• 21 November 2022, Monday 8:53
DursunGirgin

Dursun Girgin

Amaç siyaset mi, çıkar mı yoksa vatan mı?

Dostlarım merhaba. Siyasete soyunanlar şu cümlelerimi dikkatle okusunlar. Amaç siyaset mi, yoksa vatan mı? Görünen köy kılavuz istemez. Bugün şöyle bir bakıyorum da maşallah soluğu alan ABD’ye icazet almaya koşuyor ve kapalı kapılar ardından ne tavizler veriliyor? Hiç bilen var mı? Bundan önceki köşe yazılarımda hep değindim; bu ülkenin kaynakları o kadar çok ki tüm dünyanın gözü bu ülkede. Bu ülkede petrol var, doğalgaz var. Altın madeni başta olmak üzere dünyanın en zengin madenleri bu ülkede. Asgari ücret en az 15-20 Bin TL olur. Ne işsiz insan kalır, ne de aç insan kalır.

Metin Akpınar’ın bir filmini izledim yıllar önce; onun müdürü olduğu dairenin kasasını soymaya gelenler önce Metin Akpınar’a birşeyler koklatıp baygın hale getirdiler. Sonra da kasaya yönelip amaçlarını gerçekleştirmeye başladılar. Tıpkı bugünkü gençlik gibi; beyni uyuyan bu millet elinde bir telefon akşama kadar şu kanal senin, bu kanal benim sürekli dolaşıyoruz da dolaşıyoruz. Cebimizdeki kredi kartlarının haddi hesabı yok. Ey milletim! Ey güzel dostlarım! Metin Akpınar’ın dediği gibi soyuluyoruz, soyuluyor haberiniz olsun. Yeter artık! Uyanın! Eğer amaç vatan olmuş olsaydı Türkiye bugün dünyanın en güçlü ülkesi olurdu. Ama gel gör ki bayram seyran günlerinde şöyle bir bakıyorum Bodrum’un nüfusu 6-7 milyona çıkıveriyor. Son model arabalar her birinin değeri trilyon liralar eder. Peki nereden geliyor bunca para pul. Eh canım sen de gel bizim partiye, köşeyi dön. Öyle mi? Olmadı dostlarım olmadı. Hani bir şarkı var ahirette yakana yapışacağım diye, bu milletin yüzde 20’si zengin bir hayat yaşarken gerisi aç, işsiz, yoksul. İşte bu gerçekleri görmeyecek kadar gözü dünya menfaatine takılı kalmış olan Muaviye artıkları yüzünden şu güzelim cennet vatanımızda cehennem gibi bir hayat yaşıyoruz. Ondan sonra da altlarında milyon dolarlık araçlarla dolaşan sözde dindarlar habire ahkam kesiyorlar. Eh muhalefet te ne yapsın? Şaşkın ördek misali ya baş örtüsü meselesini gündem yapıyor, ya da başka bir meseleyi gündeme getiriyor. Sonuç malum, yine sınıfta kalıyorlar. Yahu be kardeşim şu TBMM’deki hiçbir milletvekilinin ağzından şunu duymadım; gelin kendi öz kaynaklarımızı kendi ülkemizin yararına kullanalım.

Bakınız kış geldi. Bir torba yatağan kömürü 50 TL. Bir aile en az 100 torba kömür yakar, o da 5000 TL yapar. Bir ton odun 2000-2500 TL. Bir kışlık ısınma gideri 10 bin lira. Yani altı aylık bir kış gideri, 2 kişilik bir karı-koca için elektriği, odunu, suyu, kömürü, yemeği, giyimi-kuşamı 60-70 Bin TL. Vay Alllah bu ne felaket. Ben emekliyim maaşım 4600 TL kusur. Eşim çalışmaz farz edelim ki 4600X6 aylık gelir 27600 liralık gelirime karşılık giderim en az 50000 TL. 22.400 TL açık. Neler oluyor ey milletvekillerim! Siz bu gerçekleri hiç mi görmüyorsunuz. Peki muhalefetin bir ekonomi modeli var mı acaba? Aynı hamam, aynı tas. Hep kapitalist sistem. Niye be kardeşim?

Mustafa Kemal Atatürk bu ülkeyi 1923’ten 1938 yılına kadar yönetirken kapitalist sistemle mi yönetti? Yoksa milli şuurla mı yönetti? Yeter artık bu milleti daha fazla kandırmayı bırakın da ikide bir ABD’den icazet almak için Amerika’ya koşup koşup gitmeyin. Eh daha ne diyeyim ben bu millete.

Dostlarım bu siyasetçileri dinlerken o kadar çok geriliyorum ki sormayın. Neyse en iyisi ben yedi delikli zurnamdan bahis etmeye devam edeyim bari. Şu yalan dünyada ne doğru sözün, ne de doğru insanların yeri olmadığını gördüm.

Haydi dostlarım hoşça kalın, dostça kalın. İşte benim Atatürk’ü neden bu kadar çok sevdiğimi şimdi anladınız mı? Dostlarım öyle kuru kuruya ATATÜRK’ÇÜ olunmaz. İşte o kadar!


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık