Yılmaz Kaya Aylanç

Vallahi de billahi de çok özlemiş halkımız. Sosyal Demokrat Belediyeciliği. Gülümseyen, kucaklayan, kızmayan, bağırmayan, hakaret etmeyen, herkese eşit davranmaya özen gösteren, çalışkan, halkın içinde olabilen, kibirden ve şatafattan uzak bir lideri çok özlemiş çok. Dile kolay 25 yıldır bekliyorlardı.

Bu gelen bahar değil de nedir?

Başta İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, İl Başkanları Canan Kaftancıoğlu ve Buğra Kavuncu, örgütte yüzlerce binlerce partili gönüllü ile CHP ve İYİ Parti ayakta, nefeslerini tutarak izledikleri, uzun uykusuz gecelerden sonra bahar nihayet geldi.

Emeği geçen herkes bu başarıyı en son damlasına kadar hak ettiler. Bu başarıya sevinenlerin sadece CHP’liler olduğunu sanmayın, ben eminim ki pek çok başka partinin seçmeni de bu sonuçlara sevindi.

Demokrasi zor bir uygulama. Bu seçimlerde çok uzun süre iktidarda olan bir partinin-anlayışın kaybetmeyi hazmetmekte çok zorlandığını gördük.

Yine bu seçimlerde kuvvetler ayrılığı uygulamalarının ne denli gerekli bir demokratik uygulama olduğunu daha iyi anladık.

Yine bu seçimde Cumhurbaşkanının aynı zamanda bir partinin de genel başkanı olmasının yarattığı haksızlığı, eşitsizliği gördük ve adil olmayan bir seçim yarışının yaşanmasına neden olduğunu tespit ettik.

Yine bu seçimlerde çok önemli olan Adalet, İçişleri ve Ulaştırma bakanlarının daha önceki seçimlerde neden istifa edip yerlerini tarafsız kişilere terk etmelerinin çok çok önemli olduğunu anladık.

Yine bu seçimlerde bazı devlet kurumlarının liyakat sahibi kişiler yerine taraflı ve neredeyse parti üyesi gibi davranan kişilerce yönetilmesinin ne büyük haksızlık olduğunu bir kez daha yaşadık.

Bu seçimde yıllardır kaybedenlerin, işlerini iyi yapmaları halinde, sebat ederek mücadeleyi sonuna kadar sürdürmeleri halinde kazanabileceklerini gördük.

Yine bu seçim çok uzun zamandır kazananların kaybetmeleri, çok uzun zamandır kaybedenlerin kazanmaları halinde ülkenin batmadığına, beka’sı konusunda endişe edilecek bir şey olmadığına ve tüm bu seçim sırasındaki söylemlerin anlamsız olduğuna hep birlikte şahit olduk.

Bu seçimle, kazanmanın çok uzun sürdüğü durumların toplumda, kurumlarda ve uygulamalarda keyfiyeti artırdığını ve şahsileşen uygulamaların ülkeye zarar verdiğini gördük.

Bu seçimlerde özellikle İstanbul seçimlerinde saat 20:00 - 20:30 sularında tv’lerden AA tarafından açıklanan rakamların aslında doğru olmayabileceğini de görmüş olduk.

Buna bağlı olarak, partilerin sandık kurullarında bulunan üyelerinin ve müşahitlerin çok önemli olduğunu ve gerektiği kadar bilgili olmalarının önemini gördük.

2002 yılından sonra ilk kez önemli bir başarı kazanmış olan ana muhalefet partisinin bir seçim kazanmasının nasıl mümkün olduğunu İstanbul seçimlerinde, başta Başkan Ekrem İmamoğlu ve ekibi, İl Başkanları Canan Kaftancıoğlu ve Buğra Kavuncu ile örgüt ve ekipleri tarafından gösterilmiş oldu. Bu tecrübe, bundan sonraki seçimler için çok büyük bir değer ifade etmektedir. Artık saat 20:30’da kaybettik deyip evlere gitmek yok!

Bu seçim ülkemizde yeni bir döneme doğru rüzgarın eseceği anlamına da gelmektedir.

Hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır.

Şimdi sevinmek haklarıdır. Hem seçilenlerin, hem parti ve partililerin, hem de seçen vatandaşların.

Ancak sevinçlerin dozunda ve kararında olmasına özen gösterip başkanların bir an önce çalışmaya başlamaları önemli.

İktidar birçok yerde belediye meclislerinde elde ettiği çoğunluğu zaman zaman da olsa başkana karşı kullanma isteğinde olacaktır. Buna karşı ortak bir anlayış ile, kavga etmeden, ancak akıl yolu ile bu durumu lehlerine çevirmeliler ve bir dahaki seçimlerde çok daha fazla oy alacak doğru işlere odaklanmalılar.

Kazanan muhalif belediyeler yansız ve tarafsız hizmeti şiar edinmeliler, halkın tamamına adil ve tarafsız hizmet götürmeliler.

Kişiselleşmiş siyaset anlayışına karşı toplumsal siyaset anlayışını her fırsatta ortaya koymalılar.

Emek ve üretimin değer bulduğu anlayış ile tüm belediyelerde ortak iş yapma, plan ve program standardizasyonuna gitmeleri çok yerinde olacaktır. Böylece aynı parti belediye başkanları olmasına rağmen Eskişehir’de çok başarılı olurken başka bir yerde başarısızlığın olmasına engel olunmalı.

Bu seçimin kazanılması; doğrudan, halktan, tarafsızlıktan, hukuktan, adaletten uzaklaşma, halka yüksekten ve kibirle bakıp “üç öğün gevrek çay içsin böylece parada biriktirirler” diyen anlayışa hem bir dur, hem de bir denge getirmesi açısından çok iyi olmuştur.

Türkiye artık eski Türkiye olmayacaktır.

Bahar her zaman iyidir.

Özellikle bunu bize yaşattığı, geleceğe olan umutlarımızı arttırdığı ve sonuna kadar mücadele edip emek harcayınca halâ sonuç alınabileceğini bize ve partisine gösterdiği için İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu’na teşekkür ediyoruz.

Tabii ki böyle bir lideri ülkemize kazandırdığı için CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na da teşekkür ederiz. (17.04.2019)