• 28 April 2020, Tuesday 9:32
DursunGirgin

Dursun Girgin

İNSANLARIN DEĞERİ NEDEN SAĞLIĞINDA BİLİNMEZ

Dostlarım, merhaba. Öncelikle başımız sağ olsun. Bir güzel insanı kaybettik. Profesör Doktor Sayın Haydar Baş'ı kaybetmenin acısını yaşıyoruz.

Evet dostlar, o kendi ifadesiyle 7 milyarda birdi. Onun gerek ülkemizde, gerekse tüm dünyaya getirdiği o kadar çok sayısız güzellik var ki, say say bitmez bence.

En önemli üç özellikten bahiste söze başlamak istiyorum.

‘Milli ekonomi modeli’, ‘Ehlibeyt sevgisi’ ve Hoş geldin Atatürk eserlerini dahi günlerce okumak.

Hele hele şu musibet nedeniyle evlere hapis olduğumuz günlerde bu üç güzel eseri okuyarak o güzel insanın değerini anlamak daha güzel olacaktır değerli dostlarım.

Zaten bu milletin başına gelen bütün kötülüklerin ana kaynağı hep bilgisizliktir. Ancak şunu da ifade edeyim ki, nedense ‘ölen inek sütlü olur’ misali ülkemizde birçok ilim ve bilim adamları yetişmiş, sağlıklarında değerlerini bir türlü anlayamadığınız o güzel insanlar için öldükten sonra methiyeler yazıyoruz. Çok yazık, eğer bu ülke Haydar Baş’ı anlamış olsaydı şu son genel seçimlerde en azından yüzde on barajını geçerek Türkiye'de siyasete girmesini ve de bugün için en çok muhtaç olduğumuz o sözde milli paramıza kavuşmuş ve de bugün başta vatandaşlık maaşı olmak üzere en azından asgari ücretin de insan yaşamına yaraşır bir şekilde olmasını sağlamış olurduk.

Ne yazık ki o güzel insandan sağğında faydalanamadık. Bari bundan sonra şu güzel 3 esere, yani başta ‘Milli ekonomi modeli’ kitabı, ‘Ehlibeyt’ kitabı ve ‘Hoş geldin Atatürk’ kitaplarını okuyarak Haydar Baş için esirgediğimiz o oyların ülkemizi ne hallere getirdiğini lütfen daha yakından görmüş olalım.

Evet, o Hakk’a yürüdü. O Rabbine karşı kul olabilmenin en güzel örneklerini verdi.

Milli ekonomi modelinin kitabını yazdı. Dünya ‘Kaynaklar sınırlı tüketim sınırsızdır’ diyerek kapitalizmi savunurken, o cennetmekân tam tersini savundu ve ‘Kaynaklar sınırsız tüketimler sınırlıdır’ dedi ve en büyük kaynağın da tüketim olduğunu ve insan olduğunun altını imza attı.

 

Evet dostlar. Özellikle tüm İslam âleminde asırlardır gezinen Ehlibeyt sevgisini nasıl olması gerektiğinin de kitabını yazarak, Kürt’le Türk’ün, Alevi ile Sünni’nin hiçbir farkı olmadığını söyleyerek tüm dünyada yaşayan Müslümanlara ABD'nin ve İsrail'in oyunlarına karşı Ehlibeyt sevgisi ile birlikte birlik beraberlik içinde yaşamayı öğütledi. Ve her gittiği yerde, her toplantısında hiç kimseyi ötekileştirmeden, bu cennet vatanda kardeşçe yaşayabileceğini öğretti. Ve herkes bu ülkenin kurtarıcısı olan Mustafa Kemal Atatürk'e ağza alınmayacak sözlerle hakaret ederken, onun eseri olan ‘Hoş geldin Atatürk’ kitabı sayesinde Atatürk'ü bilmeyerek hakaret edenler dahi o güzel eseri okuduktan sonra tövbe edip Anıtkabir'i ziyaret edenlerin sayısı katbekat arttı.

 

Yani özet olarak diyebiliriz ki, ‘Sen nasıl yaşarsan öyle ölürsün’ sözü, rahmetli Haydar Baş hocamızda tecelli etti. Tıpkı bir Ehlibeyt gibi yaşadı, bir Ehlibeyt gibi de son nefesini verdi. Ruhu şad olsun. Ben sadece sevenlerinin başı sağ olsun demiyorum. Tüm insanlığın başı sağ olsun.

Bugün Rusya'dan Çin'e kadar birçok ülkede milli ekonomi modeli uygulanıyor hatta Almanya, Fransa, İngiltere, hepsinde.

Bugün şu virüs nedeniyle insanlar aç ölmesinler diye her ülke imkanları nispetinde vatandaşlık maaşı veriyor ABD de dahil bu maaşı veriyor. Peki bu vatandaşlık maaşı fikrini dünyayı ilk ilan eden, hatta bu eserini patentini dahi alan kimdi?

Evet dostlar. Yüce Rabbim gani gani rahmet eylesin. Başta tüm ailesi olarak, tüm dünyanın başı sağ olsun. Şu üç eseri lütfen okuyun. Ondan sonra Haydar Baş hocaya olan sevginiz değişecektir.

Haydi dostlarım, ‘hoşça kal’ demeden önce de evde kalın, sağlıkla kalın diyor; bu virüs belası yüzünden hayatını kaybeden tüm insanlara Rabbimden rahmet diliyorum.

Unutmayın, ey siyasetçiler; ‘insanı yaşat ki insan bulasınız’. Onun için lütfen bir an önce bu ülkenin insanlarına faydalı olun. Bu millet size oy verdi şimdi sizden ve devletinin sıcak elinin kendilerine uzatılmasını istiyorlar.

Gelecek köşe yazımda bu ülkede müzikle karnını doyuran insanların şu andaki çektikleri şeylerden bahsedeceğim. Hoşça kalın, dostça kalın.


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık