• 23 May 2017, Tuesday 19:43
ZekiSarıhan

Zeki Sarıhan

“Akpınar’da Okurken”

Zeki SARIHAN

Tanıdıklar, birbirleriyle karşılaşınca “Neler yapıyorsun?” diye sorarlar.

Bana soranlara “Hiç, evde okuyup yazmakla meşgulüm” yanıtını veriyorum. Biz Türklerin okuması yazması biraz zayıf olduğundan, bunun bir iş sayılamasında zorlanırız.

Yazdıklarımı okurlarla paylaşıyorum. Zaman zaman neler okuduğumdan da söz ediyorum.

Herkese, yazmaya üşenmemelerini, özellikle günlük tutmalarını hararetle öneriyorum. İnsanın yaşadıklarına tanıklık yapması ancak yazmakla mümkündür.

Öğretmen Dünyası olarak bu konudaki önerimiz üzerine M. Rauf İnan, iki ciltlik “Bir Ömrün Öyküsü”, Talip Apaydın “Akan Sulara Karşı” kitaplarını yazdılar. Yayımladık. Fakir Baykurt ise 8 ciltlik hayatını herhalde bu önerimiz üzerine kaleme aldı.

Benim kuşağımdan olanlara yaşadıklarını oturup yazmalarını önermemin nedeni, hayatımızın çalkantılar içinde geçmiş olmasındandır. 1950’de köklü bir iktidar değişikliği, 27 Mayıs Devrimi, 1965’ten sonraki devrimci kabarma, 1971 ve 1980 faşist darbeleri, sürgünler, hapislikler, meslekten atılmalar, herkes bunların tümünü yaşamamış olabilir ama bunlardan etkilenmeyen var mıdır?

Çalkantılar, siyasi alt üst oluşlardan da ibaret değil. Son 50 - 60 yılda Türk toplumu büyük bir değişime uğradı. Köylüler yalınayak gezer, çarığı zor bulurken, önce kara lastik, ardından kundura giydiler. Kentlere akın ettiler. Yaşam nerdeyse tamamen değişti. Yeni işler doğdu ve çoğunluk, doğduğu yerde değil doyduğu yerde yaşamaya başladı.

Arkada bıraktığımız bu zaman dilimini bugünkü ve gelecek kuşaklara kendi hayat hikâyemiz üzerinden anlatmak, eli kalem tutan arkadaşların görevidir. Yaşadıklarını anlatmak utanılacak bir şey değildir ve alçakgönüllülük göstereceğiz diye bunları anlatmaktan vazgeçemeyiz.

“Öğretmen(im) Sizi Çok Seviyor(uz)” (1996) kitabımda meslek hayatımda başıma gelenleri, “Benim Hapishanelerim”de (2005) adı üstünde mahpusluk yıllarımı, “Çocuk ve Vatan” kitabımda (2008) ise Beyceli köyündeki son 100 yıllık değişimi, yaşadıklarımı da tanık göstererek anlattım.

 

“Akpınar’da Okurken”

Bu hafta, “Akpınar’da Okurken” kitabım baskıdan geldi.

1940’ta ilk kurulan Köy Enstitülerinden biri olan, adı 1954’te İlköğretmen Okulu’na çevrilen ve halen Fen Lisesi olarak öğretime devam eden Samsun Lâdik Akpınar İlköğretmen Okulu’na 1958’de yazıldım ve buradan 1964’te idealist bir Köy Öğretmeni olarak mezun oldum.

Orada nasıl bir dönüşüme uğradığımı, hayatımın sonraki evreleri gibi nasıl fırtınalı bir hayat yaşadığımı, o günlerde tuttuğum günlüklere dayanarak anlattım.

Kitabın basım giderlerini Akpınar mezunlarının derneği olan ve Merkezi İstanbul’da olan LADER bulup buluşturdu. 1200 adet basılan kitabın 150 adedini bana verdi. Satıştan elde edilecek gelir derneğin olacak. İlk görücüye çıkması da 19 - 20 Mayıs günlerinde Akpınar’da mezunlar buluşmasında olacak. Kitap piyasada olmayacak. Ancak dernek çevresinde yayılabilecek. Çok çok, gittiğim imza günlerinde halen mevcudu bulunan 22 kitabımın yanına bu 36’ncı kitabımı da koyabileceğim. 

Ben halâ amatör bir yazarım. Amatörlerin kitapları için dağıtım olanakları nerdeyse sıfırlanmış durumda. Geniş okuyucu kitlesiyle ancak büyük yayınevleri buluşabiliyor. Bu bakımdan Lâder’e, bir mezununun kitabına basılma olanağı yarattıkları için teşekkür ederim.

Hayri Doğan’ın geçenlerde tanıttığım “Hayatım” kitabında Akpınar’da öğrencilik hayatı da var. Osman Bolulu’nun anılarında da Akpınar geçiyor. “Akpınar’da Okurken” ise bütünüyle Akpınar İlköğretmen Okuluna özgülenmiş ilk kitap. Başka mezunların, arkasını getirmelerini dilerim.

Bazı Köy Enstitüleri üzerine yapıldığı halde Akpınar hakkında henüz bilimsel bir çalışma da yapılmadı.

Adamın birine, “Neden kendini övüyorsun?” diye sormuşlar. “Ne yapayım, başkaları övmüyor” yanıtını vermiş.

“Kendi kitabını kendisi tanıtıyor” diyenler olursa derim ki, “Ne yapayım başka tanıtanlar olmuyor.”

Yayımlanalı dört buçuk ayı olduğu halde, ÖĞRETMENİ ELEŞTİRİN kitabım hakkında gazetelerin kitap eklerinde tek bir satır yazılmadı!

Kitaplarımızı işte bu koşullarda yayımlıyoruz …

(18 Mayıs 2017)

 

“Akpınar’da Okurken”, Zeki SARIMAN, Anı, Ankara, Mayıs 2017, büyük boy, dizinli, 240 sayfa. İsteme adresi: Lâder 0 212 266 10 55)


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık