- Makaleyi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
- 25 June 2020, Thursday 9:59
- 1063 kez okundu
Aynı ilkeler ve ülküler çevresinde birleşen kişiler, “Yoldaş”tırlar. Eşiniz, arkadaşınız, partidaşınız, meslektaşınız, örgüttaşınız uzun yıllar boyu ya da bir süreliğine yol arkadaşınız olur. Yürümek rahatlatıcı bir eylemdir, bir çeşit hareketli meditasyon gibidir. Kendimden biliyorum; yürümek içinizdeki öfke ve sıkıntıyı atmanızı, kendinizi zinde ve güçlü hissetmenizi, bir konuya odaklanabilmenizi sağlar. Yürümek, ayrıca hak arayışının, direnişin hukuksal yollarındandır.
“Yürümekle yollar aşınmaz”, rahmetli Süleyman Demirel’in Türk siyasetine kattığı, esprili bir sav söz… Yürümekle yollar aşınmaz; ama AŞILIR. Gazeteci Merdan Yanardağ ile Tele1’de 18 Dakika Programını yapan Prof. Dr. Emre Kongar’ın söylediği gibi; “Bu siyasi iktidar herkesi ‘YÜRÜTME’yi başardı”. Yürütme; yürüme eylemini teşvik etme demek… ( YÜRÜTME ve AŞIRMA sözcüklerini eş ya da benzer anlamlı kılan argo kullanım da var ki; bunun AKP iktidarı ile ne ölçüde örtüştüğü ayrı bir konu.)
Daha öncekileri saymazsak, yakın geçmişte CHP’nin Adalet Yürüyüşü, son zamanlarda da HDP’nin hukuksuzca tutuklanan milletvekileri için yürümeleri, baro başkanları ve avukatların kendilerine yönelik yasa tasarısını protesto için Ankara’ya yürüyüşleri gündeme damgasını vurdu. Ne acıdır ki; Türkiye’de “Yargı, Adalet ve Hukuk” kavramlarının temsil ettiği tüm kurumlar, adında “Adalet” bulunan AKP iktidarının döneminde en büyük zararı gördü. Şimdi de yine hukuk ve adaleti temsil eden mesleğin temsilcilerinin; “60 Baro Başkanı”nın, Ankara’ya girişi ve Anıtkabir’e gidip, Atatürk’ün tinsel huzurunda saygı duruşunda bulunmaları engelleniyor. Tele1’de İsmail Dükel’in programına konuk olan TİP Genel Başkanı Erkan Baş’ın söylediği gibi; “Siyasi iktidar, şimdi de SAVUNMA’ya haddini bildiriyor… Aslında, halka gözdağı veriyor…”
Muhalif ve kendisi için – ülke için değil - tehdit saydıklarını, birçok yolla etkisizleştirmeye, engellemeye, yok etmeye çalışan siyasi iktidarın, yaptığı haksızlıkların haddi hesabı yok. Bu haksızlıklardan tuzu kurular ve yandaşlar dışında (Hatta onlar da) pek çok yurttaş nasiplenmiştir. Siyasi iktidarın, hukuğu değil; güçlünün hukuğunu hakim kılmasının son örnekleri, kendisine de zarar vermektedir.
Hukuk, Toplumbilim ve Siyaset Bilimi derslerinden biliyoruz; “Bir ülkenin KHK’lerle (Kanun Hükmünde Kararname) yönetilmesi, o ülkede hukuk ve demokrasinin uygulanamadığının önemli göstergelerindendir.” “Güçler Ayrılığı İlkesi”nin yerle bir edildiği, köklü ve kültürel değerler sistemi giderek yozlaştırılan ülkeyi, kafasına göre yönetmeye yeltenen baskıcı, liyakatsiz, faşist zihniyetli bir iktidara, KHK’ler de yetmez, polis gücü de… İktidarın izlemekte olduğu yol, asılında tüm ülkenin ve kendisinin de geleceği açısından tehlikeli bir hal almaktadır.
Türkiye’de özellikle AKP iktidarı döneminde yasalara aykırı birçok uygulama yaşama geçirildiği gibi; yasaların uygulanmadığı, hukukun işletilmediği örnekler de pek çok. Çifte standart, çelişki, tutarsızlık, yalan, iftira, riyâ, liyakatsizlik, ilkesizlik, etik dışılık, Siyasal Sistem gibi, Adalet mekanizmasını (Yargı’yı) felce uğratmış durumda…
Son günlerde sosyal medyada; AKP iktidarının ilk yıllarında, bayram havasında kahramanlar gibi karşılanarak ülkeye sokulan PKK teröristleri ile, hukuk ve adalet mücadelesi (aslında tüm yurttaşların savunma hakkını korumak) için başkente yürüyen avukatlara yapılan muamele yan yana gösteriliyor. AKP iktidarı kimlerle yan yana yürümedi ki… FETÖ (Fetullah Gülen Terör Örgütü) diye adlandırdıkları yapıyı “Paralel Devlet” haline getiren, kendileri değil mi? Geçmişte onların başvurduğu tüm hukuksuz ve demokrasi dışı yol ve yöntemleri izleyen AKP iktidarının, bir dönem FETÖ ve PKK ile yoldaşlık yaptığını kimse inkâr edemez. Bunun kanıtları, kamuoyunun tanıklık ettiği, ibretlik belgeler olarak tarih sayfalarında çoktan yerini almıştır…
Siyasi iktidarın yürüdüğü yol, eninde sonunda YARGI aşamasına varacaktır. O zaman savunma hakkından kuşkusuz yararlanmak isteyeceklerdir.
-
17.04.2022 Kötülükle savaşıyoruz
-
13.04.2022 EGEÇEP’ten doğa direnişçilerine ve İkizköy’e ödül
-
16.03.2022 Kıyıya vuran deniz yıldızlarını suyla buluşturanlar
-
25.01.2022 Kar özlemi ve anımsadıklarım
-
29.11.2021 Keşfetmeye değer kent: Salihli
-
06.11.2021 Can’ının istediğini yapmak
-
02.11.2021 Parmaklarıyla okuyup, can kulağıyla dinleyenlere engel yok!
-
24.07.2021 İnsan insanın kurdu değil; yurdu olmalı
-
16.07.2021 Haksızlık, liyakatsızlık ve "Çoklu Standart" her yerde!
-
06.07.2021 Yakan su!
-
18.06.2021 Gazeteci kimdir, nedir, ne yapar?
-
19.05.2021 Gençlere saygı duyuyorum ve güveniyorum
-
18.05.2021 Milas’tan doğan ödüllü marka: Alaboğaz Zeytinyağı
-
26.04.2021 Bir çocuğun ağzından Atatürk’ün yurt ve çocuk sevgisi
-
21.04.2021 Doğal sevinç kaynağı: Çocuklar
-
20.04.2021 "Sen yanmazsan, ben yanmazsam..."
-
14.04.2021 İnsanlığın uyanışı ve sabır
-
16.03.2021 Yazmak için iyi nedenler olsun isterdim
-
03.03.2021 Çok şehit verdik, ama hesap veren yok!
-
28.01.2021 Covit 19 Aşısı hakkında akla gelen sorulara yanıtlar
-
27.01.2021 DELİCE
-
14.01.2021 Evdeki dönüşümlü atıkların toplanması
-
13.11.2020 Atatürk Sevgisi azalmaz
-
04.11.2020 İnternet etiğine bir değinelim
-
03.11.2020 Kadınlarımızın KARA yazgısını kim AKlayacak?
-
14.10.2020 Labranda’nın çağdaş dervişi
-
03.09.2020 Mihenk Taşı, Turnusol Kağıdı
-
31.08.2020 Göç etmek
-
15.08.2020 Siyasal öngörülerim
-
02.07.2020 İnancın Sınanması
-
01.07.2020 Kötü işletmecilik
-
08.06.2020 “Siyasi Parti Dini”
-
05.06.2020 Karantina dönemine ilişkin...
-
02.06.2020 Patlicez gari!
-
27.04.2020 Bodrum’un acı otu Koronayı yener!
-
20.04.2020 Korona herkesi eşitledi mi?
-
15.01.2020 Din bu mudur?
-
11.01.2020 Tiyatro diye bir şey var
-
10.01.2020 Ne ummuştuk, ne oldu!...
-
30.12.2019 “Sapere Aude!”
