• 17 December 2019, Tuesday 8:14
DursunGirgin

Dursun Girgin

İNSAN OLMANIN ÖNEMİ

Dostlarım, merhaba. Yüce Rabbim insanları ve cinleri bana kulluk etsinler diye yaratmıştır. İyi güzel de kulluk nasıl olur? İşte zurnanın zırt dediği yer de burasıdır. Özellikle de Allah’a iman etmiş olan çok değerli kardeşlerime seslenmek istiyorum. Dostlarım, kulluk sadece gece gündüz abdest alıp, namaz kılmakla olmuyor. Kul olabilmenin birçok özellikleri var. Mesela vatan sevgisi, anne-baba sevgisi, insan sevgisi, doğa sevgisi. Hayra tavsiye etmek gibi.. Hele hele günümüz Türkiye’sinde gerçek manada kul olabilmek çok zor. Bir de körü körüne sorumsuzca yaşamak, Allah nezdinde asla hoş karşılanmaz. 
Değerli dostlarım, yüce Rabbim insanoğluna akıl denen o güzelim nimeti vermiş. Bu güzelim nimeti eğer sen ailen, yavruların, doğup yaşadığın köyüne, mahallene, şehrine, ülkene bir hayrı, bir güzelliği dokunamıyorsa; bence hiçbir kıymeti yok demektir. Sadece ‘bana dokunmayan yılan bin yaşasın’ felsefesiyle, düşüncesiyle kulluk olmaz. Yaşayıp, büyüdüğün köyünde neler oluyor; insanlar hatta sokak hayvanları aç mı, susuz mu; komşun, hısım, akraban ne halde; selam verip de zaman zaman hoş sohbetler yaptığın dostların ne halde; ülkendeki idareciler nasıl, görevlerini yerine getirebiliyorlar mı? 
Bütün bu soruları görüyor, duyuyor, okuyor ve de yaşıyorsun. Ama ne suya ne de sabuna dokunmadan; bir de kalkıp ahkâm kesiyorsun. Toplum içinde halimize şükür etmemiz gerektiği konusunda fetva veriyoruz. Çok yazık, hem de çok çok yazık. Böyle kulluk olmaz. 
Şu fani dünyayı cennet haline getirecek olan da, cehennem haline getirecek olan da yine insanlardır. Yani uzun lafın kısası, kul olmanın birçok sorumlulukları vardır. Sadece namaz kılmak, oruç tutmakla, ömründe bir defacık da olsa hacca gitmekle kulluk görevimizi yerine getirdiğimizi sanıyorsak vay halimize, vay vay. Rahmetli Sakıp Ağa gibi konuştum vay da vay.
Dostlar, geliniz şu soruları kendimize sorarak bir test edelim. Başta 1. Ana ve babamıza, 2. Komşumuza, 3. Ailemizin tüm fertlerine karşı, yavrularımıza karşı görevimizi yapabiliyor muyuz? Komşumuz açken içimiz cız ediyor mu? Sokakta boynu bükük bir gariban görünce içimiz cız ediyor mu? Keza bu vasıflara haiz insanları arayıp, bulup da sorumluluk yükleyebiliyor muyuz? En önemlisi iyi, güzel, hayırlı insan diyip de eline yetki verdiğimiz insanların hatalarını, kusurlarını gördükten sonra acaba uyarabiliyor muyuz? 
Eğer bu saydığım daha da olması gereken birçok özellik sende yoksa vay halimize…
Sevgili dostlarım. Yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim’i çok iyi okuyup ve de hayatımıza örnek almamız gerekir. Şöyle ki, “Zalimleri asla dost edinmeyin. Her zaman her yerde Hakk’ı tavsiye ediniz ve Hakk’ı üstün tutunuz. Haklıya yardım ediniz.” 
Peki, başta yetki verdiğimiz kişiler, yani vekillerimizin kaçta kaçında bu saydığımız özellikler var acaba, hiç araştırdınız mı? 
‘Salla başını, al maaşını’, oh ne de güzel değil mi? Ülkemize şimdilerde yeni bir yasa geliyor. Bakanlara ömür boyu devlet bakacak. Oh be ne güzel bir ülke bu ülke. Dedim ya dostlarım, kul olabilmek öyle kolay, basit bir iş değil. Sabuna, suya dokunmadan eller ve yüzler tertemiz, arî olamaz. Onun için lütfen şu fani dünyada eğer hepimiz kul olmanın özelliklerini ve de güzelliklerini tam manasıyla bilebilir veya yerine getirebilirsek, işte o zaman bu ülkede ne aç, ne de piç insanlar olur. İşte o kadar. Anlayana sivrisinek saz, anlamayanlara da davul zurna bile az.
Sahi zurna dedim de aklıma geldi. Aydın’ın Germencik ilçesinin Zurnacılar-Davulcular mahallesine bir zurnacı bir de davulcu heykeli dikilmiş. Darısı Dibekdere’nin başına.
Haydi, hoşça kalın, dostça kalın. 
 


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık