAM ÜZERİNE
-
16.01.2024 DEVLET AKLI
-
05.01.2024 EĞİTİMDE VELİNİN YERİ
-
24.12.2023 ÖĞRETİM YÖNTEMİ 'SINAV'
-
22.12.2023 SUÇLU KİM?
-
02.05.2023 ÖDEV
-
11.04.2023 SINAVLAR NEDEN?
-
27.03.2023 İLETİŞİM GÜRÜLTÜSÜ
-
01.03.2023 SARILACAK YARALAR
-
10.02.2023 BAŞARDIM, BAŞARILIYIM
-
13.01.2023 OKUMA ÖZGÜRLÜĞÜ
-
26.12.2022 ÖDÜL VE CEZA
-
06.12.2022 YENİ ÇAĞIN OKULU
-
30.11.2022 ÖZGÜRLEŞMEK Mİ KÖLE KALMAK MI?
-
23.11.2022 AMAÇ NE?
-
07.11.2022 Çocukların çığlıklarını duyun artık
-
17.10.2022 AKILLI TAHTALAR GERÇEKTEN AKILLI MI?
-
13.10.2022 ÇOCUKLAR VE SORUMLULUK
-
04.08.2022 UZMAN ÖĞRETMEN BAŞÖĞRETMEN
-
10.01.2022 EĞİTİM GÜNDEMİ
-
04.01.2022 Öğretmenlik Meslek Kanunu
-
07.12.2021 Şura Sonrasında Okul Öncesi Eğitimi
-
24.08.2021 OKULLARI AÇALIM
-
10.08.2021 Bakan Ziya, Öğretmen Ziya,
-
02.08.2021 Yangınlar, Yangınlar…
-
27.07.2021 DOĞADAN ALDIKLARIMIZI GERİ ALIR
-
10.06.2021 BİR SINAV SONRASI
-
21.05.2021 Okul ve Çocuklar 3
-
20.05.2021 Okul ve Çocuklar 2
-
19.05.2021 OKUL VE ÇOCUKLAR
-
13.04.2021 SALDIM ÇAYIRA
-
30.03.2021 EĞİTİMİ BİTİRDİK
-
26.01.2021 NELERİ TELAFİ ETMELİYİZ?
-
31.12.2020 KÖTÜLÜĞÜN ANATOMİSİ OLUR MU?
-
14.12.2020 ÖZEL EĞİTİM
-
24.11.2020 YENİ EĞİTİM ANLAYIŞI
-
29.09.2020 UZAKTAN EĞİTİMİN DİYETİ
-
21.09.2020 SALGINDA KAYIPLAR VE ADİL EĞİTİM
-
16.09.2020 BAŞIMIZA İCAT ÇIKARMA
-
14.09.2020 CORONADA BİRİNCİ SINIF OKUTMAK
-
29.05.2020 NASIL BİR NORMAL?
-
04.05.2020 SALGINDA ÖĞRETMEN
-
20.04.2020 Öğretmenliğin Ödülü
-
30.03.2020 UZAKTAN EĞİTİM
-
28.02.2020 Sınıf Tekrarı
-
30.01.2020 “GÖL 1938” İnanç ve Azmin Öyküsü
-
31.12.2019 DUYGU YİTİMİ
-
25.12.2019 ULUSAL DEĞERLER
-
17.12.2019 ÖZEL OKUL VE TÜKETİM TOPLUMU
-
04.12.2019 EĞİTİMİN ANA AKTÖRÜ ÖĞRETMEN
-
01.11.2019 KURULUŞ FELSEFESİ
-
02.09.2019 OKUL MÜDÜRÜ MÜ EĞİTİM LİDERİ Mİ?
-
26.08.2019 EĞİTİM BATAKLIĞI
-
20.08.2019 Sendikacılık
-
30.07.2019 Eleme Sistemi
-
22.07.2019 Tersine Taşımalı Eğitim
-
15.07.2019 Kalkınma Planında Eğitim
-
06.07.2019 Eğitimin Yönetimi
-
03.05.2019 Yine Kadınlar Yine Çocuklar
-
22.02.2019 Toplumsal Cinsiyet Eşitliği
-
06.02.2019 Eğitim ve Değerler
-
21.01.2019 Küçük yaşta evlilik olmaz
-
11.01.2019 Şiddet ‘domino taşı’ gibidir
-
09.01.2019 Toplumsal yara: Şiddet
-
02.01.2019 Bu ülkede ‘Kadın’ olmak …
-
25.12.2018 Lider Öğretmen
-
17.12.2018 Değişim Öğretmenle başlar
-
30.11.2018 Öğretmenliği öğrenmek
-
20.11.2018 Okullar ve Kurumsallık
-
30.10.2018 Mesele ‘ders saatleri’ mi?
-
19.10.2018 Süresiz Nafaka
-
14.09.2018 TECAVÜZ
-
08.08.2018 Eşitlik mi Adalet mi?
-
24.07.2018 Gelişmiş ailelerin az gelişmiş çocukları!
-
05.07.2018 İstismar
-
02.06.2018 Eğitim ve Seçim / 2
-
26.05.2018 Eğitim Sistemi ve Seçim
-
23.05.2018 Sevgi
-
08.05.2018 Zorbalık
-
01.05.2018 ‘Ensest’in resmî hali …
-
14.04.2018 ‘Öğretmeni Değerlendirmek’
-
28.03.2018 “Öğretmenlere şiddeti durdurun” demek yeter mi?
-
21.03.2018 Karar verme özgürlüğü
-
09.03.2018 ‘Kadınlar Günü’
-
27.02.2018 Ne Yap(ma)malı …



Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.