Dursun Girgin

Dostlarım merhaba…
Insanlarımız sağlıklı düşünemiyor. Bu gün tüm İslam Alemi’nin içine düştüğü perişanlığın tek nedeni hırs azgınlığıdır. Bu durum Türkiye’de de aynı. Bir milletvekili seçilir seçilmez hemen başlıyor köşeyi basıl dönebilirim hesaplarına. Durum dünyalık çıkarlar olunca da amaçlar esas gayesinden sapıp şahsi çıkarlar ön plana çıkıveriyor.
Değerli dostlarım şu an son meclis çatısı altında olan olayları görünce çok üzüldüm. Suriye bakın fokur fokur kaynıyor. Irak öyle. Suudi Arabistan öyle. Mısır öyle. Türkiye de boş durur mu? O da üzüm birbirine baka baka kararır misali o da hem iç politikada, hem dış politika da alabildiğince kötü kararlar alıyor. Işte bu kararlardan birisi de Suriye politikasıdır. Bugün eğer ta işin başından beri sağlıklı politikalar izlemiş olsaydık Türkiye ekonomisi daha iyi olabilirdi. Ne yazık ki yanlış kararlar sadece ben yaparım, ben bilirimle olmuyor. Bu ülkenin nasıl bir politika izlemesi gerektiğini Mustaf Kemal Atatürk ta 1923’te ‘Yurtta Sulh Cihanda Sulh’ sözleriyle en zor zamanlarda dahi içimizdeki onca hainlere rağmen dünyaya örnek olabilecek  kararlar alabilmiş, ülkeyi bir baştan, öbür başa kadar fabrikalarla donatmış, kara sabandan modern tarıma geçilmesini sağlamış ve bir yanda Türk askerini güçlendirirken, diğer yönden de Türk tarımını güçlendirmiştir. Oysa bugün 1923’ten 2020’ye gelindiğinde şöyle bir bakıyoruz. Sanki ülkemiz bilinçli bir şekilde ABD’nin ve Avrupa Birliği ülkelerinin maşası haline getirilmiş, ülkemizde ABD’nin üstlerinin ne işi var. Neden bu ülkenin yer altı madenlerini hala yabancılar kullanıyorlar. Neden biz hala kendi milli paramızı basamıyoruz. Neden neden o kadar çok nedenler ortada dolaşırken, bu gün 600 tane milletvekili birbirini yumrukluyor. Yazık hem de çok yazık. Sahi bu meclis Türkiye Büyük Millet Meclisi mi? Yoksa ABD’nin bir eyaleti mi? Neden sağlıklı kararlar verilemiyor bu ülkede. Ey 600 milletvekili bakınız bu ülkede en az 50 kusur maden türü var. Bu ülkenin daha düne kadar topraklarında adam diksen adam çıkardı. Oysa bugün en verimli topraklarımız dahi nadasa bırakılıyor. Peki neden bütün bu sorunlar ortada. Durup dururken, sizler birbirinizle sanki iç savaş varmış gibi ağza alınmayacak sözlerle gencecik yavrularımıza kötü örnek oluyorsunuz. Evet 600 milletvekilini ve Sayın Cumhurbaşkanımıza Allah’a şikayet ediyorum ve sizlere olan hakkımı da helal etmiyorum. Yüce Rabbim bu cennet vatan beyinsizlerin şerrinden korusun. Evet ben  ne mi istiyorum? Benim isteğim şu; ne ABD, ne AB’liği, ne Çin, ne Rusya bugün acilen yapılması gereken şu Türkiye, Suriye, Irak, İran derhal. 4’lü bir toplantı yapıp, içten ve dıştan gelebilecek tüm tehlikelere 4 İslam ülkesi elbirliği ile karşı durmalıdır. Işte o zaman görün siz böyle bir güce, böyle bir beraberliğe hiçkimse saldırabilecek mi? Evet Türkiye’deki onca yer altı kaynaklarını kendi milletimizin yararına  kullandığımız zaman bu ülkenin belini hiç kimse bükemez.
Haydi dostlarım hoşçakalın, dostça kalın.