Mehmet Oğultürk

İktidarın müjdeleri bitmiyor. Tam unutuyoruz, yeni bir müjdeyle karşımıza çıkıyorlar. Bu müjdelere inananlarımız bir hayli var ki, ardı arkası kesilmiyor. Topladıkları kalabalıklara ‘size bir müjdemiz var’ diyorlar, ve de ayakta alkışlanıyorlar. Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet sayesinde okumuş yazmış avukat, mühendis. profesör olmuşlar, müjde üstüne müjdeye inanıyorlar ve   alkış tutmaktan yorulmuyorlar. Zira müjdeyi verenlerin, alkışlanmaktan çok mutlu olduklarını görüyorlar.

Eylül 2004 yılında başlayan müjde furyasının sonu gelmiyor. Müjde kelimesini tam unutur gibi oluyoruz, birden ortaya yeni bir müjde ile çıkıveriyorlar. Akçakoca’nın 14 Km açıklarında bulduğumuz ekonomik ve ticari değeri yüksek doğal gaz kısa sürede karaya çıkarılacak müjdesini, Mayıs 2007’de yine Akçakoca açıklarında çıkarılacak doğal gazın Türkiye’de evlerde kullanılan toplam doğal gaz miktarının onda birini karşılayacak müjdesini veriyorlar. Ardından, Ağustos 2007 de Karadeniz’de petrol bulunduğu müjdesi geliyor. 2010 yılında, TPAO’nun Karadeniz açıklarında petrol arama çalışmalarına başladığı ve 1600 metre derinlikte yeni yeni rezervler bulunduğu müjdesi veriliyor. Ağustos 2012’de Hakkari yakınlarında petrol bulunduğu müjdesi, Haziran 2019’da Doğu Akdeniz’de sondaj çalışmalarına başlandığı müjdesi, Temmuz 2020’de Zonguldak’ın 170 km. açıklarında yapılan çalışmalar sonucunda 320 milyar metre küplük doğal gaz rezervi keşfettik müjdesi, Şubat 2021’de Milli Uzay Programı ile Ay’a ilk temas müjdesi, çiftçilere ve kadın girişimcilere yardım müjdesi. Diyarbakır ve Kırklareli’nde milyarlarca varil petrol rezervi müjdesi, daha sonra yine Zonguldak açıklarında 135 milyar, Karadeniz’in diğer Bölgelerinde 405 milyar metre küp olmak üzere toplam 540 milyar metre küp doğal gaz rezerv müjdesi veriliyor. Dolar yedi lirayken, bir gecede çıkmış on sekize; on ikiye indirdik müjdesiyle sokaklar şen şakrak, halaylar gırla. Son olarak bir müjde daha verdiler. On yıl vadeli, %0,99 faizle konut kredisi müjdesi.

Müjdelerinin sonu gelmiyor, ama bu güne kadar ne petrole, ne doğal gaza ne de Ay’a kavuşamadık.  Bu gidişle, hiç de kavuşamayacağız gibi. Keşfedilen ve bir türlü çıkartılamayan petrol ve doğal gazı beklemekten canımız çıktı. Şimdi dolar on beş TL. yi aşınca, konut kredisi müjdesi çıktı ortaya. Bir daire olmuş bir buçuk iki milyon TL. kredisini öde, ödeyebilirsen. Bu krediyi alabilmek için de, döviz ve yastık altındaki altınlarınızın Türk Lirasına çevrilmesini şart koşuyorlar. Ümmetin elinde kalan son varlıklarına da göz dikiyorlar.

1960-1970’li yıllarda en küçük memurlar bile, aldıkları emekli ikramiyesi ile bir daire bir araba sahibi olabilirken, bugün değil bir daire bir araba sahibi olmak, ekmek alırken bile cüzdanlarına iki defa bakar oldular. Bir de şükürden bahsediyorlar.

Haa, unutmadan söyleyelim; köylüye çiftçiye üreticiye de müjde var. Gübre, mazot fiyatına zam, stokçuya dam.

Üretici çiftçi aciz, traktörüne, mülküne konacak haciz.

Vah Türkiyem vah.