• 27 September 2021, Monday 11:20
MehmetOğultürk

Mehmet Oğultürk

AH ŞU EV SAHİPLERİ YOK MU !

Son günlerin en önemli gündemi, sokaklarda gecelemek zorunda olan geleceğimizdir. Onları parklardaki kanepelerde yatıp uyumak zorunda bırakanlar utansın. Her şehre, kasabaya Fakülte, Yüksek okul açmakla övünenler utansın. Açılış törenlerinde nutuk atanlar utansın. Madem ki övünerek açılışlar yapıyorlar, neden barınacakları, yiyip içecek, dinlenip eğlenecek yerlerini de yapmıyorlar? Neden öğretim elemanı yetiştirmeyip, oradan buradan ekleme hocalar getirtmekle oyalanıyorlar? Bu fakültelere, Yüksek okullara gelecek öğrencileri neden yurtsuz barksız bırakıyorlar? Neden saldım çayıra  mevlâm  kayıra diyorlar? Neden onları ev sahiplerinin insafına terk ediyorlar?

Ekonominin en temel kuralının arz ve talep olduğunu neden hatırlamıyorlar da hep ev sahiplerini suçluyorlar? Ev sahipleri kiraları çok artırıyor, önlem alınsın diye neden feryadı figan ediyorlar? Hiç talep olmasa, evler boş kalsa ya da her sokakta yüzlerce kiralık ev olsa, ev sahipleri zam üstüne zam isteyebilecekler mi acaba? Elektriğe, suya, doğal gaza, akaryakıta zam üstüne zam yapanları bir yana koyup, ev sahiplerini suçlamak bana göre haksızlıktır. Ev sahipleri pazara gitmez, yemez içmez, elektrik, su, doğalgaz, akaryakıt kullanmazlar, dolayısıyla da onların paraları hiç bitmez.

 Kira mevzuatı bile buna göre hazırlanmıştır. Kiracılar evlerini yıksınlar, yaksınlar, kapılarını pencerelerini kırıp döksünler sonra da çıkıp gitsinler. Haklarında bir dava açılsın da görün. Ev sahiplerinin ceplerini bir de icra ve mahkemeler ile vergi daireleri boşaltsın.

 Bu yüzden, kiralık ev bulmak bir hayli zorlaşıyor. Kiralanmak üzere, artık yeni ev yapmıyorlar. Yapılanlar ise ev değil apartlar ve rezidanslardır. Onlar da ateş pahası. Geleceğimizin sokaklarda, parklarda yatıp kalkmalarının sorumlusu ev sahipleri değildir. Eğer bir sorumlu arıyorlarsa ev sahiplerine değil ülkeyi yönetenlere baksınlar.

Televizyonları her açışımda ev sahiplerinin insafsızlığından, fırsatçılıklarından söz ediliyor. Kira mevzuatını hiç incelediler mi acaba? Ben inceledim. Ne olursa olsun, kiracı on beş gün önceden haber vermek şartıyla istediği anda sözleşmeyi feshedebiliyor ama ev sahibi tam on bir yıl beklemek zorunda bırakılıyor. Kiracı, evin kapısını kilitleyip gidiyor, ne kira ödüyor, ne de evi boşaltıyor. Üstelik ev sahibine yüzlerce lira su ve elektrik borcunu da hediye ediyor. Eve mahkeme kararı olmadan girilemiyor. Abonelik kiracı üstünde olsa bile elektrik su borcunu ödemeden, sigorta (dask) yaptırmadan  ev sahibi aboneliği üstüne alamıyor. Üstelik, ev göçüp yok olduğu halde, tapu kayıtlarında ev görünüyor diye olmayan evi  dahi sigorta(dask) yaptırıyorlar. Kiralık ev sahibi olmak hiç de kolay değildir. Kimse kendilerini onların yerine koyup, empati kurmuyor. Varsa yoksa suçlu ev sahipleridir.

Ah şu ev sahipleri yok mu! Kiralara zam yapmasalar, gençlerimize kapılarını sonuna kadar açsalar, hatta hiç kira da almasalar her şey ne güzel olacaktır! Öyle değil mi?

 

 

 


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık