• 04 February 2025, Tuesday 11:29
CelalDurgun

Celal Durgun

“İNSAN KIYMETİ BİLEN ATATÜRK”

Önce Ahmet Rasim’i tanıtmam gerekiyor.

İstanbul’da (1865) doğdu. Darüşşafaka’da okudu. Edebiyatın hemen her alanında eserler verdi.

Yazdığı romanlar, hikâyeler, Şiirler, Gezi ve Anıları, Makaleleri, Tarih ve Okul Kitapları, yaptığı Çevirileri dikkat çekti. Üretken bir yazar olmanın yanı sıra müzikle de yakından ilgilendi.

“Bu akşam gün batarken gel / Sakın geç kalma erken gel” isimli şarkının sözleri Ahmet Rasim’e aittir.

İşte bu Ahmet Rasim, edebiyatımızın önde gelen üretken yazarı, yaşı ilerleyince yazılarını sürdüremediğinden maddi sıkıntıya girer, İstanbul’dan ayrılır, belki bir iş bulurum umuduyla Ankara’ya gelir ve bir otele yerleşir. Ankara sokaklarında dolaşırken, İsmail Müştak’a (siyasetçi-yazar) rastlar.

Hoşbeşten sonra İsmail Müştak sorar:

“Ankara’da ne işin var, niçin geldin?”

Mizah ustası Ahmet Rasim:

“‘Fırınlarda ekmeklerin dört köşe değil, yuvarlak yapılması yüzünden buraya kadar geldim’ yanıtını verir.

İsmail Müştak’ın bu sözlerden bir şey anlamadığını görünce, devam eder:

“Bir okka ekmek alayım dedim, elimden düşüp yuvarlanmaya başladı. Onun peşinden Ankara’ya kadar koştum. Şaşkın şaşkın onu arıyorum” der.

İsmail Müştak “üzüldüğünü!” söyler.

Ayrılırlar.

İsmail Müştak, o akşam Çankaya’ya davetlidir. Atatürk’e, Ahmet Rasim’le karşılaşmasını anlatır.

Atatürk, “burada nerede kalıyormuş” sorusunu sorar.

İsmail Müştak, “Bilmiyorum efendim, sormadım. Herhalde bir otelde” yanıtını verir.

Atatürk kızarak; “Yarım yüzyıl Türk irfanına hizmet etmiş ve şimdi yoksul kalmış bir zat, sana Ankara’ya ekmek aramaya geldiğini söylüyor da, sen yardım etmeye davranmıyorsun. Hangi otelde kaldığını bile sormuyorsun, öyle mi?”

Emir verir, o gece Ankara’daki bütün otelleri aratır, Ahmet Rasim’in kaldığı otel bulunur.

Yaverlerden birini otele gönderir ve Ahmet Rasim Çankaya’ya getirilir.

Atatürk, Ahmet Rasim’i ayakta karşılar, elini sıkar, yanına oturtur, rakı ikram eder.

Uzunca bir süre sohbet ederler. Sanki bir anda hatırına gelmiş gibi:

“Münhal (boş) bir İstanbul milletvekilliği var. Lütfen kabul ederseniz, beni sevindirirsiniz” teklifinde bulunur.

Ahmet Rasim’in gözleri dolar, Atatürk’ün elini öper.

“Ekmek aslanın ağzında derlerdi de inanmazdım. Meğer sahiden orada imiş.(*)

***

Atatürk; milletine hizmet etmiş yurtseverlere, heykeller yaratmış yontu sanatçılarına, tablolar çizmiş ressamlarına, sahne sanatçılarına; kitaplar-şiirler-romanlar-hikâyeler yazmış yazarlarına sahip çıkmıştır.

“İnsan Kıymetini Bilen Atatürk’ü” saygı-sevgi ve özlemle anıyorum.

(*) Muvaffak İhsan Garan “Milletlerin Sevgilisi Atatürk”

 


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık