• 22 November 2016, Tuesday 18:35
DursunGirgin

Dursun Girgin

Ülkemizin rota değişikliğine ihtiyacı var

Dursun GİRGİN

Dostlarım merhaba.

Türkiye’nin yeni bir ekonomik modele ihtiyacı vardır. Hem de acilen. Çözüm bekleyen sorunlarımızın en başında ekonomi geliyor işte. Bunun için artık Türkiye’nin kapitalist modellerden acilen uzaklaşması gerekir. Bunun için de iç ve dış siyasetimizde köklü değişiklikler yapılması gerekir ve başta ABD ve AB sevdalarından derhal vazgeçip yeni bir yön tayin etmemiz gerekir. Bu yön de artık öyle gelişigüzel bir yön olmamalı. Hem maddi yönden hem manevi yönden bu milletin sağcısıyla solcusuyla artık bir bütün halinde birleşmesi gerekir. Bunun için de siyasi çıkarlar değil ülke çıkarları ön plana alınmalı.

Örneğin ABD ile dostuz da ne oldu? Türkiye’nin haline bir bakın, çevremizde tek bir dost ülke kalmadı. Keza ABD’ye yıllık ihracatımıza bir bakın, bir de ABD’den her yıl yapılan ithalata bakın, böyle dostluk olur mu? Keza AB’nin de ABD’den geri kalır yönü var mı? Yazık ediyoruz güzel vatanımıza…

Geçen bir önceki köşe yazımın başlığını hatırlatmak isterim: “Bu ülkede altından camiler, gümüşten minareler yapsanız ne fayda” demiştim.

Evet dostlar, bu ülkenin yeraltı ve yerüstü kaynakları o kadar çok ki say say bitmez. Ancak gel gör ki altımızda içi altın dolu bir minder ve minderin üzerinde oturmuş dilencilik yapan bir dilenci misali yıllardır ABD’den ve AB ülkelerinden medet umuyoruz. Bu ülkede genç bir nüfus var. İnsan gücümüz mükemmel. Tek bir eksiğimiz var, o da ABD ve AB kölesi gibi davranmayan siyasetçi eksiğimiz.

Bu ülkede eğitimimizi ele alalım. Darmadağın ekonomisi öyle, tarım politikamız öyle. Onca yeraltı kaynaklarımızı teslim etmişiz yabancılara. Al ben yiyemedim bari sen ye misali… Yazık oluyor bu millete de bu cennet vatana da, peki ne olması gerekir? Hemen arz edeyim. Bundan 93 yıl önce Atatürk’ün çizdiği istikamete dönmek zorundayız. Bunun için ilk adım şu, “Yurtta sulh, cihanda sulh” olabilmesi için ilk atılacak adım hem üretimi arttırmamız hem de tüketimi arttırmak için insanlığımızın refah düzeyini yükseltmemiz gerekir. Farz edin ki hep üretimi arttırdık; peki üretilen malları tüketemedikten sonra bir zaman gelir o üreticiler iflas eder. Yani döner sermaye misali hem üretimin arttırılması hem de tüketicilerimizin desteklenmesi şarttır. İşte bunun da adı milli ekonomi modelidir.

Evet sevgili dostlarım, her ne kadar bizler bu gerçeği görmezden gelirsek gelelim, dünyanın tek kurtuluş reçetesi milli ekonomi modelinde gizlidir. Geliniz boşu boşuna gerçeklerden kaçmaya çalışmayalım. İkinci bir şık da şu ki, bugün Türkiye’nin Rusya ile yakınlaşması halinde Türkiye’nin kazancı çok büyük olacaktır. İşte bunun da adı siyasi olarak Türkiye’nin artık rota değişikliği yapması şarttır. Değilse, bu gidişatta her geçen gün her konuda kötüye gitmesi artık kaçınılmaz bir hal alacaktır.

İşte öz cümle el cevap şudur:

1-Öncelikle bu milletin uyanması gerekir.

2-Siyasetçilerimizin derhal, ülkemizi ABD ve AB’ye köle gibi bağımlılıktan kurtarması gerekir.

3-Bu ülkedeki din cambazlarına artık dur denmesinin zamanı gelmiştir.

Tek çare ehlibeyt sevgisi etrafında birleştirmektir. Bugün İslam aleminin çekmekte olduğu tüm kötülüklerin temelinde yatan gerçek; Ehlibeyt gerçeğinden vazgeçerek çeşitli mezheplere bürünmesidir. Buna Türkiye de dahildir.

Evet dostlar, naçizane bir şeyler anlatmaya çalıştım. Çünkü bu gemide ben de varım.

Yeni ve güzel konularda tekrar buluşana dek hoşça ve dostça kalın…


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık