- Makaleyi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
- 09 June 2016, Thursday 19:22
- 2835 kez okundu
Gülçin ERŞEN
Son zamanlarda bir reklamda, fondaki ‘I like to move it” parçası eşliğinde, “Hareketi Severiz” sav sözü kullanılarak, milletçe hareketi pek sevdiğimiz vurgulanıyor. “Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur” diye bir atalar sözümüz de var. Ama halkı, özellikle de gençleri hareketli yaşama ve spora özendiren pek bir şey de yapılmıyor.
Ben ilkokul ve ortaokuldayken, atletizm takımına seçilmiştim; koşuda erkek öğrencileri bile geçiyordum. Ortaokul yıllarımızda TRT’de yayımlanan “Beyaz Gölge” adlı Amerikan yapımı dizi, ülke genelinde basketbolu sevilen ve yaygın bir spor haline getirmişti. Diyarbakır Merkez Ortaokulu’ndayken ben de basketbol takımındaydım. Lise yıllarımda da Sarıkamış’ta kız basketbol takımı olmadığından, voleybol takımına girmiştim. Ayrıca, o yıllarda kayak yapmaya da başladım; hem de ayağıma 4-5 numara büyük gelen botlar ve boyuma göre epey uzun sayılabilecek kayaklarla. Üniversite yıllarıma ve 20’li yaşlarıma denk gelen Ankara’daki dönemimde herhangi bir takımda değildim; ama, hafta sonları Oran’da 4-5 kilometre koşuyor, bulduğum her fırsatta yüzüyor, ayrıca arasıra basketbol oynamayı ve halkoyunları ekiplerinde yeralmayı sürdürüyordum. İzmir’e gittiğimde de çocukluk düşüm olan tüplü dalışa başladım. CMAS 3 * (Deneyimli Balıkadam) brövesini aldığım yıllarda yaz kış demeden hemen her hafta sonu dalışa gidiyordum. Çin’de çalıştığım ve yaşadığım bir buçuk yıllık dönemde de Türkiye’de başladığım yogaya ek olarak “tai chi” de çalışmaya başladım. Halâ her gün jimnastik, yoga ya da tai chi yaparım.
Son yıllarda yazın en az üç ay haftada üç dört gün yüzüyoruz oğlumla. Ona da 6 buçuk yaşındayken yüzmeyi öğrettim. Oğlum, yaşıtları olan erkek çocuklarının aksine futbola pek meraklı değil, onun basketbola ilgi duyduğunu anlayınca, hemen bir Pazar akşamüzeri Güllük’teki tek basketbol sahasının bulunduğu okulun bahçesine gittik. Sahanın betonu delik deşik olmuş, epey yıpranmış. Potalardan biri eğik duruyordu. Biz oğlumla oynamaya başladığımızda, iki delikanlı geldi. Eğik duran potayı yere paralel tutan büyük demir yayın yerde olduğunu görünce, sınıfa dönüştürülen laboratuvarın, dışarıdaki demir masalarından birini potanın altına taşıyarak, potayı onardılar. Ancak, birkaç basket atışından sonra pota yine eski halini aldı, yay fırlayıp yere düştü. (Okul yönetimi yaptırsa ya diye düşündüm...)
Spora tesis ve olanak
sağlanmalı
Daha önceki yazılarımdan birinde; Güllük’te pazar yerinin yanındaki ve artık otopark olarak kullanılan eski plaj voleybolu sahasının kumlarının toparlanıp çevresi kapatılarak, yeniden değerlendirilmesini, ayrıca bir basketbol sahasının da yapılmasını istemiştik yetkililerden. Burası gece aydınlatılsa, çocukların ve gençlerin maç yapacağını, belki ileride yine turnuvalar düzenlenebileceğini düşlüyorum. Buradaki ve çarşı merkezinde geçen yıl hizmete giren Cumhuriyet Parkı’ndaki çocuk oyun alanlarına yerleştirilen spor aletlerini kullanan ya da sabah erken saatlerde yürüyüş yapan (genelde kadın) yetişkinleri görüyorum bazen. Demek ki, spora hevesli ve istekli olanlar da var. Zaten bu tür uğraşların yapılması, yaygınlaşması, gelişmesi hem kişilerin isteği hem de olanak, tesis, araç gereç sağlanması ile mümkün.
Her şeyi yerel yönetimlerden, belediyelerden bekleyemeyiz. Milaslı işadamları şu mübarek ayda bu tür bir hizmet için ellerini ceplerine sokamazlar mı? Peki Gençlik ve Spor Müdürlüğü ne güne duruyor? Bildiğim kadarıyla Güllük’te, iklimi ve denizkıyısında bulunması nedeniyle, olanak sağlanırsa, yelken kursları ya da tüplü dalış eğitimi verebilecekler de var.
Daha dün akşam televizyondaki haber bülteninde, ‘Dünyanın en yaşlı” cimnastikçisi ünvanını taşıyan 90 yaşındaki kadının paraşütle atlayışını seyrettik... Sağlam kafalı ve vücutlu olmak ve öyle nesillerin yetişmesini isteyenler, sizlere sesleniyorum:
Spor yaparak, daha sağlıklı, güçlü, akıllı ve uzun ömürlü olabilirsiniz.
(6 Haziran 2016 / Güllük)
-
17.04.2022 Kötülükle savaşıyoruz
-
13.04.2022 EGEÇEP’ten doğa direnişçilerine ve İkizköy’e ödül
-
16.03.2022 Kıyıya vuran deniz yıldızlarını suyla buluşturanlar
-
25.01.2022 Kar özlemi ve anımsadıklarım
-
29.11.2021 Keşfetmeye değer kent: Salihli
-
06.11.2021 Can’ının istediğini yapmak
-
02.11.2021 Parmaklarıyla okuyup, can kulağıyla dinleyenlere engel yok!
-
24.07.2021 İnsan insanın kurdu değil; yurdu olmalı
-
16.07.2021 Haksızlık, liyakatsızlık ve "Çoklu Standart" her yerde!
-
06.07.2021 Yakan su!
-
18.06.2021 Gazeteci kimdir, nedir, ne yapar?
-
19.05.2021 Gençlere saygı duyuyorum ve güveniyorum
-
18.05.2021 Milas’tan doğan ödüllü marka: Alaboğaz Zeytinyağı
-
26.04.2021 Bir çocuğun ağzından Atatürk’ün yurt ve çocuk sevgisi
-
21.04.2021 Doğal sevinç kaynağı: Çocuklar
-
20.04.2021 "Sen yanmazsan, ben yanmazsam..."
-
14.04.2021 İnsanlığın uyanışı ve sabır
-
16.03.2021 Yazmak için iyi nedenler olsun isterdim
-
03.03.2021 Çok şehit verdik, ama hesap veren yok!
-
28.01.2021 Covit 19 Aşısı hakkında akla gelen sorulara yanıtlar
-
27.01.2021 DELİCE
-
14.01.2021 Evdeki dönüşümlü atıkların toplanması
-
13.11.2020 Atatürk Sevgisi azalmaz
-
04.11.2020 İnternet etiğine bir değinelim
-
03.11.2020 Kadınlarımızın KARA yazgısını kim AKlayacak?
-
14.10.2020 Labranda’nın çağdaş dervişi
-
03.09.2020 Mihenk Taşı, Turnusol Kağıdı
-
31.08.2020 Göç etmek
-
15.08.2020 Siyasal öngörülerim
-
02.07.2020 İnancın Sınanması
-
01.07.2020 Kötü işletmecilik
-
25.06.2020 Yürüten iktidar!
-
08.06.2020 “Siyasi Parti Dini”
-
05.06.2020 Karantina dönemine ilişkin...
-
02.06.2020 Patlicez gari!
-
27.04.2020 Bodrum’un acı otu Koronayı yener!
-
20.04.2020 Korona herkesi eşitledi mi?
-
15.01.2020 Din bu mudur?
-
11.01.2020 Tiyatro diye bir şey var
-
10.01.2020 Ne ummuştuk, ne oldu!...
-
30.12.2019 “Sapere Aude!”
-
28.12.2019 Güllük’ün bitmeyen ulaşım sorunları
-
03.12.2019 “DÜNYAYI SANAT KURTARACAK”
-
09.10.2019 Hepimizin içinde biraz “Joker” var
-
27.09.2019 “Halka öğretmeniz gerekenleri önce kendiniz öğrenin”
-
13.09.2019 “İnsanlığın Yürümesini Dört Gözle Bekliyorum”
-
06.08.2019 Kutsal ve Tağut nedir?
-
03.07.2019 İNSANLIK NE ZAMAN KOŞACAK?
-
25.05.2019 Ruh Açlığı
-
13.05.2019 Dikkat edilmesi gereken şeyler
-
17.04.2019 "Barışçıl Savaşçılar" olacağız
-
07.03.2019 YALNIZCA İNSAN OLMAK İSTİYORUZ
-
25.02.2019 Yıllar sonra “Ruhlarımızı tokuşturmak”
-
19.02.2019 Yaşam - sevdiğim için - güzel
-
05.02.2019 Yaşanabilir yer olsun
-
19.01.2019 DEFTERLER
-
25.12.2018 Sevdiğim ve sevmediğim kentler
-
30.11.2018 Yaşam gibi; acı ve güzel
-
02.10.2018 Yeni üyelerle daha güçlüyüz
-
05.09.2018 Sakarya Savaşı, 15 Temmuz’da mı kazanıldı?
-
15.08.2018 “Siyasi iktidar bizi cezalandırmak istiyor!”
-
18.07.2018 Bu nasıl Okul Aile Birliği Başkanı?
-
06.07.2018 Nicelik değil nitelik ve niyet önemli!
-
06.07.2018 Seçimde kim kazandı?
-
12.06.2018 Tarihimizde dönüm noktası olacak bir seçim
-
15.05.2018 “Güç bende artıııık!”
-
10.05.2018 Anımsanması gereken notlar
-
27.04.2018 Millet, egemenliğine sahip çıksın!
-
24.04.2018 “Çamlak Çömlek Patladı!”
-
17.04.2018 Hoşgörüsüzlük ve değişik bakış açıları
-
13.04.2018 Şeker fabrikaları neden önemli?
-
04.04.2018 “HAK”tan yana olmak
-
03.04.2018 Anı misillemesi
-
06.03.2018 Amaç Osmanlı’yı yüceltmek, Cumhuriyeti küçümsemek midir?
-
20.02.2018 Yozlaşmış cinsellik
-
15.02.2018 Atatürkçü Düşünce Derneği, DKÖ değil mi?
-
16.01.2018 Nasıl Atatürkçü olunur?
-
15.01.2018 “Recep Tayyip Erdoğan’ı destekliyorum”
-
12.01.2018 ‘Güllük Kütüphanesi’nin kaderi kimin elinde?
-
09.01.2018 “Bir olalım, iri olalım, diri olalım”*
-
27.12.2017 Güncel siyasetten ruhsal kurtuluşa ...
-
15.12.2017 Spora ve sporcuya yatırım
-
12.12.2017 Sağlık ve huzur için “Tai Çi Çuan”
-
05.12.2017 “Yazmasam deli olacaktım”
-
24.11.2017 İnsanın değerinin ölçütü nedir?
-
16.11.2017 İçtenlik
-
14.11.2017 Milas ve Güllük’te bitmeyen sorunlar …
-
27.10.2017 Farklı bir turizm anlayışı: ‘Mor Salkım Bağları’
-
11.10.2017 Dünyanın en güzel tatlısı!
-
10.10.2017 Okumak, anlamak ve bilmek
-
07.10.2017 Devlet, “Ana” ya da “Baba” değil artık!
-
23.09.2017 Öncelik, cehaletle savaştır
-
19.09.2017 ‘Özel Okul Devlet Teşviği’ kime verilir?
-
09.09.2017 Türban, keşke müslüman ve iyi insan olmaya yetseydi …
-
08.09.2017 ‘Vicdan azabı’ en büyük cezadır!
-
05.09.2017 Bu 30 Ağustos’ta yaşadıklarım, hissettiklerim …
-
05.08.2017 Güllük’ün çok ciddi ve sıradan sorunları var …
-
03.08.2017 Sanata susamışlık
-
13.07.2017 Ören de kötüye gidiyor sanki!
-
30.06.2017 “Deniz İnsanları”
-
28.06.2017 “Oğlumu ‘Fikri ve vicdanı hür’ yetiştirmek istiyorum”
-
15.06.2017 Tehlike sürüyor!
-
12.06.2017 Bu nasıl bir Ramazan?
-
22.05.2017 Evde pizza yapmanın pratik yoları
-
11.05.2017 “Hayatımın en yorucu ve en güzel haftasonuydu!”
-
03.05.2017 Neye ve kime güveneceğiz?
-
24.04.2017 Ata’ya mektup
-
18.04.2017 Hukuk ve Demokrasi kaybetti
-
04.04.2017 Türkiye’yi işgalin zemini hazırlanıyor
-
31.03.2017 Atatürkçü vatanseverlerin buluşma noktaları
-
14.03.2017 ‘Mağduriyet Edebiyatı’ uluslararasılaştı!
-
10.03.2017 İleride emekli maaşı alamayacak mıyız?
-
08.03.2017 Kadın ve Cumhuriyet
-
23.02.2017 Adaletin bu mu ...?
-
15.02.2017 Saati tersine kurmak
-
11.02.2017 İzmir’i seviyorum
-
08.02.2017 Kirli propaganda
-
24.01.2017 Evlatlarımız ve vatanımızdan değerli neyimiz var?
-
12.01.2017 “Salla başı al maaşı”
-
06.01.2017 Yüz kızarması ve yiğitlik
-
24.12.2016 Türkiye artık “Cumhur”un olmayacak mı?
-
17.12.2016 Şeytanı yeneceğiz!
-
10.12.2016 Eğreti Şiir
-
03.12.2016 İlişki ve evlilik seyri üzerine ...
-
25.11.2016 Sanatla aydınlatanlar
-
11.11.2016 Bu ülkenin toprağında taşında ‘O’nun izi var
-
14.10.2016 Kim bunlar, amaçları ne? / 2
-
13.10.2016 Kim bunlar, amaçları ne? / 1
-
29.09.2016 Şort bahane!
-
20.09.2016 Toplumsal barış ve huzuru bozmak için mi?
-
06.09.2016 Mutlu olmanın yollarından biri
-
01.09.2016 "Bu cennet vatan uğruna"
-
25.08.2016 "Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini"
-
22.08.2016 “Ey Türk İstikbalinin Evladı!”
-
16.08.2016 Kütüphane ve domuzlar
-
01.08.2016 “Şimdi insanlar şeytan olmuş yavrum”
-
26.07.2016 İç savaş tehlikesi ve TSK’nın durumu
-
19.07.2016 Gün gelir, ‘O HALK’a işin düşer
-
08.07.2016 Kanıksama!
-
28.06.2016 Türkiye ve Dünya gündemine ilişkin ...
-
14.06.2016 Yeşili koruyamıyoruz
-
10.06.2016 Cumhurbaşkanının diploması ...
-
25.05.2016 Kadının hakları ve kazanımları açısından geriye gidiş: Boşanma Komisyonu Raporu
-
23.05.2016 Herkes 19 Mayıs’ı kendince kutladı
-
17.05.2016 Anne olmak, var olmak, var etmek
-
22.04.2016 Nasıl bir Din dersi?
-
20.04.2016 Doğa turizmine yatırım kaçınılmaz
-
15.04.2016 Gülçin ERŞEN
-
04.04.2016 Allah, sevenden ve sevgiden yanadır
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.