Mehmet Oğultürk

Türkiye’mizin içler acısı halini gördükçe kahroluyorum. Bu aşamadan sonra erken ya da zamanında seçim olsa da hiçbir şey değişmeyecektir. Seçim demokrasi ile yönetilen ülkelerde bir şey ifade ediyor. Bizim gibi Müslüman ülkelerin hiç birinde seçim bir şey ifade etmiyor. Çoğunda seçim bile yapılmıyor. Bakmayın siz Anayasamızda, Türkiye Cumhuriyeti demokratik, laik ve sosyal bir hukuk Devletidir diye yazmasına. Aslında ne demokratikliği, ne laikliği ne sosyalliği ne de hukuk Devletliği kalmamıştır. Seçimler göstermelik,  dostlar alışverişte görsün türündendir.

Yıllar önce Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na gazeteciler soruyorlar; “Efendim Sine-i Millete dönmeyi düşünüyor musunuz? Verdiği cevap “Milletvekilleri toptan istifa etse bile bunu Meclis onaylamadığı sürece geçerli olmuyor.” Bugün aynı kişi sine-i millete dönmeyi öneriyor. Sayın Özel de hemen cevabını veriyor; “Bu erken seçimi değil ara seçimi getirir. Bu da iktidarın tüm milletvekilliklerini elde etmesini ve istediği gibi Anayasayı değiştirmesini sağlar” diyor. Sayın Özel haklı olabilir. Ama uyulmayan ve saygı da duyulmayan bir anayasanın bu hükmü de yok sayılabilir.  İktidar ara seçimi, erken seçimi, hatta zamanında seçimi de bir bahaneyle askıya alırsa Sayın Özel ne yapacak? Buna asla izin vermeyiz demeye devam mı edecek? Bana göre bizim en büyük sorunumuz her şeyi dost ve müttefik dediğimiz bir devlete teslim etmemizdir. Eğer başka bir çözüm yolu yoksa Sine-i Millete dönülmelidir. Yalnız CHP değil tüm muhalefet birlikte dönmelidir. Ne olacaksa görülmelidir. Sular bulanmadan durulmaz demiş atalarımız. Bazıları Kaos çıkar diyor. Kaos daha nasıl çıkacak? Düne kadar sövdüğünüz, asılması için miting meydanlarında ip attığınız, terörist başı olmakla suçladığınız birinin Mecliste konuşmasını istemek Kaosa davet değil midir?

Meclis kürsüsünden ip atıp bağırıp çağırdıktan bir gün sonra adamı karşınızda görünce ellerine yapışmak ne anlama geliyor? Siyaset gereğiymiş. Olurmuş böyle şeyler. Hadi canım sende! Bu düpedüz milleti aptal yerine koymaktır. Böyle siyasetçilerle yönetilmek bu ülkenin kaderi midir, nedir? Doğru dürüst bir siyasetçi bulamayacak mıyız? Yalancı, dönek, yüzü kızarmayan siyasetçiler ile yönetilmeye mahkûm muyuz? Eğer öyleyse erken seçim de zamanında seçim de çare değildir. 01.11.2024