Mehmet Oğultürk

30 Kasım 2021 tarihinde ilk defa bir partinin kongresine davet edildim. Daha önceleri herhangi bir parti kongresine ne davet edildim ne de haberim oldu. Genç yaşlarda, görevim gereği siyasi partilerden hep uzak durdum. Emekli olduktan sonra da bir siyasi partiyle herhangi bir temasım olmadı. Ta ki, Kuleli Askeri Lisesi birinci sınıfında kayd-ı kabûl öğrencisi olduğum sırada kendisiyle beraber aynı masada yemek yediğim Sayın Osman PAMUKOĞLU’ nun bir parti kurduğunu öğreninceye kadar. O da orta kısım kayd-ı kabul öğrencisiydi. Okullar açılınca onlar Selimiye Kışlasına taşındılar ve kendisiyle bir daha görüşememiştim. Yıllar sonra, Parti kurup ve Anıt Kabirde Ata’nın huzuruna çıkıp; “Atam, bizim için bugün 11 Kasım 1938 dir” dediğini televizyonlardan duyduğumda, benim duygularımla O’nun duygularının ne kadar örtüştüğünü fark ettim. Bu yüzden O’nun yanında olmayı arzu ettim ve partisinin Milas ilçe teşkilatında görev aldım. Ne yazık ki, yapılan ilk seçimde bir milyona yakın oy almasına karşın Sayın PAMUKOĞLU’ nun; “Bu partiyi kapatıyorum, yasal işlemleri de önümüzdeki ayın 20 sinde Genel Kurulu toplayıp, gerçekleştire- ceğim” demesi üzerine, İlçe teşkilatını feshederek, bir daha hiçbir siyasi parti içinde yer almamayı kararlaştırdım. Siyaset, sayın AKAR’ın dediği gibi   gerçekten zormuş.  

O günden bu yana, sade bir yurttaş olarak kendi ortamımda, gerek sosyal, gerek siyasal ve özellikle doğa konularında gazete makaleleri yazmaya, Köyümde doğa sevdalısı biri olarak yaşamaya çalışıyorum.

Ancak, bugün Milas’ta misafir olarak davet edildiğim Demokrat Parti kongresine gittim. Divan başkanı seçilen, sayın İrfettin AKAR’ı, Ordu milletvekili sayın Cemal ENGİNYURT’ u ve Demokrat Parti Genel Başkanı sayın Gültekin UYSAL’ ı keyifle dinledim. Parti Kongrelerinin nasıl yapıldığını yakından gördüm. İlk konuşmayı yapan divan başkanı ve eski milletvekil- lerimizden Sayın İrfettin AKAR özetle; “ Doğru Yol Partisinin yasaklı olduğu yıllarda, partiye üye bulmakta çok zorlandıklarını, Yeni Sinema salonlarında yaptıkları ilçe kongrelerinde dört yüz üyeleri olduğu halde iki yüz bir üyeyi bulmak için sokaktan geçenleri çağırıp parti kongrelerini yapabildiklerini, herkesin kongrede görünmekten çekindiğini ifade edip; ‘işte biz o günlerden geliyoruz’ diyerek konuşmasını şöyle sürdürdü. Sayın Demirel’in Zincir Bozandan; “gitmediğiniz yer sizin değildir, iki hane bile olsa, mutlaka oraya gidin” diye kendilerini uyardığını, bu nedenle Muğla il hudutları dahilinde ayak basmadıkları yer kalmadığını, siyasetin öyle sanıldığı kadar kolay olmadığını, cesur olmaları gerektiğini ve iki dönem milletvekilliği yaptığını, belirttikten sonra, salonda hazır bulunanlara ve sayın Cemal ENGİNYURT’ a ve genç ve yakışıklı Genel Başkan Sayın Gültekin UYSAL’ a kongrelerini onurlandırdıkları için teşekkürler ediyorum, Allah onlardan razı olsun diyerek sözlerini tamamladı. Sayın İrfettin AKAR dan sonra kürsüye davet edilen Ordu milletvekili Sayın Cemal ENGİNYURT ‘u  ve Demokrat Parti genel başkanı Sayın Gültekin UYSAL’ ı ilgiyle dinledim. Onların yüce Atatürk’ün, Türk istiklal ve Cumhuriyetini ilelebet muhafaza ve müdafaa etmekle görevlendirdiği gençlerden olduklarını, geçmişin geçmişte kaldığını fark ettim. Duygularımı aynen yansıttıkları için kendilerine müteşekkirim. Merkez sağ bir parti mensupları olduklarını söylemelerine rağmen, Atatürk’ün ilke ve inkılâplarına, Cumhuriyete ve değerlerine ne kadar bağlı ve inançlı olduklarını gördüm. Onları candan kutluyor, aynı düşünce ve inançta olan diğer partilerle beraber hareket ederek yeniden şahlanan bir parti olma yolunda kendilerine başarılar diliyorum.

İzmir’in dağlarında çiçekler açar, Altın güneş orda sırmalar saçar,Bozulmuş düşmanlar yel gibi kaçar, yaşa Mustafa Kemal yaşa, Adın yazılacak mücevher taşa diyerek konuşmasına başlayan sayın Cemal ENGİNYURT un konuşmasına bayıldım. Salonda bulunanları adeta coşturdu. Genel Başkan Gültekin UYSAL ise sakin ve kendisinden emin bir şekilde yaptığı konuşmasını tamamladıktan sonra yönetim kurulu seçimlerine geçildi. Azmi PEKER başkanlığındaki yönetim kurulu oy birliğiyle seçilmiş oldu.

Bu kongrede, programı keşke iki bölümde yapsalardı. Ya da konuşmalara daha kısa bir zaman ayrılsaydı. Zira, delegelerin ve misafirlerin pek çoğu seçimlere geçilmesini bekleyemediler. İlçe teşkilatı görevine seçilenleri teker teker sahneye davet edip kendilerini daha yakından tanıma fırsatını bulamadılar. Yönetim Kurulu İlçe Başkanı sayın Azmi PEKER hariç kimseyi ne ismen ne de cismen tanıyamadılar. Bu küçücük eleştirimi hoş göreceklerini umar, yeni seçilen yönetim kuruluna başarılar dilerim. Ne mutlu Türküm diyebilene!