Dursun Girgin

Dostlarım merhaba,

Baştan hemen şunu söyleyim. Eğer bir ülkede adalet, hak, hukuk yoksa inanın o ülkede belde bereket olmaz. Her  şeyin başı adalettir. Bugün ülkemizdeki gelişen olaylara isterseniz şöyle bir gözatın. Adam kayırmalar, ‘benden olmayanın canı çıksın isterse’ anlayışı öylesine yerleşti ki…. Ülkemize bunun sonucu, Allah muhafaza eylesin, kötüdür. Hak, adalet bence herkese lazım, bugün hakkı gasp edenlerin yarın birgün başkalarınından hak, adalet istemesi doğru bir iş olur mu? Peki bakınız Atalarımız neler demiş. ‘Rüzgar eken fırtına biçer.’ İşte her şeyin temeli hakla adaletle başlar. Bakınız bugünkü gidişatımıza, bir yanda hak arayanlar, öbür tarafta habire hakkı gasp edenler…. İnsanlarımız korkudan özgürce hangi siyasi görüşe mensup olduğunu dahi söyleyemiyor. Tıpkı Neşet babanın dediği gibi… Bakınız ne diyor cennet mekan” sorsam öldürürler, sormasam ben öldüm”diyerek, bir nevi hakkı yenenlerin sesi ve nefesi olmuştur.

Evet sevgili dostlarım, yıllardır şu kültür köşemden binlerce konulara temas ettik. Dilimizin döndüğünce gördüklerimizi duyduklarımızı anlatmaya çalıştık. Bir dostum bana hep şöyle söylerdi. Dursun abi sen ne söylersen söyle, millet neyi nasıl görmek istiyorsa öyle görür ve de öyle yaşar …. Ne kadar da isabetli bir görüş… Zaman zaman internet sayfalarını geziniyorum. Hala at gözlüğünü takanların sayısı hayli kabarık.

Değerli Dostlarım, demem o ki, bir millet eğer özgürce düşünebiliyorsa, özgürce eğitimini görebiliyorsa, araştırabiliyorsa, o milletler çok yaratıcı olurlar ve sonuçta da her yönde, gerek ekonomik gerekse kültürel yönde çok başarılı olurlar. Bugünkü genç nüfusa şöyle bir bakıyorum da onca beyin dış ülkelere göç edip gitmiş. Dönüyorum bir de Türkiye’ye bakıyorum, ozanın dediği gibi ‘yiğit muhtaç olmuş kurusoğana’… Peki neden böyle olduk sorusuna gelince, evet en canalıcı konumuzda burası ya, işte yıllar önce Mustafa Kemal Atatürk ne demiş: ‘Bağımsızlık benim karakterimdir.’ Peki bugün ülkemiz gerçekten de bağımsızmı? Maalesef bir milletin bağımsız olabilmesi için once ekonomik yönden çok güçlü olması gerekir. Özgürce, kendi ülkemizin yeraltı ve yerüstü kaynaklarını 82 milyon insanımızın yararına kullanamıyoruz… Tıpkı altında döşeğin, içinde milyarlarca değeri olan altının gümüşün varolduğu döşeğin üzerine oturup da altındaki hazinelerin değerini bilmediği ve de değerlendirmediği için dilencilik yapan dilenci misali… Tıpkı şu Zeki Alasya, Metin Akpınar, rahmetli Kemal Sunalların filmindeki gibi buldukları altınları bir türlü değerlendiremeyip de aç-susuz dolaştıkları gibi.. İşte Türkiye’nin hali malesef böyle...

Sonuç olarak şunu söylemek istiyorum. Tıpkı ATATÜRK’ün dediği gibi, ben bedeni hür, beyni hür, gönlü hür, kalemi hür nesiller isterim. Haydi dostlarım, hoşça kalın, dostça kalın…