• 30 September 2021, Thursday 10:26
CelalDurgun

Celal Durgun

BU KAÇINCI DİN TİCARETİ?

AKP Ordu Milletvekili Şenel Yıldız;

“2023 seçimlerinde kullanılacak her 'Oy'un' kılınmayan namazdan, tutulmayan oruçtan, gidilmeyen hacdan daha önemli olduğunu” buyurmuş.

Yani, namaz kılmazsan, oruç tutmazsan, hacca gitmesen günaha girmezsin; ancak 2023 seçiminde AKP'ye oy vermezsen günahkar olursun, cehennemde cayır cayır yanarsın demek istemiş.

Bunu başka türlü okumak mümkün değil.

***

Pardon siz kimsiniz?

Bu yetkiyi kimden aldınız?

Hangi hakla, AKP'ye oy vermek, namaz kılmaktan, oruç tutmaktan, hacca gitmekten daha önemli olduğunu söylüyorsunuz.

Dayanağınız nedir?

Kur'an'da mı yazıyor?

Peygamberimiz mi emretmiş?

Din alimlerimiz mi önermiş?

Yasaları, anayasayı çiğnediğinizin farkında mısınız?

Bunun adı, dini siyasete alet etmektir.

Din tüccarlığıdır.

Milleti dinle aldatmaktır.

Halkı, AKP'li ve diğerleri şeklinde bölmektir.

Ne siz bizden daha çok Müslüman, ne biz sizden daha az Müslümanız.

Okumuşsunuz, üniversite bitirmişsiniz, tıp doktoru olmuşsunuz, milletvekili seçilmişsiniz ancak akla ziyan açıklamalarda bulunuyorsunuz.

Hatırlayınız; memleketiniz Ordu'da AKP mitinginde konuşuyordunuz, ezan okununca durakladınız, Belediye Başkanı konuşmanızı sürdürmenizi işaret etmişti. Siz de “Belediye Başkanım 'fetvayı' verdi demiş konuşmanızı sürdürmüştünüz.

8 Mart Dünya Kadınlar Günü, İstanbul'da toplanan kadınları “ezan okunurken slogan attılar” diye kınamıştınız.

Katıldığınız bir nikah töreninde, “Sayın Cumhurbaşkanımızın 'sünnetini' yerine getirmeden de defteri vermek istemiyorum” demiştiniz.

Ne var bunda derseniz?

Çok şeyler var.

Zira “fetva”; İslam Peygamberi Hz. Muhammedin örnek davranışları, yol gösterici sözlerinin bütünü demektir.

Eğri oturup, doğru konuşalım.

Aynı cümleyi CHP'li bir vekil Kılıçdaroğlu için kursaydı; siz ve AKP'liler CHP'yi “dinsiz” , “imansız”; “densiz”, “kafir” ilan etmez miydiniz?

Çuvaldızı da, iğneyi de başkasına batırıyorsunuz, “canım yandı” diye feryat ediyorsunuz!

Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu?

***

Garibime gideni yazıyorum:

Savcıların, hakimlerin (işimden olurum, terfi edemem, sürerler korkusuyla soruşturma açmamalarını) anlıyorum.

Yağcıların, dalkavukların, fırıldakların, çıkarcıların hesabını da anlıyorum.(Şan-şöhret, makam-mevkii sahibi olmak, ihale işlerine girmek,, para-pul kazanmak, zengin olmak....)

Benim anlamadığım:

Hemen her konuda görüş bildiren, kah kızan, kah azarlayan, kah bağıran AKP Genel Başkanı Sayın Erdoğan'ın;

“Dur be kardeşim, sen ne diyorsun, söylediğini kulağın duyuyor mu?” sorusunu sormaması; tavır koymaması, susturmaması, terslememesi...

Bu tür insanlara haddini bildirmemesi, ağızlarının payını vermemesi...

Bir Genel Başkan, kendisine yağ çekenlerin gerçek niyetini bilmeli.

Kim içten, kim değil hissetmeli.

Çıkarcının, bencilin gizli hesabını görmeli.

Buram, buram yağ kokan, akla ziyan sözlerin sahiplerini tanımalı...

Sayın Erdoğan'ın, bunları çok iyi tanıdığına inanıyorum.

Ama neden susturmadığını, neden yanından kovmadığını anlamıyorum.

Anlayan beri gelsin.


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık