• 21 December 2018, Friday 8:08
DursunGirgin

Dursun Girgin

DEVEYE SORMUŞLAR SENİN BOYNUN NEDEN EĞRİ?

Dostlarım merhaba, bu gün şunu sormak istiyorum. Neyimiz düzgün? Ekonomimiz mi düzgün? Tarımımız mı düzgün? Hayvancılığımız mı düzgün? Eğitimimiz mi düzgün? Bana bir Allah kulu çıksın desin ki ‘Ne var yahu, baksana sen şu ülkenin güzelliğine’ diyebilecek bir baba yiğit istiyorum. Şu köşe yazılarımı yazdığım gün sabah çayı için kahveye uğradım. Bir genç gördüm, daha işe gireli altı ay olmuş ve hemen çıkarmışlar. Peki niye çıkardınız? Gerekçe hazır işçi sayımız çok. Bu genç gibi binlercesi var. Geçen gün Kemikler yolunda sabah erken işe giderken kızımın da içinde olduğu servis aracı bir kaza yaptı. Sonuçta iki ölü var. Bu kaza basına ve medyaya da yansıdı. Ve bu kaza sonucu kızımın kaburga kemiklerinde bir rahatsızlık oluştu. Hatta bir ara işe tekrar gidip bir deneme dahi yaptı, ama gel gör ki apar topar iş yerini terk etmek zorunda kaldı. Ağrıları o kadar şiddetli ki sormayın. Ben kızımı çok iyi tanırım. O hiçbir zaman kendine ait olmayan bir lokma ekmeği dahi kursağına katmayan son derece inançlı bir evlat. Ama gel de sen bunu işverenine anlat anlatabilirsen. Yani dostlar her şeyimiz arap saçına dönmüş halde. İç borç, dış borç almış başını dört nala gidiyor. Efendim ilgililere yol gösteriyorsun, aman gelin dostlar şunu şöyle yapın diyorsun. Vay efendim sen misin akıl veren. Olmadık sözler duyuyorsun. Yahu be kardeşim bu ülke benim de yurdum. Benim de huzur içinde şu fani dünyada insan gibi yaşamaya hakkım yok mu?

 

  Tabiri caizse doğruyu söyleyene dokuz köy dışarı kovuyorlar. Hani bir söz vardır birisi deveye sormuş senin belin niye eğri diye, o da demiş ki benim nerem doğru ki! Sen sadece belini mi görüyorsun demiş. İşte o misal, bugün için söylenebilecek bir kıyaslama. Yani şu ülkede her şey öyle bir tepesi taklak hale geldi ki sormayın. ABD ve İsrail hayranı o kadar çok insanımız var ki sormayın. Dostlarım sanki Filistin’de ve de diğer İslam aleminde öldürülen Müslüman kardeşlerimiz için neredeyse ellerimize zil takıp oynayacağız. Bu böyle devam ettiği taktirde inanın o Müslümanların ahı bir gün dönüp dolaşıp Türkiye’yi de, dönüp çarpacaktır. Ey ABD, ey İsrail demekle öyle ucuz kabadayılıklarla bu işler asla düzelmez.  Eğer bütün şu anlatılan dertlerin dermanını bilemiyorsanız kardeşim, o halde gölge etme başka ihsan istemem dedikleri gibi, hiç olmazsa bu güzel ülkeye yıllardır gölge ettiğiniz yeter! Bakınız bu gün şu meşhur Kerbela olayından beri koskoca İslam aleminin yüzü asla gülmüyor. Peki neden şöyle aklı selim bir kafayla şu güzelim cennet vatanımızın nereye gitmekte olduğunu bir türlü göremiyoruz?

Neyse çok lafa hiç de gerek yok. Bu gidişata göre Neşet Babanın da dediği gibi ‘Ölen ölür, kalan sağlar bizimdir’ deyip her şeyi sineye mi çekeceğiz bilemiyorum. Haydi dostlar hoşça kalın, dostça kalın.

 


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık