• 27 August 2019, Tuesday 15:44
MehmetOğultürk

Mehmet Oğultürk

KARACAHİSAR KÖPRÜSÜ

Mehmet  Oğultürk

(Emekli Eğitimci)

Milas’ın 20 km. güneyinde  bir mahallesi var. Oraya Milas-Ören karayolunun  14. Km.’sinden sağa sapılarak gidiliyor. Cumhuriyetin ilk yıllarında,  ilkokula kavuşturulmuş bölgenin okul ihtiyacı oradan karşılanmış. Çevre köylerden gelen çocuklar  bu okulda okumuş, kimi  öğretmen, kimi  hakim ve savcı, kimi de  asker olarak Cumhuriyete sahip çıkmışlar. Kısacası, o bölgenin örnek köyü olmuş. Bu köyün  yolu daracık bir köprü üzerinden geçmektedir. Ben  77 yaşındayım, bu köprünün yaşı da benden az değil. Üzerinden geçenlerin sayısını hesap edecek beynimiz yok artık. Bu köprüden geçenler  sadece Karacahisar köylüleri değil, Fesleğen,Çiftlik,Pınararası, Ulupınar,Söğütçük,Kısırlar, Balcılar,Demirciler Hasanlar, Çömlekçi köylüleri ve Mumcular( Karaova)’a  gidenler de bu köprüden geçebiliyorlar. Üzerinde kafa kafaya çarpışan araçları görünce bu yazıyı yazmaya karar verdim.

Milas- Ören karayolundan ayrıldıktan sonra köprüye kadar olan yol asfaltlanarak trafiği rahatlatılmış, bakım ve  onarımları  muntazam yapılmış, köyler mahalle olduktan sonra da Muğla Büyükşehir Belediyesi tarafından bakımı onarımı üstlenilmiş bulunmaktadır. Büyük Şehir Belediyemiz, her nedense köprüye kadar hizmet üretmekte, köprüye gelince hizmet öbür yana geçip devam etmektedir.Yanlışgörmediysem , geçen haftalarda bir genç paslanmış küpeşte demirlerini boyuyordu. Bakımı o kadar. Bu işi mahalle muhtarı mı, yoksa Büyükşehir mi yaptırdı, bilmiyorum.

Büyükşehir’in bütçesi bu köprüyü yenileyip genişletmeye yetmiyor her halde. Yıllarca ihmal edilen bu köprüyü kim ne zaman ele alıp, araçların kafa kafaya çarpışmasını engelleyecek. Köprü başından en az 50 metre önceden görülecek yol daralma işaretleri  bile yok.  Köprüye gelip giden araçlar son ana kadar birbirilerini göremiyor. 

Bu köprünün ihmali, merkezi idareden kaynaklanıyor olabilir. Ne vali ne de kaymakam bu yolu kullanmıyor da  olabilir. Büyük şirketlerin yanlarında görünmek zorunda bırakılan bu kurumlar merkezi  idareden çekiniyor olabilirler.90  milyon ton kömür ve kükürt rezervi olduğu söylenen Karacahisar’ın 5-10 yıl sonra yok olacağını en iyi onlar bilirler. Köyün ahalisi ise birkaç kişi hariç, topraklarına, ağaçlarına, zeytinliklerine ilgisiz gibi görünüyorlar. Zira, bizim millet ileriye bakıp geleceği görmeye çalışmıyor.”Bir hırka bir lokma bana yeter” diyen dervişlerimiz var. Bana dokunmayan yılan bin yaşasın diyen atalarımızvar.

 Büyük Devletlerin ve Şirketlerin acelesi yoktur. Tüm köyleri birden ayaklandırmaktansa teker teker yutmayı tercih ederler. Bu kömür belası, Milas’ ımızın tam 21 köyünü tehdit ediyor. Sek Köyü, Bağdamları,Karacaağaç,  İkiz Köy, Hüsamlar  yok oldu. Sıra Çam Köye gelmiş durumda. Sonra sıra da Karacahisar var.

Nasıl olsa ileriki yıllarda Karacahisar diye bir köy olmayacak. Niye köprüsü için masraf edelim . O köprüye yapacağımız masraf boşuna yapılmış olacaktır diye düşünenler var ki, 60 yıldır bu köprüye çivi çakılmıyor.


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık