- Makaleyi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
- 08 February 2017, Wednesday 19:06
- 2651 kez okundu
Gülçin ERŞEN
Meclis’ten geçen Yeni Anayasa ve “rejim değişikliği” hakkındaki halkoylaması öncesinde, televizyondaki haber ve programları, sosyal medyadaki paylaşımları izliyorum. Kesin, açık ve net olan şu: HAYIR diyenler niye hayır dediklerini biliyor ve gayet güzel açıklayabiliyor, EVET diyenler ve denmesini isteyenler ise bunun nedenlerini mantıklı, tutarlı, inandırıcı biçimde açıklayamıyor. Çünkü, doğru düzgün açıklansa, cahil, bilgisiz, kararsız, duyarsız yurttaşlar da büyük olasılıkla HAYIR diyecek.
Bu arada evetçilerin konuşmaları, paylaşımları, haber ve programlarının (propagandalarının) gerçek dışı, çarpıtılmış, ötekileştiren, hakaret içeren iletiler içermesi rahatsızlık verici.
Başta Başbakan Binali Yıldırım, daha iki gün önceki konuşmasında “PKK, HDP ve FETÖ’cüler ve CHP ‘Hayır’ dediği için ‘evet’ dediklerini söylüyor. Ama, yeni anayasanın, rejim değişikliğinin, Türkiye demokrasisine, ekonomiye, toplumsal yaşama ne gibi yararlar getirebileceğine ilişkin tek bir açıklama ve söz yok. Bir iki hafta önce aslında hiç seyretmediğim Beyaz TV’de “Evetçi” Latif Şener’in yönettiği bir program dikkatimi çekti. “Körler sağırlar birbirini ağırlar” tarzı konuklar, birbirlerinin söylediklerini destekler, över, büyütür tarzda konuşuyorlardı. AKP’li Mehmet Metiner, “Asıl HDP ve PKK’nın, Abdullah Öcalan’ı değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif bile edilemez ‘Tek Adam’, ‘Ulu Önder’ gördüğünü” söyleyerek, aklı sıra Atatürkçülerle, PKK’cıları; HDP ile CHP’yi özdeşleştirme çabası içinde, yapılabilecek en çarpık ve çirkin propagandayı yapıyordu. Zaten AKP’lilerin ve çoğu ‘Evetçi’nin başvurduğu, en güvendiği propaganda bu! Bunda Sonar Araştırma Şirketi Başkanı Hakan Bayrakçı’nın birkaç ay önce bir televizyon programında, HDP’nin “Hayır” demesi durumunda yurttaşların çoğunun “Evet” diyeceğini dile getirmesinin payı olabilir. Ancak, Bayrakçı, Aydınlık’a verdiği bir demeçte; “Şu anda anketçiler için zor bir dönem. İnsanlar düşündüklerini net bir şekilde söylemekten çekiniyor...15 Temmuz darbe girişimi sonrasında Erdoğan’a destekte belli bir artış var ama başkanlığa en yüksek destek yüzde 42-43 seviyelerinde. Erdoğan’a sempati olmasına rağmen başkanlık için yeterli destek yok. Seçmenin yüzde 56’sı başkanlığa kesin karşı. AKP’nin önce kendi seçmenini ikna etmesi gerekiyor” demiş.
Ege’de Son Söz’de yayımlanan İntegral Araştırma Şirketi’nin kamuoyu araştırmasının Aralık verilerine göre; Başkanlık ya da Cumhurbaşkanlığı sistemine ilişkin halkoylamasında oyunuz ne olur sorusuna; katılımcıların yüzde 31’i ‘evet’ yanıtını vermiş. “Hayır” diyenlerin oranı yüzde 57,7 ve kararsızlar yüzde 11.3 oranında.
Ayrıca, İzmir’deyken MHP’li seçmenlerin yüzde 75’inin “Hayır” diyeceği duyumunu aldım.
Camide siyaset,
göçmene rüşvet
Siyasi iktidarın bu durumu bildiği açık. Hükümetin, Suriyeli göçmenlere “Evet” karşılığında rüşvet gibi vatandaşlık, çeşitli hak ve ayrıcalıklar tanıma telaşında olduğu yönünde haberler uçuşuyor. Devletten maaş alan bürokratların, memurların, hatta cami imamlarının “Evet” propagandasına katılmaları, zaten kamu kurumlarına, din adamlarına güveni sarsılmış halkı, daha da karamsarlığa ve şaşkınlığa sevkediyor.
Öte yandan; haber bülteninde az önce TRT’de seçim konuşması yapacak siyasi partilere 20’şer dakika verilirken, AKP’ye 30 dakika süre verileceğini duydum. Zaten “taraflı” Cumhurbaşkanı’ın nerdeyse, sınırsız konuşma hakkı var! Yandaş basın ve çalışanları, istedikleri tarzda konuşur, yazar, çizerken; yandaş olmayan -muhalif bile demiyorum- basının ve çalışanlarının üzerinde siyasi iktidarın ne güçlü baskısı olduğunu geçtiğimiz haftalarda İzmir’deyken duyumsadım. (Bu yüzden yaygın basındaki köşe yazarlarının çoğu, suya sabuna dokunmayan, öğrenci kompozisyonları gibi yazılar yazıyor sanırım...)
Bu koşullar altında seçimlerin eşit ve adil koşullarda yapılacağı öne sürülebilir mi?
Körükörüne reddetmek kadar, körükörüne kabullenmek de bağnazlıktır, yanlıştır. Türkiye’nin kaderi açısından bu denli önemli bir konuda araştırıp, bilgilenip, düşünüp taşınmadan oy kullanmak olmaz. İşte taraflara, siyasi partilere, kamuoyu önderlerine, basına düşen en önemli görev, “kirli propaganda” yapmadan halkı bilgilendirip bilinçlendirmektir. Başta da belirttiğim gibi; “Evet”çilerin, en tepedekilerden en alttakine kadar, mantıklı, geçerli, tutarlı, inandırıcı açıklaması olmadığı gibi, “Hayırcı”lara üstü kapalı ya da açıktan hakaret ederek, onları suçluyorlar, vatan haini ilan ediyorlar!
“Vatan söz konusuysa gerisi ayrıntıdır!” Korkmuyorum, vatansever bir aydın ve gazeteci olarak görüşümü dile getiriyorum. Kanımca, Cumhuriyet’in, demokrasinin, özgürlüklerin yok olması, toplumsal barışın bozularak, ülkenin karmaşaya sürüklenmesi, haksızlık ve adaletsizliklerin artması anlamına gelen bu yeni Anayasal düzenleme ve rejim değişikliği tutkusu, siyasi iktidarın elinde patlayacaktır!
Korkum, ülkemize, halkımıza bir zarar, ziyan gelmemesi yönündedir...
(7 Şubat 2017 / Güllük)
-
17.04.2022 Kötülükle savaşıyoruz
-
13.04.2022 EGEÇEP’ten doğa direnişçilerine ve İkizköy’e ödül
-
16.03.2022 Kıyıya vuran deniz yıldızlarını suyla buluşturanlar
-
25.01.2022 Kar özlemi ve anımsadıklarım
-
29.11.2021 Keşfetmeye değer kent: Salihli
-
06.11.2021 Can’ının istediğini yapmak
-
02.11.2021 Parmaklarıyla okuyup, can kulağıyla dinleyenlere engel yok!
-
24.07.2021 İnsan insanın kurdu değil; yurdu olmalı
-
16.07.2021 Haksızlık, liyakatsızlık ve "Çoklu Standart" her yerde!
-
06.07.2021 Yakan su!
-
18.06.2021 Gazeteci kimdir, nedir, ne yapar?
-
19.05.2021 Gençlere saygı duyuyorum ve güveniyorum
-
18.05.2021 Milas’tan doğan ödüllü marka: Alaboğaz Zeytinyağı
-
26.04.2021 Bir çocuğun ağzından Atatürk’ün yurt ve çocuk sevgisi
-
21.04.2021 Doğal sevinç kaynağı: Çocuklar
-
20.04.2021 "Sen yanmazsan, ben yanmazsam..."
-
14.04.2021 İnsanlığın uyanışı ve sabır
-
16.03.2021 Yazmak için iyi nedenler olsun isterdim
-
03.03.2021 Çok şehit verdik, ama hesap veren yok!
