• 11 October 2019, Friday 17:06
DursunGirgin

Dursun Girgin

BİR BAŞKADIR BENİM GÜZEL EGE’M

Dostlarım Merhaba. Bir başkadır benim obam, bir başkadır benim güzel Muğla’m, güzel Milas’ım ve tüm Ege’ye binlerce teşekkürler. Neden mi? Tavuk bile su içer, sonra da Yüce Yaratan’ına bir teşekkür mahiyetinde kafayı kaldırıp semâya bakar.

Bizim Dibekdereli zurnacıları ve de davulcuları olarak, yaklaşık Selimiye’deki zurnacılar ve davulcular ile sayıları neredeyse 600 – 700 kişiyi bulan bu halkı, düğünlerinde derneklerinde hep sahip çıktılar sağ olsunlar. İyi ki halkımız bizimle. Yok eğer bu kültür siyasilerimiz insafına terk edilmiş olsaydı, çekeceğimiz çile, göreceğimiz görgü vardı. Efendim her zaman üstüne vura vura söylüyorum; benim Muğla’mdan 6 milletvekili seçiliyor; eğer bunların hepsi de Türkiye Büyük Millet Mecilisi’nde yörenin kültürel kimliğine sahip çıksalar var ya, bu insanların hayat tarzları daha bir başka olurdu.

Meselâ önümüzde 5-6 ay gibi zurnacıların davulcuların boş günleri var. Neden yıllardır Kültür Turizmi – Kültür Turizmi denir ama, gerçekten de Kültür Turizmi konusunda hiçbir hatta tek bir adım dahi atılamaz. Bunun da nedeni, şu milletvekillerimiz ne yazık ki. Yerel yönetimlerimizle el ele verip de şöyle adam gibi plan ve projeler üretemiyorlar işte. Şunun şurasında yılda bir kerecik  yapılan Zurnazen Şenliği ile işleri geçiştirmeye çalışırız. Oysa, bugün yapılması gereken şu: Bu köydeki yetenekli davulcu ve zurnacı yavrularımızı, alan çalgıcılığından salon çalgıcılığına doğru taşımamız gerekir ki, bu kültür daha da kendini geliştirebilsin. Değerli Dostlarım, ben her zaman şunu söylerim; ne iş yaparsanız yapın, ama devamlı yeni plan ve projeler üretin ki; varlığınızdan tüm dünya haberdar olsun. Mesela benim âcizane bir teklifim dahi olacak. Şöyle ki; bu yazımdan önceki köşe yazımda bahis ettiğim gibi; var mısın Ey Milas, Ey Muğla, Ey Marmaris, Ey Fethiye, Ey Bodrum, şöyle kış sezonu boyunca 20 kişilik güzel bir davul zurna grubuyla her hafta ayrı ayrı yerlerde, şöyle bin kişilik salonlarda güzel bir zurna şöleni yapmaya?... Var mısınız, evet Dostlar, bu dar günler de geçer. Yeter ki, bizler sanatçısıyla sanatını seven halkımızla el ele olduk mu, yenemeyeceğimiz hiçbir zorluk ve de güçlük yoktur.

Bir Tekirdağlı dostum anlatıyor; bu kişi, Yeniçiftlik’te hayvancılıkla geçimini sağlar, ara sıra Lüleburgaz’dan şöyle  on – onbeş kişilik bir ekibi davullarıyla zurnalarıyla çağırır, doyasıya hem Yeniçiftlik halkını hem de o gün oraya gelen tüm yerli ve yabancıları doyasıya eğlendirir. Eh! Bizim de yöremizde birçok zengin var. Ama, ne çare, hepsinin de derdi Avrupa’ya gidip orada eğlenmek. Çok yazık hem de çok yazık. Bakınız Dostlar, eğer herkes bu yörenin bal yapan arılarına sahip çıkarsa, o arılar daha çok bal üretir. Bilmem daha çok söze hacet var mı acaba? Her halde anlayanlar benim ne demek istediğimi anlamışlardır.

Haydi Dostlarım, hoşça kalın, dostça kalın.


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık