• 11 November 2021, Thursday 11:13
CelalDurgun

Celal Durgun

MUSTAFA KEMAL ATATÜRK

Celal DURGUN

 

Biliyorum, sen O’ndan, hiç hazzetmedin..

Sen karanlık, O aydınlık... Sen tutucu, O devrimci...

Sen dün, O gelecek... Sen din tüccarı, O laik...

Sen padişahçı, O cumhuriyetçi... Sen kul, O yurttaş...

Sen emperyalizmin uşağı, O antiemperyalist...

Sen ümmetçi, O milliyetçi... Sen yasakçı, O özgürlükçü...

 

Hoş, hazzetsen ne yazar etmezsen ne yazar.

O’nu, dünya tanıyor, dünya takdir ediyor.

Çağa damgasını vuran, güçlü, kudretli devlet adamları, O’nun kişiliğine, askerliğine, devlet adamlığına övgüler yağdırıyor, saygı ve sevgilerini gizlemiyorlar.

Örneğin; Sovyetler Birliği'ni kuran, sosyalist harekete önemli katkılarda bulunan Lenin, Atatürk'ü şöyle değerlendiriyor:

“Mustafa Kemal Paşa, tabii ki sosyalist değildir, ama görülüyor ki, iyi bir örgütçü, yetenekli bir komutan, burjuva-ulusal devrimini yürütüyor, ilerici bir insan, akıllı bir devlet adamı. Bizim sosyalist devrimimizin önemini anlamış olup, Sovyet Rusya’ya karşı olumlu davranıyor, o, istilacılara karşı bir kurtuluş savaşı yapıyor. Emperyalistlerin gururunu kıracağına, padişahı da yardakçılarıyla birlikte silip süpüreceğine inanıyorum. Halkın ona inandığını söylüyorlar. Ona yardım etmek, yani Türk halkına yardım etmek gerekiyor...”

Küba devletinin kurucusu Fidel Castro, Havana’da görevli Türkiye diplomatı Bilal Şimşir‘den “Atatürk’ün Büyük Nutuk Kitabını” istemiş ve Atatürk için aşağıdaki ifadeleri kullanmış:

“Ben en çok Atatürk’ten etkilendim; O’nun yaptıklarını ben başaramazdım. Asıl devrimci Atatürk’tür. Bu kadar büyük bir devrim yaptım ama Atatürk’ün yaptıklarını başaramazdım... Devrimci Mustafa Kemal Atatürk varken, Türk gençleri neden kendilerine başka önder arıyorlar?”

Che Guevara, Bolivya’da yakalanıp öldürüldüğünde sırt çantasından; Atatürk’ün “NUTKU” çıkmıştı.

1935’teki Uzun Yürüyüş öncesinde Şangay Meydanı’nda toplanan yüz binlere seslenen Mao, “Ben Çin'in Atatürk'üyüm” demiş.

“Yeni Türk Devleti ile Ankara Antlaşması'nın imzalanması nedeniyle; 'Bizi arkadan vurdu, dağ başındaki haydutlarla, Mustafa Kemallerle anlaştı' diyenlere Fransız Başbakanı Briant, Mecliste verdiği yanıtta: 'Dağ başındaki haydutlar diye isimlendirdiğiniz kahraman Mustafa Kemal ve O'nun tüm askerleri burada olsalardı, teker teker hepsinin heykellerini dikerdik. Böylesine kahraman biriyle antlaşma imzalamaktan gurur duyuyorum.”

İngiltere Başbakanı George:

“Yüzyıllar nadir olarak dahi yetiştirir. Şu talihsizliğe bakın ki, o büyük dahi çağımızda Türk Milleti’ne nasip oldu.”

Hint Parlamento Heyet Başkanı Krıpalanı:

“Atatürk, yalnız Türk Milleti'nin değil, özgürlüğü uğruna savaşan bütün milletlerin önderiydi. O'nun direktifleri altında siz bağımsızlığınıza kavuştunuz. Biz de o yoldan yürüyerek özgürlüğümüze kavuştuk.”

Uluslararası Kadınlar Birliği Romanya Delegesi Cantacuzene:

“Atatürk, dünya üzerinde yeni bir devir açmış insandır. Ben O’nun Türk kadınlarına hak vererek bir ülkede anayı yakışır olduğu yüceliğe eriştirip, Batı’ya ders verdiğini nasıl unuturum.”

ABD'nin, Fransa'nın, İtalya'nın ve daha nice ülkelerin başbakanları, cumhurbaşkanları, yazarları, gazeteleri Atatürk'e övgüler yağdırdılar.

Bilim adamı Einstein: “Siz biliyor musunuz, dünyanın en büyük liderine, Atatürk’e sahipsiniz” açıklamasını yapmıştı.

UNESCO'nun Atatürk'le ilgili aldığı ortak karar, O’nun, büyüklüğünü ispatlayan bir belgedir.

“Atatürk, uluslar arası anlayış, iş birliği, barış yolunda çaba göstermiş üstün kişi, olağanüstü devrimler gerçekleştirmiş bir devrimci, sömürgecilik ve yayılmacılığa karşı savaşan ilk önder, insan haklarına saygılı, dünya barışının öncüsü, yaşamı boyunca insanlar arasında renk, dil, din, ırk ayrımı gözetmeyen, eşi olmayan devlet adamı, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusudur.”

İşte bu kadar. Mustafa Kemal Atatürk Türk milletinin babasıdır, kurtarıcısıdır.

Onunla ne kadar öğünsek, ne kadar sevinsek azdır.

Sen, kabul etsen ne yazar, etmesen ne yazar.

Norveçliler; “eğer zorda kalırsan, içinden çıkılamaz bir durumdaysan, Atatürk gibi düşün” sözünü özdeyiş yapmışlar.

Savaştığımız Yunanistan Başbakan'ı Venizelos:

“Bir ulusun hayatında bu kadar az sürede bu denli kökten değişiklik pek seyrek gerçekleşir... Bu olağanüstü işleri yapanlar, hiç kuşkusuz kelimenin tam anlamıyla büyük adam niteliğine hak kazanmışlardır. Ve bundan dolayı Türkiye övünebilir.”

***

Venizelos, gerçeği gördü, sen görmedin.

Senin gözün kör, kulağın sağır, aklın kara, vicdanın kara...

Dünya'nın sevdiği, saydığı güzel adamın anıtlarına saldırdın, yaptıklarını yıktın, sattın, savdın, adını okullardan, meydanlardan sildin, kitaplardan çıkardın...

Biliyor musun?

Washington'da (ABD), Havana'da (Küba), Santiago'da (Şili), Mexico City'de (Meksika), Bakü'de (Azerbaycan), Bişkek'de (Kırgızistan), Wakayama'da (Japonya), Sidney'de (Avustralya), Yeni Delhi'de (Hindistan), Amsterdam'da (Hollanda), Vise'de (Belçika), Wroclaw'da (Polonya), Aşkabat'ta (Türkmenistan), Roma'da (İtalya), Üsküp'te (Makedonya)... daha bir çok ülkede Atatürk'ün anıtı ve büstü var.

Polonya'nın Wroclaw kentinde bir meslek lisesi ulu önderin adını taşıyor.

Üsküp'te bir okulun ve sokağın adı Mustafa Kemal Atatürk'tür.

Hollanda'da bir caddeye Kemal Atatürk adı verilmiş.

Carlsbad Plaza Hotel'dir ve otelin ana kapısının yanında bir levhada Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Kemal Atatürk'ün burada 1918 Temmuz'unda ikamet ettiğini belirten bir levha bulunmaktadır. Ayrıca Atamızın odası da gezilebilmektedir.

Küba'da Atatürk'ten başka hiçbir yabancı devlet adamının heykeli bulunmamaktadır.

Yeni Zellanda Wellington'da Atatürk'ün adı parkta yaşamaktadır.

Dominik Cumhuriyeti'nde bir cadde boydan boya Mustafa Kemal Atatürk adını taşıyor. Büyük önder Atatürk'ün ismi İslamabad'da Pakistan meclisine çıkan caddeye; Bangladeş'te de Kemal Atatürk ismi uzun bir caddeye verilmiş.

Belçika'ya bağlı Vise'deki Meydan Atatürk adını taşıyor...

Listeyi uzatsam sayfalar almaz...

Hasarlı beyinler Atatürk'ü anlayamaz.

Atatürk'ü sevmek için temiz bir kalp, temiz bir vicdan ve aydınlık bir zeka gerekir.

Atatürk'ü sevmek, demokrasiye bağlılık demektir.

Atatürk'e saygı duymak, akıl işidir, vicdan işidir, vefa işidir; özetle adam olma işidir.

Atatürk, özgürlüğün, eşitliğin, kardeşliğin, aydınlanmanın, bilimin adıdır.

Atatürk, Hak'tır, Hukuk'tur, Adalet'tir.

Atatürk'e sahip çıkmak, saygı duymak her yurttaşın görevidir.

Atatürk'e dil uzatmak hainliktir, inkardır, tek kelimeyle “nankörlüktür.”

Aramızdan ayrılışının 83. yılında, büyük insan, büyük devrimci, büyük komutan, büyük devlet adamı Mustafa Kemal Atatürk'ü, saygı, sevgi ve minnetle anıyorum.

 

 

 

 


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık