• 06 October 2016, Thursday 20:21
CelalDurgun

Celal Durgun

LOZAN

‘sözün özü’ - Celal DURGUN / [email protected]

Ben, onu bunu bilmem. Lozan; Türkiye’nin tapusudur.

Bu tapu öyle kolay alınmadı. Can verildi, kan döküldü.

Analar oğullarını, hanımlar eşlerini, çocuklar babalarını yitirdi.

Yiğitler kefensiz toprağa verildi. Kahramanlar göğüs güğüse vuruştu.

Onbeşliler siperden sipere koştu.

Gece demediler, gündüz demediler; düşmanın tankına, topuna, tüfeğine karşı direndiler.

Ve üzerinde güneş batmayan İngiltere ile onunla birlikte hareket eden işgalcileri ülkemden kovdular.

Lozan; bağımsızlık demektir.

Lozan; ekonomik, mali, sosyal, kültürel ve siyasal her alanda söz ve yetki sahibi olmak demektir.

Lozan; şandır, şereftir, onurdur.

Lozan; direnişin, zaferin simgesidir.

Lozan; vatandır, emektir, özgürlüktür.

Lozan; havadır, sudur, ekmektir.

Lozan; iştir, aştır.

***               ***               ***

Lozan’da; masanın bir ucunda İngiltere, Fransa, İtalya, Yunanistan, Romanya, Sırp-Sloven krallığı, Japonya; diğer ucunda tek başına Türkiye vardı.

İngiltere ve yanındaki devletler savaş meydanlarında alamadıkları ödünleri masada kazanmak için bastırıyor; Osmanlı devleti ile imzaladıkları mali, ekonomik ve yargısal ödünlerin devamını istiyordu.

İsmet İnönü başkanlığındaki heyetimiz ise yeni Türkiye’nin bağımsız bir devlet olduğunun altını çiziyor, savaş meydanlarında vuruşarak bağımsızlığını hak ettiğini ve bu durumun kabul edilmesi için direniyordu.

Çetin süren görüşmelerde, toprak ve sınır anlaşmazlıklarının çoğu Türk heyetinin istediği yönde çözüldü.

Ancak kapitülasyonlar, boğazların boşaltılması, Osmanlı’nın borçları ve Musul nedeniyle Irak sınırımızın belirlenmesi için anlaşmaya varılamadı. İngiltere ve yandaşları, Yeni Türkiye devletinden; demiryolu yapmaması, madenlerini işletmemesi, yabancılardan vergi alınmaması gibi akıl almaz dayatmalarda bulunuyordu. İsmet Paşa, bu isteklere karşı direniyor ve her koşulda bağımsızlıktan ödün vermeyeceğini haykırıyordu.

İngiltere ve yandaşlarının tehdit’e, şantaja varan baskıları, İsmet Paşa’nın fikrini değiştirmedi. Lozan’daki toplantı sonuç almadan dağıldı.

Mustafa Kemal Paşa, savaş hazırlıklarının başlatılmasını emret.

Sovyetler, eğer savaş çıkarsa Türkiye’nin yanında olacağını ilan etti. Savaşı göze alamayan İngiltere ve yandaşları Türkiye’yi yeniden masaya davet etti.

4 Şubat 1923’te kesilen görüşmeler 23 Nisan 1923 tarihinde yeniden başladı. Uzun ve zorlu görüşmelerin sonunda Türkiye’nin Musul dışındaki tüm tezleri kabul edildi.

Türkiye’nin toprak bütünlüğü tescillendi; ekonomik, mali, adli tüm imtiyazlar kaldırıldı.

Osmanlı’dan kalma borçlar taksite bağlandı.

24 Temmuz 1923’te bağıtlanan anlaşma, Büyük Millet Meclisi’nce de onaylandı.

***               ***               ***

Türk Kurtuluş Savaşı her ne kadar Türk-Yunan vuruşması olarak görülse de, aslında Osmanlı’yı sömüren emperyalist devletlere karşı kazanılmış bir savaştır.

“Siz Yunanistan’ı yendiniz, İngiltere’yi değil; bunu unutmayın” diyen Lord Curzon’a, İsmet Paşa bakın nasıl yanıt veriyor:

“Güneyde müttefikiniz Fransızları yendik. Onun silahlandırdığı Ermenileri ve Pontus çetelerini yendik. Müttefikiniz İtalyanları Anadolu’dan uzaklaştırdık. İstanbul yönetimiyle birlikte azdırdığınız isyancıları yendik. Silah ve para ile desteklediğiniz Kuva-yı İnzibatiye’yi yendik. En son olarak da maşanız Yunan ordusunu denize döktük. Mondros’u yendik, Sevr’i yendik. Üçlü anlaşmayı yendik. Bunların hepsinin arkasında siz vardınız, hepsinin ipleri, dümeni, düğmesi sizin elinizdeydi. Biz asıl sizi yendik. Entrikalarınızın nedeni bu. Bunu örtbas etmeye, kaybınızı gidermeye çalışıyorsunuz. Biz sizi burada da yeneceğiz!”

Lozan zaferinin baş aktörü İsmet İnönü ve beraberindeki heyetin hakkı ödenmez.

Lozan’ı hezimet olarak görenleri insafa, vicdanlı olmaya davet ediyorum.

İşgalcileri kovmak, imtiyazları geri almak, ekonomik, mali, adli ödünlere son vermek mi yenilgidir?

Emperyalizmi dize getirmek, özgür ve bağımsız devlet olmayı kabul ettirmek mi hezimettir?


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık