• 29 August 2016, Monday 19:20
HüseyinAçar

Hüseyin Açar

Rio Olimpiyatları ve Türkiye

Taraftarın sesi

Her 4 yılda bir yapılan olimpiyatlar spor yarışmalarında ülkemiz Türkiye bu yıl 105 sporcu ile yarıştı. 2016 Brezilya Rio Olimpiyatları hiç kuşku yok ki Amerika’nın madalya olarak bariz üstünlüğü ile tamamlandı.

Her ne kadar beklediğimiz ve istediğimiz kadar madalya kazanamazsak da bu olimpiyatlarda özellikle genç sporcularımızdan bazıları umut vaat eden görüntüleri ve yaptıkları müsabakalarla, spordaki ve olimpiyatlarda ki geleceğimiz adına bizleri sevindirdi.

Rio Olimpiyatlarında 28 branştan 21’inde sporcumuz olması sevindiriciydi.

4 spor branşında bu olimpiyatlarda ilk kez mücadele ettik.

Tenis, modern pentatlon, kano spor dallarında ilk kez başarıyla yarıştık. Altın madalya alamadık ama olsun önemli olan yarışmak ve mücadele etmekti ve biz de mücadelemizi başarıyla yaptık.

1 altın, 3 gümüş, 4 bronz toplam da 8 madalya ile ülkemiz geri döndük.

Serbest güreşte Taha Akyol ile altın madalya aldık. Rıza Kayaalp ve Selim Yaşar ile gümüş madalya Cenk İldem ve Soner Demirtaş ile bronz madalya kazandık.

Atletizmle bizden biri gibi olan devşirme bir sporcumuzla Yasmani Copelle ile bronz madalya elde ettik.

Halterde yine bir devşirme sporcumuz olan Daniyer İsmayilov ile gümüş madalya kazandık.

Ve Teakwando da Nur Tatar ile bronz madalya ile olimpiyatları tamamladık.

Madalya kazanan kazanamayan ülkemiz adına Rio da yarışan tüm sporcularımızı kutluyorum.

Önemli olan katılmak ve sportmence yarışmaktı ve biz Türkiye olarak bu mücadeleyi 105 sporcumuz ile en iyi şekilde yaptık.

Londra 2012 Olimpiyatlarına göre Rio da madalya sayımızı arttırdık.

Londra’da 1 altın, 2 gümüş ve 1 bronz madalya almıştık.

Yani 4 yılda bir yapılan olimpiyat yarışmalarında bir önceki olimpiyatlardan daha fazla madalya kazanmışız.

8 madalyaya sevinmeli miyiz yoksa üzülmeli miyiz bilemiyorum?

80 milyona yaklaşan nüfusumuz ile olimpiyatlara katıldığımız 105 sporcu sayımızla ve elde ettiğimiz 8 madalya ile mutlu olmamız mı gerekiyor kestiremedim ki?

Güreşte 1 altın, 2 gümüş ve 2 bronz madalya, halterde 1 gümüş madalya, atletizmde 1 bronz madalya ve teakwandoda yine 1 bronz madalya toplamda 8 madalya ile Türkiye’ye dönmek sanıyorum ki başarı olsa gerek.

206 ülkeden toplamda 10 bin 500 sporcunun yarıştığı ve 5 - 21 Ağustos tarihleri arasında Brezilya’nın Rio şehrinde yapılan 2016 Yaz Olimpiyatlarında Türkiye olarak katıldığımız sporcu sayımız ve elde ettiğimiz madalya sayımız ile hiç kimse kusura bakmasın ben şahsen bu madalya sayısını yeterli bulamadım.

Ülkemizin hem sporcu sayısı ile hem de kazandığı madalya sayısı ile çok daha ön sıralarda yer alması gerekmektedir

Rio Olimpiyatlarına katılan ülkeler arasında madalya sıralamasında 41’inci sırada olmamız beni üzmüştür.

Olimpiyatlarda kazandığımız madalya sayısı ile çok daha başarılı olmalıydık.

Ülkemizde özellikle okullarda spor dersi sayısının az olması, beden eğitimi derslerinin diğer dersler kadar önemli olduğunun bilincinde olunmaması, sporun farklı dallarında başarılı öğrenci sporcularımızın yetiştirilememesi, beden eğitimi öğretmenlerimize yeterli imkânlar sağlanamaması, okullarda spor dersleri için alanların olmaması, spor malzemelerinin öğrenci sayılarına göre beklenenden az olması sanırım başarısızlığımızın nedenleri arasında sayılabilir.

Öğrencilerimizin spor yerine akademik başarılara yoğunlaştırılması; sporu sadece hobi olarak yapalım mantığının spordan para kazanan başarılı sporcular yetiştirelim düşüncesinden daha önde olması sanıyorum ki olimpiyatlarda neden bu kadar az sayıda sporcu ile varız ve neden madalya sıralamalarında hep gerilerdeyiz sorusuna da cevap olmuştur.

Amatör sporda başarılı olmak için ne eksiğimiz var?

Hani deveye sormuşlar senin sırtın neden eğri diye deve cevap vermiş nerem doğru ki diye…

Bizim ki de işte bu hesap.

Amatör sporda başarılı olmamız için o kadar çok eksiğimiz var ki hangi birini sayalım.

En basitinden özellikle futbolda alt yapı takımlarının lig maçlarında her nedense bir tane bile olsa müsabakalarda sağlık görevlisi olmuyor.

Hayatlarının baharında genç sporcularımızın sakatlanmalarında onlara yine takım arkadaşları antrenörleri ya da idarecileri yardımcı oluyor.

İlçemiz Milas’tan örnek verelim.

Futbolla uğraşan 4 futbol kulübümüz var dördünün de sporcularının antrenman yaptığı saha aynı yani Milas Stadyumu.

Salon sporlarımız için 30 yıl önce yapılmış ve artık spora ve sporcuya hizmet etme özelliklerini yitirmiş bir spor salonunda sporcularımızın ve spor kulüplerimizin başarılı olma şansını değerlendirmeyi siz okuyucularımız bırakıyorum.

Rio Olimpiyatlarında elde edilen madalya sayısının az olmasını ülkemizin okullarındaki eğitim sistemimize spora verilen ya da verilemeyen öneme bağlıyorum açıkçası.

Ancak elde edilen madalya sayısını ve sporcularımızın yürekli mücadelesini de asla küçümsemiyorum tam tersi olimpiyatlara katılarak ülkemiz adına yarışan tüm sporcuları yürekten kutluyorum.

Bir öğretmen olarak ve yıllarca sporun içinde yer alan biri olarak beklentim çok daha fazla sayıda.

Sporcu ile olimpiyatlara katılıp çok daha fazla madalya alabilmektir.

Söylenecek çok söz yazılacak çok yazı var…

Ülkemizin spor da çok daha başarılı olabileceğini vurgulamak istiyorum…

Spora yeteri kadar değer verilirse başarılarımız da artacaktır diye düşünüyorum.


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık