• 11 March 2021, Thursday 9:51
DursunGirgin

Dursun Girgin

Adalet, hoşgörü her kapıyı açar

Dostlarım merhaba. Hepimiz doğruluğa, adalete, hayıra ve hasanete muhtacız. Hiç kimse dünyaya kötü olarak gelmedi. Mesela Hz. Ömer’in devrinde bir kadın bakamadığı çocuklarını besleyebilmek adına hırsızlık yapar ve   yakalanır. Apar topar Hz. Ömer’in huzuruna getirilen kadının bazı kişiler hemen ellerinin kesilmesini ister. Hz. Ömer olmaz öyle alel acele karar vermek diye danışma grubuna itiraz eder. Kadına niye hırsılzık yaptığını sorar. Kadın da ‘Mecbur kaldığım için bu yüz kızartıcı işi yaptım ya Ömer’ der. Bunun üzerine kadının çalıştığı yarin sahibini çağırır. Bu kadına kaç para verdiğini sorar. Aldığı cevap çok kötüdür. Kadının çalıştığı iş yerinin sahibine döner ve der ki bak eğer bu kadın bir daha hırsızlık yaparsa eğer, onun yerine senin elini keserim der. Işte adalet bu olsa gerek. Öyle değil mi dostlarım?

Bugün hacısı da hocası da insan gibi yaşayabilmeyi ne yazık ki Milli Piyango, Toto, Loto gibi devlet eliyle oynatılan kumar ve bahis oyunlarında arıyoruz. Peki neden? Çünkü bu ülkede öyle bir sistem var ki adı kapitalizm. Bu sistem devam ettiği müddetçe asla insanlarımızın benzine kan gelmeyecektir. Nasıl olur da bu ülkede huzur olur? Dünya kadar zengin madenlerimiz var. Bir İngiliz yalanı, 2023 yalanı… Bu ülkenin seçmenini kandırmak için yetti de arttı. Işte bizim itirazımız da son derece mantıksız olan bu kuyruklu yalana, bu millet nasıl inandı da 18-19 seneden beri yokluğa açlığa oy verildi? Işte burada durmamız gerekir. Bugün bundan 8-10 sene önceki bir Rusya’ya bakınız. Milli ekonomi modeline geçtikten sonraki Rusya’ya bir daha bakınız. Keza bir Atatürk Türkiyesi’ne bakınız bir de 1938 sonrası Türkiye’ye bir bakınız. ALLAH aşkına yüce  rabbim biz kullarına akıl gibi bir nimet lütfetmiştir. Yeter ki doğru dürüst düşünebilelim. Yoksa daha çok sazını satanları bırak da, kızını satan insanlarla dolu bu ülke. Tıpkı zamanında Türkiye’ye bavul ticareti için gelen Rus kadınların neler yaptıklarını bugün birçok insanımız çok iyi bilir. Peki ya şimdi nasıl? İnsanın karnı doyunca, Rus olsun, isterse bilmem ne olsun, hiç kimse bile bile kötü yollara düşmek istemez.

Evet dostlar, yoksulluk dünyada ve ülkemizde devam ettiği müddetçe daha çok günlere şahit olacağız. Hazır olun, bu pahalılığa, bu yoksulluğa, bu adaletsizliğe bu milletin daha fazla dayanabileceğini hiç sanmıyorum. Ne diyelim artık yeri ve zamanı gelmişken kula bela gelmez hak yazmadıkça, hak bela yazmaz kulları azmadıkça deyip, elbette bu bir virüsten ziyade bir ekonomi savaşıdır. Ekonomisi güçlü olan ülkeler bu virüsten çok az zarar görürken, eğer ülkemizde de evinde izdivaya çekilen insanlarımıza şöyle adam gibi yardım edebilmiş olsaydık. Bugün hem daha sağlıklı, hem de iç tüketiminde bir denge sağlanmış olacaktı. Çarşı pazarda hiç kimsenin ette otta gözü kalmayacaktı. Evet Çin’e şöyle bir bakın iç tüketimde nasıl da güzel gidiyor. Peki bütün bu ülkeleri Türkiye’yi idare  edenler hiç mi görmüyor?

Neyse dostlar söylenecek söz çok ama ceremeye verebilecek param olmadığı için kırmızı çizgileri aşmadan burada sözlerime son veriyorum. Anlayana sivri sinek saz, anlamayana zurna sesi bile az gelir diyorum. Haydi dostlarım hoşça kalın dostça kalın.


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık