- Makaleyi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
- 25 January 2022, Tuesday 8:05
- 1091 kez okundu
Evliya Çelebi Sivas'ta (Kimilerine göre Erzurum'da) kedilerin damdan dama atlarken soğuktan havada donduklarını yazmış. "Soğuğun memleketi Erzurum'dur, ama Sivas'ta oturur" derler. Ağabeyim Erzurum, ben Sivas doğumluyum. Soğuğu pek değilse de, karı çok severim. Günlerdir pek çok kişi kar görüntüleri paylaşıyor; İzmir'de kar yok, soğuk var ve ben bu görsel paylaşımları özenerek izliyorum. Bu arada pek çok anıyı da çağrıştırdılar. Şimdi onlardan bazılarını yazmak isterim:
Çok küçüktüm, Sivas'tan Elazığ'a gitmiştik. Oradan da dolmuşla Pertek'e geçecektik. Bayram ya da yarı yıl tatili olabilir. Ben henüz okula başlamamıştım, ama ağabeyim ilkokuldaydı. Annem, ağabeyim dışında büyük amcam yanımızdaydı. Belli ki babam bizle gelemediği için bizi karşılayıp, Pertek'e götürecekti. Öyle çok kar vardı ki, her yer bembeyazdı ve dolmuş, karın içinde yüzerek gidiyordu sanki. Sonra ben ne olduğunu anlamadan, dolmuş yan yattı. Büyüklerin yardımıyla üst tarafta kalan bir camdan dışarı çıktık. Kimsenin burnu kanamamıştı. Biz ağabeyimle çevredeki tavşan ayak izlerine bakıp, hoplayıp zıplayarak kartopu oynadık. Sonra oradan nasıl alınıp da büyükbabamların Pertek Cam-i Kebir Mahallesi'ndeki sıcacık kuzine sobalı ve o sıralar gaz lambası ile aydınlanan evine vardık anımsamıyorum. Bir de o tatilde gece oturmasına gittiğimiz evde kurusun diye mangalın yakınına konulan çoraplarımın yandığını, ayağıma çok büyük gelen çoraplar giydirildiğini ve dönüşte bazılarımızın yayan, bazılarının ata bindiğimizi anımsarım. Ne macera!..
İlkokulun ilk 4 yılını Keşan'da Atatürk İlkokulu'nda okudum. 1905 ve 1910 yıllarında yapılan 2 eski tarihi yapıdan oluşuyordu. Yerler siyah zivtli tahta kaplıydı. Trakya'nın meşhur tipisi başlayınca, pencere pervazlarından giren karlar, sıraların üzerine kadar gelirdi. Tam sabah sıraları temizler, kurulardık, kaymakamlık kar tatili verirdi. Sevinç çığlıkları sonrası, şiddetli tipiye karşı zorla ilerleyerek eve dönerdik, hava yumuşarsa, hemen oynamak için sokağa çıkardık. Böyle günlerden birinde, eve geldiğimizde, anamın yarı buz tutmuş ıslak çoraplarımı çıkarıp morarmış ayaklarımı sıcak suya batırdığı bezle sildiğini anımsarım.
Sarıkamış bir başkadır
Diyarbakır'da pek karlı kış görmedik. Yağsa da 3-5 günde erirdi. Sonra her yer çamur...
Ama, bence karın ve kışın en güzel olduğu Sarıkamış'ta, ekim sonunda yağan kar, nisanda kalkardı. Orta sondayken, 19 Mayıs genel provalarını bile üzerimizde tişörtlerle lapa lapa kar yağarken yaptığımız, ama hiç üşümediğim bir gerçek. Hatta bir ara gündüz eksi 38 olmuştu ve havada buz kristallerinin uçtuğunu görmüştüm. Askerlerin nöbet süreleri de 10 dakikaya indirilmişti. Sabah okula giderken ağzımdan çıkan buharların gözlük camlarımda donduğunu, bunları sınıfta tırnağımla kazıdığmı, akşam banyo yaptıysam, sabah nemli örgülerimin okula kadar kazık gibi olduğunu hep anlatırım... Kayağı da orada öğrendim. Sarıkamış'a ve oralı öğretmen ve arkadaşlarıma duyduğum sevgiyi, bağlılığı "Memleketim Sarıkamış" başlıklı yazımı internetten okuyup anlayabilirsiniz.
1985-1998 arası Ankara'daydık. Ben SBF ile komşu Ankara Üniversitesi Basın Yayın Yüksekokulu'nda okuyordum. Sonra da çalışma hayatı... Oran'daki lojmanlarda 9 yıl oturduk. Bazen aşağıda yağmur, bizim orada kar olurdu. Dolmuşlar ve otobüsler Çankaya sonrasını çıkamazdı. Yolda saatlerce beklerdik... Dikmen'de otururken de karlı havalarda Kızılay'a yürüyerek indiğim oldu. Bunlardan en net anımsadığım Alparsan Türkeş'in cenazesinin kalktığı gündü. Zira TBMM'ye vardığımızda aşırı kalabalık nedeniyle yola devam etmekte güçlük yaşadık ve yanımdaki iş arkadaşım ile (Makine Mühendisi Kıvılcım'ın evi Dikmen yokuşunun alt tarafında ve benimkinden epey aşağıdaydı. Onu durakta bekler görünce, birlikte yürüyelim dedik. Ben de o zaman MMO'da basın danışmanıydım.) kalabalığı yararak ilerlemek istedik. Biz geçtikten sonra, cenaze konvoyundan birkaç erkek "Pis komünistler!" diye bağırdı. Arkadaşım, "Nerden anladılar ya!" derken, ben dönüp, "'Valla ben temizim, pis değilim" dedim ve hızla yolumuza devam ettik. O sıralar genelde uzun konçlu botlar, parka türü kaban ve erkek kasketi kullandığım için, beni Fransız direnişçilere benzeten de olmuştu...
Direnmeye, sevmeye ve yola devam! (Kötülüğe, bağnazlığa, sömürüye, faşizme, haksızlık ve baskılara direnmeye; Atatürk'ü, vatanı, insanı, doğayı, hayvan ve bitkileri ve de yaşamı sevmeye; menzile, amaca, insan oluşa, O'na ermek için yola devam.)
-
17.04.2022 Kötülükle savaşıyoruz
-
13.04.2022 EGEÇEP’ten doğa direnişçilerine ve İkizköy’e ödül
-
16.03.2022 Kıyıya vuran deniz yıldızlarını suyla buluşturanlar
-
29.11.2021 Keşfetmeye değer kent: Salihli
-
06.11.2021 Can’ının istediğini yapmak
-
02.11.2021 Parmaklarıyla okuyup, can kulağıyla dinleyenlere engel yok!
-
24.07.2021 İnsan insanın kurdu değil; yurdu olmalı
-
16.07.2021 Haksızlık, liyakatsızlık ve "Çoklu Standart" her yerde!
-
06.07.2021 Yakan su!
-
18.06.2021 Gazeteci kimdir, nedir, ne yapar?
-
19.05.2021 Gençlere saygı duyuyorum ve güveniyorum
-
18.05.2021 Milas’tan doğan ödüllü marka: Alaboğaz Zeytinyağı
-
26.04.2021 Bir çocuğun ağzından Atatürk’ün yurt ve çocuk sevgisi
-
21.04.2021 Doğal sevinç kaynağı: Çocuklar
-
20.04.2021 "Sen yanmazsan, ben yanmazsam..."
-
14.04.2021 İnsanlığın uyanışı ve sabır
-
16.03.2021 Yazmak için iyi nedenler olsun isterdim
-
03.03.2021 Çok şehit verdik, ama hesap veren yok!
-
28.01.2021 Covit 19 Aşısı hakkında akla gelen sorulara yanıtlar
-
27.01.2021 DELİCE
-
14.01.2021 Evdeki dönüşümlü atıkların toplanması
-
13.11.2020 Atatürk Sevgisi azalmaz
-
04.11.2020 İnternet etiğine bir değinelim
-
03.11.2020 Kadınlarımızın KARA yazgısını kim AKlayacak?
-
14.10.2020 Labranda’nın çağdaş dervişi
-
03.09.2020 Mihenk Taşı, Turnusol Kağıdı
-
31.08.2020 Göç etmek
-
15.08.2020 Siyasal öngörülerim
-
02.07.2020 İnancın Sınanması
-
01.07.2020 Kötü işletmecilik
-
25.06.2020 Yürüten iktidar!
-
08.06.2020 “Siyasi Parti Dini”
-
05.06.2020 Karantina dönemine ilişkin...
-
02.06.2020 Patlicez gari!
-
27.04.2020 Bodrum’un acı otu Koronayı yener!
-
20.04.2020 Korona herkesi eşitledi mi?
-
15.01.2020 Din bu mudur?
-
11.01.2020 Tiyatro diye bir şey var
-
10.01.2020 Ne ummuştuk, ne oldu!...
-
30.12.2019 “Sapere Aude!”
-
28.12.2019 Güllük’ün bitmeyen ulaşım sorunları
-
03.12.2019 “DÜNYAYI SANAT KURTARACAK”
-
09.10.2019 Hepimizin içinde biraz “Joker” var
-
27.09.2019 “Halka öğretmeniz gerekenleri önce kendiniz öğrenin”
-
13.09.2019 “İnsanlığın Yürümesini Dört Gözle Bekliyorum”
-
06.08.2019 Kutsal ve Tağut nedir?
-
03.07.2019 İNSANLIK NE ZAMAN KOŞACAK?
-
25.05.2019 Ruh Açlığı
-
13.05.2019 Dikkat edilmesi gereken şeyler
-
17.04.2019 "Barışçıl Savaşçılar" olacağız
-
07.03.2019 YALNIZCA İNSAN OLMAK İSTİYORUZ
-
25.02.2019 Yıllar sonra “Ruhlarımızı tokuşturmak”
-
19.02.2019 Yaşam - sevdiğim için - güzel
-
05.02.2019 Yaşanabilir yer olsun
-
19.01.2019 DEFTERLER
-
25.12.2018 Sevdiğim ve sevmediğim kentler
-
30.11.2018 Yaşam gibi; acı ve güzel
-
02.10.2018 Yeni üyelerle daha güçlüyüz
-
05.09.2018 Sakarya Savaşı, 15 Temmuz’da mı kazanıldı?
-
15.08.2018 “Siyasi iktidar bizi cezalandırmak istiyor!”
-
18.07.2018 Bu nasıl Okul Aile Birliği Başkanı?
-
06.07.2018 Nicelik değil nitelik ve niyet önemli!
-
06.07.2018 Seçimde kim kazandı?
-
12.06.2018 Tarihimizde dönüm noktası olacak bir seçim
-
15.05.2018 “Güç bende artıııık!”
-
10.05.2018 Anımsanması gereken notlar
-
27.04.2018 Millet, egemenliğine sahip çıksın!
-
24.04.2018 “Çamlak Çömlek Patladı!”
-
17.04.2018 Hoşgörüsüzlük ve değişik bakış açıları
-
13.04.2018 Şeker fabrikaları neden önemli?
-
04.04.2018 “HAK”tan yana olmak
-
03.04.2018 Anı misillemesi
-
06.03.2018 Amaç Osmanlı’yı yüceltmek, Cumhuriyeti küçümsemek midir?
-
20.02.2018 Yozlaşmış cinsellik
-
15.02.2018 Atatürkçü Düşünce Derneği, DKÖ değil mi?
-
16.01.2018 Nasıl Atatürkçü olunur?
-
15.01.2018 “Recep Tayyip Erdoğan’ı destekliyorum”
-
12.01.2018 ‘Güllük Kütüphanesi’nin kaderi kimin elinde?
-
09.01.2018 “Bir olalım, iri olalım, diri olalım”*
-
27.12.2017 Güncel siyasetten ruhsal kurtuluşa ...
-
15.12.2017 Spora ve sporcuya yatırım
-
12.12.2017 Sağlık ve huzur için “Tai Çi Çuan”
-
05.12.2017 “Yazmasam deli olacaktım”
-
24.11.2017 İnsanın değerinin ölçütü nedir?
-
16.11.2017 İçtenlik
-
14.11.2017 Milas ve Güllük’te bitmeyen sorunlar …
-
27.10.2017 Farklı bir turizm anlayışı: ‘Mor Salkım Bağları’
-
11.10.2017 Dünyanın en güzel tatlısı!
-
10.10.2017 Okumak, anlamak ve bilmek
-
07.10.2017 Devlet, “Ana” ya da “Baba” değil artık!
-
23.09.2017 Öncelik, cehaletle savaştır
-
19.09.2017 ‘Özel Okul Devlet Teşviği’ kime verilir?
-
09.09.2017 Türban, keşke müslüman ve iyi insan olmaya yetseydi …
-
08.09.2017 ‘Vicdan azabı’ en büyük cezadır!
-
05.09.2017 Bu 30 Ağustos’ta yaşadıklarım, hissettiklerim …
-
05.08.2017 Güllük’ün çok ciddi ve sıradan sorunları var …
-
03.08.2017 Sanata susamışlık
-
13.07.2017 Ören de kötüye gidiyor sanki!
-
30.06.2017 “Deniz İnsanları”
-
28.06.2017 “Oğlumu ‘Fikri ve vicdanı hür’ yetiştirmek istiyorum”
-
15.06.2017 Tehlike sürüyor!
-
12.06.2017 Bu nasıl bir Ramazan?
-
22.05.2017 Evde pizza yapmanın pratik yoları
-
11.05.2017 “Hayatımın en yorucu ve en güzel haftasonuydu!”
-
03.05.2017 Neye ve kime güveneceğiz?
-
24.04.2017 Ata’ya mektup
-
18.04.2017 Hukuk ve Demokrasi kaybetti
-
04.04.2017 Türkiye’yi işgalin zemini hazırlanıyor
-
31.03.2017 Atatürkçü vatanseverlerin buluşma noktaları
-
14.03.2017 ‘Mağduriyet Edebiyatı’ uluslararasılaştı!
-
10.03.2017 İleride emekli maaşı alamayacak mıyız?
-
08.03.2017 Kadın ve Cumhuriyet
-
23.02.2017 Adaletin bu mu ...?
-
15.02.2017 Saati tersine kurmak
-
11.02.2017 İzmir’i seviyorum
-
08.02.2017 Kirli propaganda
-
24.01.2017 Evlatlarımız ve vatanımızdan değerli neyimiz var?
-
12.01.2017 “Salla başı al maaşı”
-
06.01.2017 Yüz kızarması ve yiğitlik
-
24.12.2016 Türkiye artık “Cumhur”un olmayacak mı?
-
17.12.2016 Şeytanı yeneceğiz!
-
10.12.2016 Eğreti Şiir
-
03.12.2016 İlişki ve evlilik seyri üzerine ...
-
25.11.2016 Sanatla aydınlatanlar
-
11.11.2016 Bu ülkenin toprağında taşında ‘O’nun izi var
-
14.10.2016 Kim bunlar, amaçları ne? / 2
-
13.10.2016 Kim bunlar, amaçları ne? / 1
-
29.09.2016 Şort bahane!
-
20.09.2016 Toplumsal barış ve huzuru bozmak için mi?
-
06.09.2016 Mutlu olmanın yollarından biri
-
01.09.2016 "Bu cennet vatan uğruna"
-
25.08.2016 "Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini"
-
22.08.2016 “Ey Türk İstikbalinin Evladı!”
-
16.08.2016 Kütüphane ve domuzlar
-
01.08.2016 “Şimdi insanlar şeytan olmuş yavrum”
-
26.07.2016 İç savaş tehlikesi ve TSK’nın durumu
-
19.07.2016 Gün gelir, ‘O HALK’a işin düşer
-
08.07.2016 Kanıksama!
-
28.06.2016 Türkiye ve Dünya gündemine ilişkin ...
-
14.06.2016 Yeşili koruyamıyoruz
-
10.06.2016 Cumhurbaşkanının diploması ...
-
09.06.2016 “Hareketi Severiz!”
-
25.05.2016 Kadının hakları ve kazanımları açısından geriye gidiş: Boşanma Komisyonu Raporu
-
23.05.2016 Herkes 19 Mayıs’ı kendince kutladı
-
17.05.2016 Anne olmak, var olmak, var etmek
-
22.04.2016 Nasıl bir Din dersi?
-
20.04.2016 Doğa turizmine yatırım kaçınılmaz
-
15.04.2016 Gülçin ERŞEN
-
04.04.2016 Allah, sevenden ve sevgiden yanadır
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.