• 25 February 2024, Sunday 19:35
MehmetOğultürk

Mehmet Oğultürk

YEREL SEÇİMLER VE MUHALEFET

31.03.2024 tarihinde yenilenecek olan yerel seçimleri kimler kazanacak? İktidar partileri mi yoksa muhalefet partileri mi? Merakla bekleniyor.  Bana göre, bir birinin ayağına çelme takan, bir birini suçlayan ve birliktelik oluşturamayan muhalefetin işi zor. Az kaldı. Sandıklar açıldıktan bir saat sonra hep birlikte göreceğiz.

Seçimlere katılma hakkı bulunan her partinin hedefi, mutlaka bu seçimlerde sıçrama yapmak ve önemli sayıda Belediye Başkanlığı seçimini kazanarak Türkiye’nin gündeminde kalmaktır. Yoksa unutulup gidecek ve ebediyen tabela partisi olarak tarihteki yerini alacaktır. Gerçek demokrasi ile yönetilen ülkelerde hep böyle olmaktadır. Bu seçim, ülkemizdeki adı konmamış rejimin resmen ilan edilmesini gündeme getirebilir. Söylem ve eylemlere bakılırsa bunun uzak bir ihtimal olmadığı anlaşılacaktır.

Otoriter rejimlerle yönetilen ülkelerde muhalefetin seçim kazanması öyle sanıldığı kadar kolay değildir. Etkili ve yetkili olan her kurum ve kuruluş iktidardan yana tavır koydukça, okumamış, zırcahil halkın feraseti oldukça, işgalciler vatandaş yapılıp oy kullandırıldıkça muhalefetin seçim kazanması hayalden öteye bir şey değildir. Zira seçim sonuçlarını, Türkiye’nin Akdeniz, Ege ve Marmara denizi kıyılarında yaşayanlar değil, Karadeniz, İç Anadolu,  Doğu ve Güney Doğu Anadolu’da yaşayan feraseti yüksek halk belirlemektedir. Bunlara bir de Afganlıları ve Suriyelileri ekleyin. Seçim hileleri de cabası. Bu nedenle, muhalefet partilerinin seçim kazanma olasılığı çok zayıftır. Katıldıkları her seçimde hüsrana uğramaları bundandır. Altı muhalif parti bir araya geldiği, ekonominin dibe vurduğu, feraseti yüksek halkın açlık sınırının altında yaşadığı ve bırakın eti, peyniri, patatesi, simidi bile satın alırken iki defa cüzdanına baktığı halde, Mayıs 2023 seçimlerini iktidar partileri kazanmıştır. Bu kanaatimi, moral bozuculuk, ümit kırıcılık olarak değerlendirenler olabilir. Bu konuda yanılmış olmayı çok isterdim. Ancak haklı olduğumu kanıtlayacak pek çok olay yaşanmış ve yaşanmaktadır bu ülkede. Totaliter rejimlerde, seçimler iktidarı meşru kılmak için yapılır ve her seçimi, bir yolunu bulup mutlaka iktidar partileri kazanır. Örnek aldığımız ve onlar gibi olmayı arzu ettiğimiz ABD’de bile bir kişi ancak sekiz yıl iktidar olabiliyor. Üstelik yalnız değil. Bizi ise tam 22 yıldır aynı kişi tek başına yönetiyor ve bir beş yıl daha yönetecektir. Bir bakmışsınız, yine atı alan Üsküdar’ı geçivermiş.

Ordusu, Güvenlik Güçleri, Yargısı, Eğitim kurumları, Bürokrasisi ve TBBM’si tarikat ve cemaatlere teslim edilmiş bir ülke var karşımızda. Devletin kurucusuna hakaretler edenlere sahip çıkanların, onları koruyup kollayanların hedefi, her ne olursa olsun seçimleri mutlaka kazanmak olacaktır. Bu konuda kendilerine en büyük desteği, geçmişte olduğu gibi, yine YSK verecek ve vermeye devam edecektir. Çünkü YSK’nın kararlarının doğru olup olmadığını denetleyecek bir kurum yoktur. Avrupa İnsan hakları mahkemesi bile YSK kararlarına karşı açılan davalara bakmamaktadır.

16 Nisan 2017 Referandumunda, kendilerini yasama erki yerine koyarak, sandıkların açılmasına bir saat kala, mühürsüz oyları geçerli sayması, 2019 Yerel seçimlerinde iktidar partisinin oylarımız çalındı itirazı üzerine aynı zarf içinde bulunan dört pusuladan, sadece İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanlığı pusulalarında usulsüzlük yapıldığı gerekçesiyle seçimlerin yenilenmesine karar vermesi, yine Anayasa’nın 101. Maddesine yeni bir yorum getirerek aynı kişinin üçüncü kez Cumhurbaşkanı seçilmesine imkân tanıması, tarafsız olmadıklarının en büyük kanıtıdır.

Böyle bir Kurulun, 2024 Yerel seçimlerinde de iktidar partisi lehine kararlar vermesi çok doğaldır. Özellikle Islak imzalı tutanakların sisteme kayıtlarında oy kaydırmalarının olması muhtemeldir. Bunun önüne nasıl geçilecektir? Farz edelim ki muhalefet böyle bir durum tespit etti. Kime şikâyet edecektir? Muhalefeti hesaba almayarak, muhalefetin itirazlarını görmezden gelmeleri mümkündür. Bugüne kadar Muhalefetin yaptığı hiçbir itirazı kabul edip işlem yapmamış, buna mukabil iktidarın itirazlarını derhal yerine getirmiştir. İşte bu nedenle muhalefet,  ellerinde bulunan bazı büyük şehirleri kaybedebilir. Keşke böyle düşünmüyor ve umutlu olabilseydim.

Ekonominin bugünkü durumuna, kötü yönetimden değil Allah’ın takdirinden ve CHP’nin tutumundan kaynaklandığına inanan feraseti yüksek halkın takdiri, büyük bir ihtimalle bu yönde olacaktır. 6 Şubat 2023 deprem felaketini yaşayan ve Devleti yanlarında göremeyen İllerdeki seçmenler Mayıs 2023 seçimlerinde bile iktidarı tercih etmişler ya da ettirilmişlerdir. Büyük felâketin yıl dönümünde, “Belediye Başkanlarıyla Merkezi yönetim el ele vermez ise o şehre hizmet gelmez” diyeni coşku ve alkışlarla, muhalefeti ise öfke, kin, nefret ve protestolarla karşılamaları bir hayli düşündürücüdür.  Bunlar önemli ipuçlarıdır. Daha ne olsun! 23.02.2024

 

 


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık