Dursun Girgin

Dursun GİRGİN -

Dostlarım merhaba.

Bugünkü köşe yazım bir uyarı içindir. Şöyle ki, malum Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim ayları düğün derneklerimizin sıkça yapıldığı aylardır. Şimdi şu köşe yazımı lütfen düğün derneği olan herkesin mutlaka okuması gerekir. Neden mi? İşte nedeni:

‘Ava giderken avlananlar’ dedim.

Birçok uyanık zurnacılarımız var. Aynı tarihte 3 - 5 tane iş alıyorlar. Sırf her düğünden 3 - 5 kaparo alarak, o günkü ihtiyaçlarını karşılayabilmek adına.

Örneğin bir kişinin aynı tarihte yapabileceği iş sayısı en fazla iki tanedir. Onun da saatleri aynı olmaması şartıyla. Fakat durum böyle mi? Maalesef hayır dostlarım.

Öyle kişiler var ki, aynı günde, aynı saatlerde en az 4 - 5 iş almış. Bu sefer de tam düğün günü geliyor bin bir türlü yalan dolan. Yok efendim hastam var, yok efendim işte şu oldu, bu oldu gibi bin bir dereden su taşımalar.

İşte beleşçiliğin sonu böyle olur. Yani milyarlarca masraf ediyoruz da iş dönüp dolaşıp davul zurna işine gelince araya binlerce kişi giriyor. Sonunda da ya çalgısız kalıyorlar ya da aynı adamın yerine bir başkası geliyor.

Değerli dostlarım, bu köşe yazımı sırf bu konuya ayırdım ki insanlarımız artık bu tür dolandırıcılara karşı uyanık olsunlar. Bakınız bugün bir sanatçının yevmiyesi en az 250 TL’dir. Artı senin düğününe farzet ki 4 veya 5 kişi geldi. Genelde 2 davul, 3 zurna gibi yapılıyor. Tüm eğlenceler toplamda 1500 TL olması gerekirken, sen bedavaya getirebilmek için çabalıyorsun ve sonunda da bir dolandırıcıya aldanıp güzelim eğlenceni zehir ediyorsun.

Peki neden böyle oluyor? Bu olaylar, bu tür dolandırıcıların piyasası yoktur. Bunların işi gücü her düğün dernek sezonunda bu tür kandırmalar sayesinde geçimini sağlamaktır. Oysa ki bugün normalde dahi bir işçinin yevmiyesi en az 70 - 80 TL. Kaldı ki yıllarca emek sarf ederek bir kariyer sahibi olmuş bir zurnacının davulcunun yevmiyesi elbette o kadar olamaz.

İşte bunun için, özelikle de yöremiz halkının bu kültürü çok seven bir üstadı, bir kültür adamı olarak şu sözlerimi lütfen bir uyarı olarak kabul etmelerini özellikle de rica ediyorum.

Şimdi gelelim şu her yıl hem düğün dernek piyasalarını alt üst eden sözde bedavacı zurnacı ve davulculara da bir çift sözüm var. Nasrettin Hoca’nın hikayesindeki gibi, bakınız bindiğiniz dalı kesiyorsunuz. Çok yakında bu tür zurnacı ve davulcuları teşhir edeceğim. Tabii ki öncelikle sevgili halkımızın bu tür zurnacı ve davulcuları, kısa adı MUZKAT-DER olan derneğimize bilgi vermeleri şartıyla. Şöyle ki, ben şu anda bu derneğin başkanı değilim ama yıllarımı bu kültürün yaşaması, yaşatılması adına vermiş olduğum için bu tür dolandırıcıları şayet derneğimizi lütfedip de ararlarsa ben de söz veriyorum bu tür insanların maskesini düşüreceğim.

Benim tek bir amacım var, şu yörede bu davul ve zurna kültürü en güzel şekilde yaşatılabilsin ve dahi bu kültür sayesinde herkesin karnı doyabilsin.

İşte bu duygu ve düşüncelerle diyorum ki, eğer ava giderken avlanırsan işte o zaman sakın üzülmeyin.

Ben sadece bir vatandaş olarak diyorum ki, geliniz ne kimseyi aldatın, ne de beleşçiliğe fazla önem verin.

Bilmem anlatabiliyor muyum?

Haydi dostlarım, hoşça kalın, dostça kalın.