-
28.01.2021 Covit 19 Aşısı hakkında akla gelen sorulara yanıtlar
-
27.01.2021 DELİCE
-
14.01.2021 Evdeki dönüşümlü atıkların toplanması
-
13.11.2020 Atatürk Sevgisi azalmaz
-
04.11.2020 İnternet etiğine bir değinelim
-
03.11.2020 Kadınlarımızın KARA yazgısını kim AKlayacak?
-
14.10.2020 Labranda’nın çağdaş dervişi
-
03.09.2020 Mihenk Taşı, Turnusol Kağıdı
-
31.08.2020 Göç etmek
-
15.08.2020 Siyasal öngörülerim
-
02.07.2020 İnancın Sınanması
-
01.07.2020 Kötü işletmecilik
-
25.06.2020 Yürüten iktidar!
-
08.06.2020 “Siyasi Parti Dini”
-
05.06.2020 Karantina dönemine ilişkin...
-
02.06.2020 Patlicez gari!
-
27.04.2020 Bodrum’un acı otu Koronayı yener!
-
20.04.2020 Korona herkesi eşitledi mi?
-
15.01.2020 Din bu mudur?
-
11.01.2020 Tiyatro diye bir şey var
-
10.01.2020 Ne ummuştuk, ne oldu!...
-
30.12.2019 “Sapere Aude!”
-
28.12.2019 Güllük’ün bitmeyen ulaşım sorunları
-
03.12.2019 “DÜNYAYI SANAT KURTARACAK”
-
09.10.2019 Hepimizin içinde biraz “Joker” var
-
27.09.2019 “Halka öğretmeniz gerekenleri önce kendiniz öğrenin”
-
13.09.2019 “İnsanlığın Yürümesini Dört Gözle Bekliyorum”
-
06.08.2019 Kutsal ve Tağut nedir?
-
03.07.2019 İNSANLIK NE ZAMAN KOŞACAK?
-
25.05.2019 Ruh Açlığı
-
13.05.2019 Dikkat edilmesi gereken şeyler
-
17.04.2019 "Barışçıl Savaşçılar" olacağız
-
07.03.2019 YALNIZCA İNSAN OLMAK İSTİYORUZ
-
25.02.2019 Yıllar sonra “Ruhlarımızı tokuşturmak”
-
19.02.2019 Yaşam - sevdiğim için - güzel
-
05.02.2019 Yaşanabilir yer olsun
-
19.01.2019 DEFTERLER
-
25.12.2018 Sevdiğim ve sevmediğim kentler
-
30.11.2018 Yaşam gibi; acı ve güzel
-
02.10.2018 Yeni üyelerle daha güçlüyüz
-
05.09.2018 Sakarya Savaşı, 15 Temmuz’da mı kazanıldı?
-
15.08.2018 “Siyasi iktidar bizi cezalandırmak istiyor!”
-
18.07.2018 Bu nasıl Okul Aile Birliği Başkanı?
-
06.07.2018 Nicelik değil nitelik ve niyet önemli!
-
06.07.2018 Seçimde kim kazandı?
-
12.06.2018 Tarihimizde dönüm noktası olacak bir seçim
-
15.05.2018 “Güç bende artıııık!”
-
10.05.2018 Anımsanması gereken notlar
-
27.04.2018 Millet, egemenliğine sahip çıksın!
-
24.04.2018 “Çamlak Çömlek Patladı!”
-
17.04.2018 Hoşgörüsüzlük ve değişik bakış açıları
-
13.04.2018 Şeker fabrikaları neden önemli?
-
04.04.2018 “HAK”tan yana olmak
-
03.04.2018 Anı misillemesi
-
06.03.2018 Amaç Osmanlı’yı yüceltmek, Cumhuriyeti küçümsemek midir?
-
20.02.2018 Yozlaşmış cinsellik
-
15.02.2018 Atatürkçü Düşünce Derneği, DKÖ değil mi?
-
16.01.2018 Nasıl Atatürkçü olunur?
-
15.01.2018 “Recep Tayyip Erdoğan’ı destekliyorum”
-
12.01.2018 ‘Güllük Kütüphanesi’nin kaderi kimin elinde?
-
09.01.2018 “Bir olalım, iri olalım, diri olalım”*
-
27.12.2017 Güncel siyasetten ruhsal kurtuluşa ...
-
15.12.2017 Spora ve sporcuya yatırım
-
12.12.2017 Sağlık ve huzur için “Tai Çi Çuan”
-
05.12.2017 “Yazmasam deli olacaktım”
-
24.11.2017 İnsanın değerinin ölçütü nedir?
-
16.11.2017 İçtenlik
-
14.11.2017 Milas ve Güllük’te bitmeyen sorunlar …
-
27.10.2017 Farklı bir turizm anlayışı: ‘Mor Salkım Bağları’
-
11.10.2017 Dünyanın en güzel tatlısı!
-
10.10.2017 Okumak, anlamak ve bilmek
-
07.10.2017 Devlet, “Ana” ya da “Baba” değil artık!
-
23.09.2017 Öncelik, cehaletle savaştır
-
19.09.2017 ‘Özel Okul Devlet Teşviği’ kime verilir?
-
09.09.2017 Türban, keşke müslüman ve iyi insan olmaya yetseydi …
-
08.09.2017 ‘Vicdan azabı’ en büyük cezadır!
-
05.09.2017 Bu 30 Ağustos’ta yaşadıklarım, hissettiklerim …
-
05.08.2017 Güllük’ün çok ciddi ve sıradan sorunları var …
-
03.08.2017 Sanata susamışlık
-
13.07.2017 Ören de kötüye gidiyor sanki!
-
30.06.2017 “Deniz İnsanları”
-
28.06.2017 “Oğlumu ‘Fikri ve vicdanı hür’ yetiştirmek istiyorum”
-
15.06.2017 Tehlike sürüyor!
-
12.06.2017 Bu nasıl bir Ramazan?
-
22.05.2017 Evde pizza yapmanın pratik yoları
-
11.05.2017 “Hayatımın en yorucu ve en güzel haftasonuydu!”
-
03.05.2017 Neye ve kime güveneceğiz?
-
24.04.2017 Ata’ya mektup
-
18.04.2017 Hukuk ve Demokrasi kaybetti
-
04.04.2017 Türkiye’yi işgalin zemini hazırlanıyor
-
31.03.2017 Atatürkçü vatanseverlerin buluşma noktaları
-
14.03.2017 ‘Mağduriyet Edebiyatı’ uluslararasılaştı!
-
10.03.2017 İleride emekli maaşı alamayacak mıyız?
-
08.03.2017 Kadın ve Cumhuriyet
-
23.02.2017 Adaletin bu mu ...?
-
15.02.2017 Saati tersine kurmak
-
11.02.2017 İzmir’i seviyorum
-
24.01.2017 Evlatlarımız ve vatanımızdan değerli neyimiz var?
-
12.01.2017 “Salla başı al maaşı”
-
06.01.2017 Yüz kızarması ve yiğitlik
-
24.12.2016 Türkiye artık “Cumhur”un olmayacak mı?
-
17.12.2016 Şeytanı yeneceğiz!
-
10.12.2016 Eğreti Şiir
-
03.12.2016 İlişki ve evlilik seyri üzerine ...
-
25.11.2016 Sanatla aydınlatanlar
-
11.11.2016 Bu ülkenin toprağında taşında ‘O’nun izi var
-
14.10.2016 Kim bunlar, amaçları ne? / 2
-
13.10.2016 Kim bunlar, amaçları ne? / 1
-
29.09.2016 Şort bahane!
-
20.09.2016 Toplumsal barış ve huzuru bozmak için mi?
-
06.09.2016 Mutlu olmanın yollarından biri
-
01.09.2016 "Bu cennet vatan uğruna"
-
25.08.2016 "Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini"
-
22.08.2016 “Ey Türk İstikbalinin Evladı!”
-
16.08.2016 Kütüphane ve domuzlar
-
01.08.2016 “Şimdi insanlar şeytan olmuş yavrum”
-
26.07.2016 İç savaş tehlikesi ve TSK’nın durumu
-
19.07.2016 Gün gelir, ‘O HALK’a işin düşer
-
08.07.2016 Kanıksama!
-
28.06.2016 Türkiye ve Dünya gündemine ilişkin ...
-
14.06.2016 Yeşili koruyamıyoruz
-
10.06.2016 Cumhurbaşkanının diploması ...
-
09.06.2016 “Hareketi Severiz!”
-
25.05.2016 Kadının hakları ve kazanımları açısından geriye gidiş: Boşanma Komisyonu Raporu
-
23.05.2016 Herkes 19 Mayıs’ı kendince kutladı
-
17.05.2016 Anne olmak, var olmak, var etmek
-
22.04.2016 Nasıl bir Din dersi?
-
20.04.2016 Doğa turizmine yatırım kaçınılmaz
-
15.04.2016 Gülçin ERŞEN
-
04.04.2016 Allah, sevenden ve sevgiden yanadır
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.