-
28.12.2019 Güllük’ün bitmeyen ulaşım sorunları
-
03.12.2019 “DÜNYAYI SANAT KURTARACAK”
-
09.10.2019 Hepimizin içinde biraz “Joker” var
-
27.09.2019 “Halka öğretmeniz gerekenleri önce kendiniz öğrenin”
-
13.09.2019 “İnsanlığın Yürümesini Dört Gözle Bekliyorum”
-
06.08.2019 Kutsal ve Tağut nedir?
-
03.07.2019 İNSANLIK NE ZAMAN KOŞACAK?
-
25.05.2019 Ruh Açlığı
-
13.05.2019 Dikkat edilmesi gereken şeyler
-
17.04.2019 "Barışçıl Savaşçılar" olacağız
-
07.03.2019 YALNIZCA İNSAN OLMAK İSTİYORUZ
-
25.02.2019 Yıllar sonra “Ruhlarımızı tokuşturmak”
-
19.02.2019 Yaşam - sevdiğim için - güzel
-
05.02.2019 Yaşanabilir yer olsun
-
19.01.2019 DEFTERLER
-
25.12.2018 Sevdiğim ve sevmediğim kentler
-
30.11.2018 Yaşam gibi; acı ve güzel
-
02.10.2018 Yeni üyelerle daha güçlüyüz
-
05.09.2018 Sakarya Savaşı, 15 Temmuz’da mı kazanıldı?
-
15.08.2018 “Siyasi iktidar bizi cezalandırmak istiyor!”
-
18.07.2018 Bu nasıl Okul Aile Birliği Başkanı?
-
06.07.2018 Nicelik değil nitelik ve niyet önemli!
-
06.07.2018 Seçimde kim kazandı?
-
12.06.2018 Tarihimizde dönüm noktası olacak bir seçim
-
15.05.2018 “Güç bende artıııık!”
-
10.05.2018 Anımsanması gereken notlar
-
27.04.2018 Millet, egemenliğine sahip çıksın!
-
24.04.2018 “Çamlak Çömlek Patladı!”
-
17.04.2018 Hoşgörüsüzlük ve değişik bakış açıları
-
13.04.2018 Şeker fabrikaları neden önemli?
-
04.04.2018 “HAK”tan yana olmak
-
03.04.2018 Anı misillemesi
-
06.03.2018 Amaç Osmanlı’yı yüceltmek, Cumhuriyeti küçümsemek midir?
-
20.02.2018 Yozlaşmış cinsellik
-
15.02.2018 Atatürkçü Düşünce Derneği, DKÖ değil mi?
-
16.01.2018 Nasıl Atatürkçü olunur?
-
15.01.2018 “Recep Tayyip Erdoğan’ı destekliyorum”
-
12.01.2018 ‘Güllük Kütüphanesi’nin kaderi kimin elinde?
-
09.01.2018 “Bir olalım, iri olalım, diri olalım”*
-
27.12.2017 Güncel siyasetten ruhsal kurtuluşa ...
-
15.12.2017 Spora ve sporcuya yatırım
-
12.12.2017 Sağlık ve huzur için “Tai Çi Çuan”
-
05.12.2017 “Yazmasam deli olacaktım”
-
24.11.2017 İnsanın değerinin ölçütü nedir?
-
16.11.2017 İçtenlik
-
14.11.2017 Milas ve Güllük’te bitmeyen sorunlar …
-
27.10.2017 Farklı bir turizm anlayışı: ‘Mor Salkım Bağları’
-
11.10.2017 Dünyanın en güzel tatlısı!
-
10.10.2017 Okumak, anlamak ve bilmek
-
07.10.2017 Devlet, “Ana” ya da “Baba” değil artık!
-
23.09.2017 Öncelik, cehaletle savaştır
-
19.09.2017 ‘Özel Okul Devlet Teşviği’ kime verilir?
-
09.09.2017 Türban, keşke müslüman ve iyi insan olmaya yetseydi …
-
08.09.2017 ‘Vicdan azabı’ en büyük cezadır!
-
05.09.2017 Bu 30 Ağustos’ta yaşadıklarım, hissettiklerim …
-
05.08.2017 Güllük’ün çok ciddi ve sıradan sorunları var …
-
03.08.2017 Sanata susamışlık
-
13.07.2017 Ören de kötüye gidiyor sanki!
-
30.06.2017 “Deniz İnsanları”
-
28.06.2017 “Oğlumu ‘Fikri ve vicdanı hür’ yetiştirmek istiyorum”
-
15.06.2017 Tehlike sürüyor!
-
12.06.2017 Bu nasıl bir Ramazan?
-
22.05.2017 Evde pizza yapmanın pratik yoları
-
11.05.2017 “Hayatımın en yorucu ve en güzel haftasonuydu!”
-
03.05.2017 Neye ve kime güveneceğiz?
-
24.04.2017 Ata’ya mektup
-
18.04.2017 Hukuk ve Demokrasi kaybetti
-
04.04.2017 Türkiye’yi işgalin zemini hazırlanıyor
-
31.03.2017 Atatürkçü vatanseverlerin buluşma noktaları
-
14.03.2017 ‘Mağduriyet Edebiyatı’ uluslararasılaştı!
-
10.03.2017 İleride emekli maaşı alamayacak mıyız?
-
08.03.2017 Kadın ve Cumhuriyet
-
23.02.2017 Adaletin bu mu ...?
-
15.02.2017 Saati tersine kurmak
-
11.02.2017 İzmir’i seviyorum
-
08.02.2017 Kirli propaganda
-
24.01.2017 Evlatlarımız ve vatanımızdan değerli neyimiz var?
-
12.01.2017 “Salla başı al maaşı”
-
06.01.2017 Yüz kızarması ve yiğitlik
-
24.12.2016 Türkiye artık “Cumhur”un olmayacak mı?
-
17.12.2016 Şeytanı yeneceğiz!
-
10.12.2016 Eğreti Şiir
-
03.12.2016 İlişki ve evlilik seyri üzerine ...
-
25.11.2016 Sanatla aydınlatanlar
-
11.11.2016 Bu ülkenin toprağında taşında ‘O’nun izi var
-
14.10.2016 Kim bunlar, amaçları ne? / 2
-
13.10.2016 Kim bunlar, amaçları ne? / 1
-
29.09.2016 Şort bahane!
-
20.09.2016 Toplumsal barış ve huzuru bozmak için mi?
-
06.09.2016 Mutlu olmanın yollarından biri
-
01.09.2016 "Bu cennet vatan uğruna"
-
25.08.2016 "Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini"
-
22.08.2016 “Ey Türk İstikbalinin Evladı!”
-
16.08.2016 Kütüphane ve domuzlar
-
01.08.2016 “Şimdi insanlar şeytan olmuş yavrum”
-
26.07.2016 İç savaş tehlikesi ve TSK’nın durumu
-
19.07.2016 Gün gelir, ‘O HALK’a işin düşer
-
08.07.2016 Kanıksama!
-
28.06.2016 Türkiye ve Dünya gündemine ilişkin ...
-
14.06.2016 Yeşili koruyamıyoruz
-
10.06.2016 Cumhurbaşkanının diploması ...
-
09.06.2016 “Hareketi Severiz!”
-
25.05.2016 Kadının hakları ve kazanımları açısından geriye gidiş: Boşanma Komisyonu Raporu
-
23.05.2016 Herkes 19 Mayıs’ı kendince kutladı
-
17.05.2016 Anne olmak, var olmak, var etmek
-
22.04.2016 Nasıl bir Din dersi?
-
20.04.2016 Doğa turizmine yatırım kaçınılmaz
-
15.04.2016 Gülçin ERŞEN
-
04.04.2016 Allah, sevenden ve sevgiden yanadır
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.