• 09 September 2024, Monday 22:59
MehmetOğultürk

Mehmet Oğultürk

TEĞMENLER TAKIYYECİ Mİ?

Teğmenlerin Kılıcı isimli yazım için bazı okurlardan eleştirisel yorumlar aldım. Kim bilir yorumlarında haklı da olabilirler. 1963 yılında, Harp Okulu son sınıfta, teğmen unvanını almamıza bir hafta kala, Talat Aydemir ve arkadaşları Harp Okuluna gelmiş ve Harp Okulu Alayını sevk ve idare etmişti. O günkü nöbetçi komutanların hiçbiri buna engel olmamış ve bizleri de bu konuda uyarmamıştı. Yaşanan olaylardan ötürü devlet bizleri suçlayıp yargılamıştı. Çoğumuz beraat etmiş olmamıza rağmen, bizleri Harp Okulundan kovmuştu. Oysa Genel Kurmay istihbaratı Talat Aydemir ve arkadaşlarının böyle bir harekete kalkışacağını önceden öğrenmiş ve Kara Kuvvetleri Komutanı Org. Ali Keskiner’i öğrenci alayının tutum ve davranışlarını tespit için Harp Okulunu teftişe göndermişti. Harp Okulunda incelemelerde bulunan Kara Kuvvetleri Komutanı Org. Ali Keskiner, her şeyin normal olduğunu, öğrencilerin hiçbir şeyden habersiz sınavlara girip çıktığını görmüştü.

Devleti yönetenler, Talat Aydemir ve arkadaşlarının Harp Okuluna gelmesine ve istediği gibi hareket etmesine bilerek engel olmamıştır. Hem yandaşı öğrencileri tespit etmek hem de ikide bir darbe teşebbüsünde bulunan Talat Aydemir’i temelli bertaraf etmek amacıyla fırsat kollamıştır.  Sonunda istediklerini de elde etmişlerdir. Olan hiçbir şeyden haberi olmayan bizlere olmuştur. Hayallerimiz ve geleceğimiz kararmıştır. Bunu yaşadığımız sürece unutmamız mümkün değildir. Acaba tarih gerçekten tekerrür mü ediyor?

Okurların bazıları, iktidarın bu teğmenlere talimatla slogan attırdığını savunmaktadır. Teğmenlerin aslında Takıyye yaptıklarını ifade etmektedirler. Amaçlarının kamuoyunu oyalayıp yaşanan geçim sıkıntısını unutturmak, BOP projesini sessiz sedasız hayata geçirebilmek için kendilerini yeniden mağdur göstermek olduğunu iddia etmektedir.

Bir okur, Generallerin Hizbullah lideriyle yan yana poz verdiklerini, Harp Okullarına kaydolan öğrencilerin SADAT tarafından özenle seçildiğini, GATA’nın kapatıldığını, Milli savunma Üniversitesine yandaş Sabah gazetesinde yazan ve askerlikle hiçbir ilgisi bulanmayan Erhan Afyoncu’nun Rektör yapıldığını, bu üniversitenin öğretim kadrosunun da SADAT tarafından belirlendiğini unutturmak, TSK nın içerisinde gerçekten Atatürkçü subayların olduğu algısını yaratmak için bu teğmenler kılıçlarını çekip bu sloganı atmışlardır diyor.

 Bir başka okur da, Harp Okulu ve Askeri Liselerin 15 Temmuz tiyatrosundan sonra kapatıldığını, Milli Savunma Üniversitesi adında bir üniversite kurulduğunu, başına da SADAT ve Menzilcilerin getirildiğini, öğrencilerinin Mustafa Kemalin askeri olma ihtimalinin bulunmadığını, Harp Okullarını birincilikle bitiren kızlardan birinin adının İKRA olduğunu, dinci olmayan birinin kızlarına bu ismi koymayacağını, SADAT tarafından seçilen bu öğrencilerin Kemalist olmasının mümkün olmadığını, okul birincisi olan iki kızın babalarının da AKP il teşkilatlarında yönetici olarak çalıştıklarını ifade ediyor.

Bunlar çok önemli ve çok yerinde tespitler olabilir. Demek ki, Türkiye Cumhuriyetinin ipini çekmek üzeredirler. Yeni bir anayasa istemeleri belki de bundandır. Peki, bunlara kim dur diyecek? Kim engel olacak? İşte mesele buradadır. Bütün bunlar yaşanırken seyirci kalanların şikâyet etmeye hakları yoktur. Laf üretmekten başka bir şey yapamayan muhalefetin vebali büyük olacaktır. Siyasete soyunanların içinde Türk İstiklal ve Cumhuriyetini savunacak ve koruyacak, talimatları hep dışarıdan almayacak birilerine mutlak ihtiyaç vardır.

Benim iki büyük eserim vardır. Biri Türkiye Cumhuriyeti diğeri Cumhuriyet Halk Partisidir diyen Büyük Önderin herhalde kemikleri sızlamaktadır.

 Bakınız şair Mithat Cemal Kuntay ne diyor? “Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır. Toprak, eğer uğrunda ölen varsa vatandır.”

 


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık