Dursun Girgin

Dursun GİRGİN

Dostlarım merhaba.

Öncelikle sayın Roman Milletvekilimizden ve de CHP Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu’ndan özür diliyorum. İstanbul’daki Dünya Romanlar Günü etkinliğine katılamadığım için çok üzgünüm. Şöyle ki, birçok rahatsızlıklarımın yanı sıra bir de düğün dernek sezonumuzun açılması dolayısıyla böylesine çok önemli bir toplantıya katılamadığım için çok üzgünüm.

Çok değerli CHP İzmir Milletvekilimiz Özcan Purçu beyfendiye gerçekten de çok teşekkür ediyorum. Şöyle ki, bundan birkaç yıl önce İzmir’de Dibekdere’yle ilgili bir fotoğraf sergimizde bizleri yalnız bırakmadığı için, ayrıca Romanların sesi soluğu olan bu değerli kardeşimin her zaman her yerde sözünü etmişimdir. Şimdi de böylesine önemli bir günde ben de Roman camiasının bir temsilcisi olarak, kendisinin bir büyüğü olarak böyle bir toplantıda bulunmak isterdim. Ancak bazı sağlık sorunlarım nedeniyle böyle bir toplantıya katılamadım.

İşte bu nedenle özrümü belirtiyor, Sayın Kılıçdaroğlu başta olmak üzere ben de bütün Roman kardeşlerimden özür diliyorum. Lütfen bana haklarınızı helal edin ...

Bu maruzatımı belirttikten sonra esas meseleye gelmek istiyorum.

Sevgili dostlarım, sayın iktidara da sayın Kılıçdaroğlu’na da Türkiye’nin muhtelif yerlerinde yaşamakta olan milyonlarca Roman kardeşlerimizin bir nebzecik de olsa dertlerini buradan anlatmak istiyorum.

Başta eğitim ve sağlık olmak üzere Romanların o kadar çok dertleri var ki sormayın. Bu sorunlar öyle senede bir gün ‘Dünya Romanlar Günü’ kutlamasıyla çözülecek sorunlar değil. Mesela bugün birçok Roman kardeşlerimizin yoğun oldukları yerleşim yerlerindeki belediyeler: Örneğin Tekirdağ, Çanakkale, Muğla, Edirne, İzmir gibi büyükşehirlerin belediyeleri hep CHP’li. Yanı sıra birçok da ilçe belediyeleri hep CHP’li … Mesela CHP’li ama gel gör ki bu yerlerde yaşayan Roman kardeşlerimiz ne yazık ki birçok yönlerden tam bir mahrumiyet içinde yaşam mücadelesi veriyorlar.

İşte böylesi günlerde de elbette dertlerimizi dile getirme fırsatı doğuyor, ancak bu dertleri dinlemek için herkesi İstanbul’a toplamaya gerek yok. Örneğin Milas Belediyemizin birçok faaliyet alanları var.Önemli olan da bu değil mi, yani hizmeti vatandaşının ayağına götürmek değil mi? Mesela bence Kılıçdaroğlu, CHP genel merkezinde tüm CHP’li milletvekillerini toplamalı ve Türkiye’nin her yerinde yaşayan roman vatandaşlarımızın dertlerinin yerinde tespit edilip bir kitapçık halinde hazır edilerek tüm Roman dernekleri ve müzikle uğraşan Roman kardeşlerimizin dertleri dinlenmeli. Bunların varsa yüksekokullarda okuyan çocuklarına, ayrıca başta da söylediğim gibi eğitimden sağlığa her türlü dertleri dinlenmeli ve kayıt altına alınmalıdır.

Örneğin Muğla’da birkaç yıldır yapılan Zurna Festivali gibi önemli projeler üretilmeli ve bu projelere destek verilmelidir.

Mesela bu arada sayın Milas Kaymakamımız 6 Nisan Cuma günü her iki Dibekdere’yi de ziyaret ettiler. Bu ziyaret dolayısıyla kendisine Dibekdere’yi anlattık. Dibekdere’nin yöresel davul zurna kültürü konusundaki becerilerini anlattık.

İktidarından ve muhalefetinden şunu istiyoruz: Bu insanlar artık kültürel kimlikleriyle karınlarını doyurabilsinler istiyoruz. Bunun için de yöremizin ve de ilimiz Muğla’nın turizm zenginliğinden yararlanılsın, bunun için de ilgili makamlar bize yardımcı olsunlar.

Sonuç olarak, bize gelsinler, dernek olarak (MUZKAT DER) birçok deneyimlerimizi projelendirelim ve şu insanlara faydalı olalım diyorum.

Tüm Romanların ‘Dünya Romanlar Günü’nü kutluyor, bu gariplerin dertlerine çare bulunması için başta iktidara ve de muhalefete seslenerek: Lütfen Romanları sadece ‘Dünya Romanlar Günü’nde hatırlamayın diyor, “Bana bir harf öğretenin 40 yıl kölesi olurum” diyen Hz. Ali Efendimizin güzel sözünü örnek alarak diyorum ki:

Her kim Romanlar için bir hizmet yaparsa ben de onları alkışlarım ....

Önce vatan ve de demokrasi diyor, herkese saygılar sunuyorum.

Hoşça kalın, dostça kalın!