Mehmet Oğultürk

Avanak bir milleti bulmuşlar, müjde üstüne müjde veriyorlar. Hem de bir hafta önceden haber verip, “Ey millet falanca gün size bir müjdemiz olacak” diyorlar. Millet de o günü merakla ve heyecanla bekliyor. Önce Trakya’da petrol ve doğal gaz bulduklarını müjdelediler. Halâ ortada ne petrol ne de doğal gaz var.  Ama,  milletin petrol ve doğalgaz faturalarını  haftada, ya da ayda bir ayarlamaya (zamlamaya)   devam ettiler.

Aylar yıllar önce “yerli ve milli bir arabamız olacak” müjdesini verdiler. Projesini İtalyanlara yaptırıp, parçalarını yurt dışından getirttiler. Nasıl yerli  ve milli bir araba oluyor anlayan varsa beri gelsin. Halâ  bu araba da ortalıkta görünmüyor.

Hava sahamızı güçlendirmek için,  Amerika ile ortak F-35 üretiyoruz müjdesini verdiler. Milyarlarca dolar para yatırdılar. Amerika kıç atınca da ne F-35, ne de Patriot alabildiler. Çin füzesi alacaklarını müjdelediler. Hatta pazarlığa bile tutuştular. Ama, Amerika höt deyince vazgeçtiler.

Madem ki Amerika bize hava savunma sistemi vermiyor, biz de Rusya’dan S-400 alıyoruz müjdesini verdiler. Aylar yıllar sonra bir iki S-400 bataryası getirttiler ve Rusya’ya da bir buçuk milyar dolar ödediler. Amerika yine höt dedi, o bataryaları da aktive edemeyip depoya çektiler.

Sonra, “Bekleyin gelecek Cuma’ya sizlere çok önemli bir müjde vereceğiz” dediler. Bu millet yine merakla ve sabırla Cuma gününü bekledi. Cuma günü gelince de “Müjde Karadeniz’de şu kadar milyar metre küp doğal gaz keşfettik” dediler. Buna millet pek sevindi. Mutluluktan havalara zıpladı. Artık bu kış rahat rahat kombilerini ateşleyebileceklerdi. Hava gazı değil, hava aldılar. Üstelik zamlarla (fiyat ayarlaması) baş başa kaldılar.

 İstanbul’a Boğazın yeterli olmadığını, Karadeniz ile Marmara arasında bir “Kanal İstanbul” açarak daha çok paralar kazanacaklarının  müjdesini verdiler. Ve buna “Benim en büyük hayalimdir” dediler. Daha bir kazma dahi vuramadılar. Çünkü kazma vuracak paraları kalmadı. Hepsini Çin’den gelecek aşıya yatırdılar.

Şimdi de “Bekle bizi Ay ansızın gelebiliriz” diyorlar. Millete de “Müjdeler olsun yakında Aya gidiyoruz, yolcularına astronot, kozmonot vs. demeyeceğiz, bir isim bulalım, hatta yolculardan biri Bayan da olabilir” diyorlar ve hedef 2023’ü gösteriyorlar. Müjde üstüne müjde veriyorlar. Onlar müjde vermekten bıkıp usanmadılar, bu millet de sabır ve heyecanla beklemekten.

Pek yakında, “Ay’a bir iki, bir iki.. orda Covid-19 yok”  müjdesini verirlerse şaşırmayın.

 Aya mı dediniz? Ha, ha, ha…